"عندما أصبحت" - Translation from Arabic to Turkish

    • olunca
        
    • olduğumda
        
    • olduğunda
        
    • yaşındayken
        
    • bunlara sırtını dönüp
        
    • yaşına
        
    Yetişkin bir adam olunca çocukça davranışları bıraktım. Open Subtitles لكن عندما أصبحت رجلا ً نحيت الأمور الطفولية جانبا ً
    Sonra, bilinçaltı psikolojisi konusunda baş profesör olunca korku ve sonrasındaki etkiler konusunda deneyler yapmaya başladım. Open Subtitles ولاحقا عندما أصبحت محاضراً فيزيولوجيا الـ لاوعي في الجامعة بدأت بإجراء تجارب على الخوف وكنت اتابع تأثيراتها
    Biliyor musunuz, bir ebeveyn olduğumda neyi uygulamaya koydum ? TED عندما أصبحت والدًا، اعتقدت أن طريقة العمل كالتالي
    Çocukken tanıdığın kutsal olanıydı, ve yetişkin olduğunda da kutsal olmayanı tanıdın. Open Subtitles و واحد مدنس عندما أصبحت بالغا لكن الجزء المقدس يبقي بجانب الشكل المدنس
    10 yaşındayken, ailemin peşinden bu güzel Güneydoğu Asya ülkesine geldim. Open Subtitles عندما أصبحت بعمر الـ10 سنوات ذهبت الى والديّ إلى هذا الجنوب الجميل البلاد الشرقية
    Hayatımın en gururlu günü senin bunlara sırtını dönüp kendi işini kurduğun ve bu hayattan sıyrıldığın gündü. Open Subtitles ... أكثر يوم إفتخرت به في حياتي . عندما أصبحت نظيفاً ... لقد بدأت عملك الخاص
    Ve ben de, altı yaşına geldiğimde erkek olmak istediğime karar verdim. TED لذا، عندما أصبحت في السادسة، قررا أني أريد أن أكون ولدا
    Sana l Yaşlı olunca geçti her şeyin biliyorum. Open Subtitles لأنني أعرف كل شيء خضتيه عندما أصبحت شيخاً
    Önce bir whitelighter olunca Biz çok uzun zaman önce bir araya geldi. Open Subtitles لقد تعرفنا على بعض منذ وقت طويل عندما أصبحت مرشداً أبيض
    Ama bu ulus izole olunca, grubumuz da dağıldı. Open Subtitles لكن عندما أصبحت هذه الدولة معزولة, فقد تفرقت مجموعتنا.
    Zamanında öne çıkıp, Toprak Krallığı'na liderlik etmekten korktun, ben lider olunca bana katılmaktan korktun, şimdi ise adil bir savaştan korkuyorsun. Open Subtitles كنت ِ خائفة من أن تتقدمي وتقودي مملكة الأرض عندما واتتك ِ الفرصة , وكنت ِ خائفة من الانضمام إلي , عندما أصبحت القائدة
    Vory uluslararası olunca bizi Avrupa'ya yolladılar. Open Subtitles عندما أصبحت منظمة دولية أرسلوني إلى أوروبا
    Ve müdür olduğumda öğrendiğim iki şey oldu. TED وهنالك شيئان تعلمتهما عندما أصبحت مفوضة.
    Ve sosyal bilimciler burada duruyor ve benim Ebu Garip için bilirkişi olduğumda farkettiğim büyük bir noktayı onlar kaçırıyorlar. TED هنا يقف علماء الاجتماع وبهذا تفوتهم النقطة الكبرى التي اكتشفتها أنا عندما أصبحت شاهد خبرة لأبو غريب.
    1993 yılında başkan olduğumda, Rusya'da bu kuruluşların hiçbiri yoktu. TED عندما أصبحت رئيساً عام 1993، لم تكن هناك أي من هذه المنظمات في روسيا.
    Savaş kaçınılmaz olduğunda bizim için yeterliydi. Open Subtitles كان بما يكفي للهروب عندما أصبحت الحرب أمر حتمي
    Sanırım en çok ihtiyacım olduğunda geri döndün. Open Subtitles أعتقد أنك عدت عندما أصبحت في أمس الحاجة إليك
    Kız kardeşi ünlü bir yazar olduğunda kendisi onun kadar ünlü olamadı. Open Subtitles عندما أصبحت أخته الصغيرة أشهر كاتبة فى العائلة ولم يستطع منافستها فى ذلك
    Senin yaşındayken hayatım daha başlamamıştı bile. Open Subtitles حياتي لم تبدأ حتى إلا عندما أصبحت في مثل عمرك
    Ve bu kız 17 yaşındayken Afganistan'da burka (çarşaf) giydi ve stadyumlara girdi, tesettürünün altına sakladığı videosu ile kadınlara karşı uygulanan vahşeti dökümante etti. TED وهذه الفتاه , عندما أصبحت في 17 من عمرها لبست البرقع فى أفغانستان وذهبت إلى ميدان الحدث ووثقت ما تعاني منه النساء من الأعمال الوحشية تجاههن وهي مرتدية البرقع و موثقة ذلك بالفيديو
    Ancak Kathy 27 yaşına geldiğinde bir eş bulamadı. TED لكن عندما أصبحت كاثي 27 عامًا، لم تجد زوجًا.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more