| Yaptığımız işin etkisi bir aydan sonra ne olacak bakalım. | Open Subtitles | إذًا، سنرى ما تبقى ممّا عملناه بعد عملنا معهم لشهر. |
| Yenidoğan sağlığı üzerine Yaptığımız bazı çalışmalardan örnek vererek başlayayım. | TED | سأبدأ بمثال من بعض العمل الذي عملناه على صحة حديثي الولادة. |
| Pete, Yaptığımız hiçbir şey işe yaramadı. | Open Subtitles | بيت لا شيء أبداً عملناه بلغ القرف وأنت تعرف ذلك |
| Ama sekiz aydır tek Yaptığımız, kelime çalışmak oldu. | Open Subtitles | و لكن كل الذي عملناه لمدة ثمانية أشهر هو دراسة الكلمات لماذا لا نأخذ إستراحة |
| Tüm araştımlarımız Yaptığımız ve kaydettiğimiz her şey kopyalandı. | Open Subtitles | جميع ابحاثنا كل شئ قد عملناه أو سجلناه لقد نسخت |
| Bu komik, çünkü ilk Yaptığımız şey telefon kayıtlarını incelemekti. | Open Subtitles | هذا مضحك, لأن اول ما عملناه كان التحقق من سجل المكالمات |
| Janice ile birlikte Yaptığımız bir araştırma, tamam mı? | Open Subtitles | انه عن بحث انا وجانيس عملناه سويا |
| Tüm araştırmalar, Yaptığımız veya kaydettiğimiz. | Open Subtitles | جميع ابحاثنا , وكل شئ عملناه مسجل |
| Yaptığımız tek şey bu değil.. | Open Subtitles | انه ليس الشيء الوحيد الذي عملناه |
| Burada Yaptığımız her şey tamamen boşa gidecektir. | Open Subtitles | كل شيء عملناه هنا سيكون بلا طائل |
| İşte babam oradaydı, Yaptığımız işe hayran bir şekilde yanımda hafiflemiş dururken, bana baktı ve dedi ki, "Biliyor musun Michael, bu ev benim hayatımı kurtardı." | TED | وهناك كان والدي، واقفاً معي في الخارج، معجباً بما عملناه نما شعره مرة أخرى، ولا يبدوا أنه كان مريضاً بالسرطان عندما التفت إليّ قائلاً : "هل تعلم، يا مايكل، هذا المنزل أنقذ حياتي." |
| Moskova radyosu bizim Yaptığımız söylüyor. | Open Subtitles | راديو موسكو يقول بأننا عملناه |
| Lara ve benim birlikte Yaptığımız en son şey neydi biliyor musun? | Open Subtitles | أتعرف ما هو الشيء الأخير الذي عملناه أنا و(لارا)؟ |
| Yaptığımız o kadar da kötüyse... | Open Subtitles | .. ما عملناه كان فظيع |
| Telesekreterine Stephen Hawking'den sahte mesaj bıraktığımızdan bu yana Sheldon'a Yaptığımız en acımasız şey olacak. | Open Subtitles | هذا أكثر شيء قاس بشكل مبهج (قد عملناه لـ(شيلدون منذ أن تركنا تلك الرسالة الصوتية المزيفة (من (ستيفن هاوكينغ |
| Vivian ile Yaptığımız anlaşmayı soracaktım. | Open Subtitles | ماذا عن الإتفاق الذى "عملناه مع "فيفيان |
| Sana yardım etmek istiyorum, Grayson gerçekten ama tek Yaptığımız sen delice konuşurken arabayla dolaşmak. | Open Subtitles | اريد مساعدتك (غريسون) أريد هذا لكن كل ما عملناه الى ألان هو القيادة بمختلف الطرق والتكلم بغرابة |
| Toprak İmparatorluğu halkı için Yaptığımız işlere inancın tam değil mi, Bolin? | Open Subtitles | بشأن كيف كمنت ِ لـ(تينزين) وبقية القادة أتؤمن بالعمل الذي عملناه لأجل شعب إمبراطورية الأرض , إليس كذلك , يا(بولين) ؟ |