"عندما إلتقينا" - Translation from Arabic to Turkish

    • Tanıştığımız zaman
        
    • tanıştığımız gün
        
    • Seninle tanıştığımızda
        
    • tanıştığımızda bana
        
    • tanıştığımızda sana
        
    Tanıştığımız zaman dağılmış durumdaydım, Nate. Open Subtitles إسمع، كنتُ مُحطماً عندما إلتقينا يا (نيت).
    Tanıştığımız zaman Shaw beni vurmuştu. Open Subtitles لقد أردتني (شو) عندما إلتقينا أوّل مرّة.
    Lâkin tanıştığımız gün tam tersini söylemiştiniz. Open Subtitles ولكنك أخبرتني العكس عندما إلتقينا للمرة الأولى.
    Makinelerde ustasınız. Lâkin tanıştığımız gün tam tersini söylemiştiniz. Open Subtitles ولكنك أخبرتني العكس عندما إلتقينا للمرة الأولى.
    Seninle tanıştığımızda bu yolculuklarımdan söz etmek istedim, ama bir süredir başıma gelmediğinden, bunun tekrar olmayacağını... ve kalacağımı düşündüm. Open Subtitles كنت أريد أن أخبرك عن سفري عندما إلتقينا لكنه لم يحدث لفترة وأنا ظننت ربما أنه لن يحدث ثانية
    Seninle tanıştığımızda karşılaştığımız iki polis, ölü bulunmuş. Open Subtitles -شرطيان ممن كانوا معنا عندما إلتقينا لأول مره لقيا حتفهما
    Tamam, tanıştığımızda bana katlanamıyorsan şunu söyle, Open Subtitles حسناً. إذا لمْ تقدري على تحمّلني عندما إلتقينا للمرّة الأولى، فأخبريني بهذا.
    Seninle ilk tanıştığımızda sana ne anlamı olduğunu sordum. Open Subtitles . عندما إلتقينا أول مرة سألتك ماذا عمل إزينهوك لك؟
    Seninle tanıştığımızda kim olduğunu biliyordum. Open Subtitles كنت أعرفك عندما إلتقينا
    Aslında ilk tanıştığımızda bana ilham kaynağı olmuştun. Open Subtitles في الواقع عندما إلتقينا أول مرة ألهمتني
    İlk tanıştığımızda, sana karşı bir yakınlık hissettiğimi söylemiştim. Open Subtitles عندما إلتقينا , قلت أني شعرت برباط غريب بك
    İlk tanıştığımızda sana Afrika haritasının sözünü vermiştim. Open Subtitles عندما إلتقينا أول مرة،وعدتك بخارطة إفريقيا

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more