"عندما تفكر" - Translation from Arabic to Turkish

    • düşününce
        
    • düşündüğünde
        
    • düşündüğünüzde
        
    • düşündüğünüz zaman
        
    • düşünürsün
        
    • düşünürsen
        
    • düşünürseniz
        
    Aslında düşününce bir nevi sıvı ve tuhaf dokulardan oluşan torbalar gibiyiz, etrafı ince bir deri tabakasıyla kaplı. TED عندما تفكر بالفعل في ذلك، فنحن نوعًا ما مثل أكياس السوائل وبعض الأنسجة الغريبة محاطة بطبقة رفيعة من الجلد.
    Bu hayvanların her birkaç yılda yalnızca bir kere yavruladığını düşününce bu poşetlerin içinde gerçek anlamıyla bir neslin yok olduğunu görüyorsun. Open Subtitles عندما تفكر في أن كل واحد من هذه الحيوانات لديها الجرو واحدة كل بضع سنوات، كنت تبحث في حرفيا جيل كامل محا،
    Böyle düşündüğünde, ne fark eder ki? Open Subtitles إذاً, حقاً, عندما تفكر فى هذا ما الفارق ؟
    Günlük yaşantımızdan kaçmamızın en büyük sorunu sonunda probleme geri döneceğimizdir. düşündüğünüzde, TED والمشكلة في الهروب من حياتك اليومية أنه يجب عليك العودة في نهاية المطاف. فأنت عندما تفكر في ذلك،
    Ve bu, bu görüntülerin çoğunda bulunan semantik bilgilerin zenginliğini düşündüğünüz zaman gerçekten heyecan verici oluyor. Tıpkı internette görüntü aramak için TED وسيكون ذلك مثيراً بالفعل عندما تفكر في إثراء المعلومات الدلالية التي تحويها هذه الصور فهذا مثل بحثك عن الصور في الويب
    Gördüğün bir rüyayı düşünürsün de hafızandan silinir gider, öyle bir şey. Open Subtitles تعلم، كما يحصل عندما تفكر في حلم و يبدو كما لو أنه يرحل
    Biliyor musun, dünyayı düşününce, hatta sırf buradaki dinleyiciler bile, çoğunluğumuz binalarla bağlantılıyız. TED تعلم، عندما تفكر بالعالم وحتى وسط هذا الجمهور فقط سترى بأن معظمنا مرتبط بالبنايات
    Bunu düşününce eski model oldukça çılgındı. TED عندما تفكر بهذا الأمر النموذج القديم كان مجنونًا إلى حد كبير
    Ama sonra, düşününce, çok belirgin -- çünkü milliyetçiliğin, iklim değişikliği için bir çözümü yok. TED لكن بعد ذلك، عندما تفكر بالأمر، يبدو واضحاً لأن الوطنية ليس لها حل للتغير المناخي.
    Yani bunu düşününce her hafta Mesa Arch'da binlerce değilse bile yüzlerce fotoğraf çekiliyor. TED لذا عندما تفكر في الأمر، يوجد بالتأكيد مئات بل آلاف الصور لقوس ميسا تُلتقط كل أسبوع.
    Ağabeyini düşündüğünde, nasıl uyuyacaksın? Open Subtitles فسأتمكن من النوم ليلاً عندما تفكر في شقيقك في وقت لاحق كيف ستتمكن من النوم؟
    Yani bir dahaki sefere... senin iyi versiyonunun işe yaramadığını düşündüğünde... Open Subtitles اذا في المره القادمه عندما تفكر بماذا فعلت فكر باالناحيه الجيده منها
    Saylon Tanrı'sını düşündüğünde, garip geliyor sana Tanrı'dan bahsettiler değil mi? Open Subtitles يبدو غريباً عندما تفكر بإله السيلونز لقد أخبروك عن الإله , أليس كذلك؟
    Yani bir dahaki sefere bir araç hakkında düşündüğünüzde, umarım bizim gibi yeni bir şey hakkında düşünürsünüz. TED لذلك في المرة القادمة عندما تفكر في مركبة، وآمل، مثلنا، أن تفكر عن شيء جديد.
    Bir şehrin inanılmaz bir hızla büyüdüğünü düşündüğünüzde, turbo-şehirleşme dediğimde Karaçi'yi düşünün. TED عندما تفكر في التوسع الهائل لهذه المدن، وتفكر في التمدن الصاروخي، فكروا بكاراتشي.
    Bir balık sürüsü düşündüğünüzde veya bir sığırcık sürüsü düşündüğünüzde bu gerçekten değişik bir zekâ türü gibi geliyor. TED عندما تفكر بمدرسة السمك أو عندما أفكر بسرب من طيور الزرزور ذلك يبدو كأنه ذكاء مختلف للغاية
    İyi vakit, onun ne kadar iyi olduğunu düşündüğünüz zaman bitmiyor mu? TED الوقت الجيد ينتهي عندما تفكر, كم هو جيد ؟
    Pekala, düşündüğünüz zaman İngiltere sadece küçük bir adadır. Open Subtitles حسنا عندما تفكر في الموضوع، انجلترا هي مجرد جزيره صغيره
    Ciddi bir şekilde düşündüğünüz zaman kimin kazanıp kimin kaybettiğinin bir önemi var mı? Open Subtitles أقصد عندما تفكر بالأمر بتمعن هل يهم من سيفوز أو يخسر حقاً؟
    Cinayet hakkında düşünürken, ne düşünürsün? Open Subtitles ما الذي تظنه عندما تفكر عن القتل؟
    Bir daha böyle şeyler düşünürsen sadece bana sor, tamam mı? Open Subtitles المرة القادمة عندما تفكر في شىء إسأل وحسب , إتفقنا ؟
    Şöyle bir düşünürseniz, yaşlanmamıza neden olabilecek 99 tane şey var. TED عندما تفكر في ذلك ، تجد أن هناك 99 سبب بإمكانه إن يجعلنا نشيخ.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more