"علينا الرحيل" - Translation from Arabic to Turkish

    • gitmeliyiz
        
    • gitmemiz gerek
        
    • gitmemiz lazım
        
    • gitmemiz gerekiyor
        
    • gitmek zorundayız
        
    • gitmemiz gerektiğini
        
    gitmeliyiz. Eğer polis durdurursa bagajımızdaki iki öIü beyazı açıklayamayız. Open Subtitles لا,علينا الرحيل يا رجل ان تم إيقافنا فلن أشرح لأحد
    - İşte bu yüzden gitmeliyiz. Open Subtitles لهذا السبب بالتحديد علينا الرحيل سيأتوا خلفنا
    - Olanlar şok ediciydi. - gitmeliyiz, baba. Open Subtitles الصدمة من كل هذا علينا الرحيل الان ، أبي
    Öyle, Big Momma. Sadece gelip hoşça kal demek istedim çünkü hemen gitmemiz gerek. Open Subtitles أجل، ماما الكبيرة، أردت فقط أن آتي وأقول وداعاً، لأنه علينا الرحيل الأن
    Anlamıyorsunuz, tehlikedesiniz. gitmemiz gerek. Open Subtitles إنك لا تتفهّم، أنتم في خطر، علينا الرحيل
    Adamlar bizi buldu, hemen buradan gitmemiz lazım! Open Subtitles إن أتباع هذا الرجل في طريقهم إلينا علينا الرحيل فورا
    Penny, büyüyen bir küçük isyan var ve gitmemiz gerekiyor, hem de hemen! Open Subtitles بيني هناك شغب في الخارج,نحن علينا الرحيل الان
    - Otur. Buradan gitmeliyiz. - Ama patron, ufak bir çocuktu. Open Subtitles إجلس، علينا الرحيل من هنا - لكنه كان فتى صغيراً -
    - gitmeliyiz. - Hayır, hayır. - Yardım et! Open Subtitles يجب علينا الرحيل انسى أمر المستشعرات ساعدنى
    Hemen gitmeliyiz, onu kurtarmalıyız! Open Subtitles ـ علينا الرحيل. علينا إنقاذها ـ أخشى أن لا يمكنني فعل هذا
    Şey, General uçağımızı kaçırırsak heralde beni suçlar, o yüzden gitmeliyiz. Open Subtitles أعتقد أن الجنرال سيلومنى إذا فاتتا الطائرة، لذا أعتقد أن علينا الرحيل
    gitmeliyiz, ama bana bir iyilik yapar mısın? Open Subtitles علينا الرحيل , لكن هلاّ أسديتني معروفاً ؟
    Ekselansları treni yakalamak istiyorsa gitmeliyiz, Lordum. Open Subtitles علينا الرحيل ياسيدي اذا اراد سعادته اللحاق بالقطار.
    Sonra da buradan gitmemiz gerek. Araban dışarıda. Open Subtitles إذاً، علينا الرحيل عن هنا، سيارتكِ بالخارج
    Her tarafta polis var. gitmemiz gerek. Open Subtitles لا يمكنك فعل هذا فستشرع الشرطة بطرح الأسئلة، علينا الرحيل
    Araba otoparkta, gitmemiz gerek. Open Subtitles الان 78 سيكون موقف للسيارات لذا يجب علينا الرحيل و الا
    gitmemiz gerek! Şimdi lütfen! Doğruyu söylüyorum. Open Subtitles علينا الرحيل الآن أرجوكِ، أنا أقول الحقيقة
    Hey, sahte amca ve üvey kardeş, gitmemiz lazım. Open Subtitles أيها العم المزور و الأخ غير الشقيق ، علينا الرحيل
    Ahırdakleri temizlemeyeceksek gitmemiz lazım. Open Subtitles لذا أصغي، إن لم نقتحم المكان ونخليه، فيجب علينا الرحيل
    Ama fark etmiyor çünkü burada degil ve bizim gitmemiz gerekiyor. Open Subtitles لكن لا يهم لأنه ليس هنا ونحن يجب علينا الرحيل
    O gelmeden önce gitmek zorundayız. O söylediği kişi değil. Open Subtitles علينا الرحيل قبل عودتها فهي ليست مَنْ تدّعي
    Ben hâlâ gitmemiz gerektiğini düşünüyorum. Open Subtitles حسنا , و مع ذلك ما زلت أظن أن علينا الرحيل

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more