Başka birini seviyorum dediğimde... biliyor muydun? | Open Subtitles | عندما قلتُ لك أني أواعدُ شخصاً أخر صحيح ؟ |
Hayır, Oteli hatırlıyorum dediğimde yine gözlerini devirdin. | Open Subtitles | كلا، كلا، كلا، كلا، حركت عينيك تهكماً عندما قلتُ أنني تذكرت الفندق. |
Sana seni bokun altına gömeceğimi söylediğimde,hukuksal işleri kast ettiğimi mi düşünmüştün? | Open Subtitles | هل إعتقد بأنني عندما قلتُ بأنني سأدفنك بالقذارة، أنيّ قصدتُ عملاً قانونيًّا؟ |
Suratına patlayacağımı söylediğimde çok iyi anlamıştın, hatırladın mı? | Open Subtitles | فهمتني جيّداً عندما قلتُ بأنّني سأقذف المني على وجهك، أتذكرين؟ |
Ölmekten korkmadığımı söylerken doğru söylemiyordum. | Open Subtitles | لم أخبركِ بالحقيقة عندما قلتُ أنّني لا أخشى الموت |
60- 40? Kayıtlarının peşinde olduğumu söylerken yalan söylemiyordum. | Open Subtitles | لم أكن أكذب عندما قلتُ أنّي أسعى خلف سجلاّتكِ. |
Parkta sana dostum olduğunu söylediğim zamanı hatırlıyor musun? | Open Subtitles | وماذا عن موقفنا في الحديقة عندما قلتُ لك أنك صديقي؟ |
Geçen gün size; polise hiç yalan söylemedim dediğimde ciddiydim. | Open Subtitles | عندما قلتُ لك تلك الليلة بأنّي أبدًا لا أكذبُ على الشرطة، عنيتُ ذلك. |
Sen, haftalarca görmediğim, sekreterinin geri dönmeyeceğini anlayana dek panik atakların devam edecek dediğimde umursamayan eski hastamsın. | Open Subtitles | الذي تجاهلني عندما قلتُ له بأن نوباتُ الذعر لن تتوقف حتّى تتقبل حقيقة .أنّ سكرتيرتك لن تعود |
Delphine sana aklımdan çık dediğimde çok korkmuştum. | Open Subtitles | ديلفين عندما قلتُ لكِ بأني أريدكِ أن تخرجي من رأسي كان لأنني كنتُ خائفاً. |
Burayı arama dediğimde uçağa atlayıp buraya gelmene gerek yoktu. | Open Subtitles | عندما قلتُ لك ألا تتصل بي هنا لم أكن أقصد أن تحط بطائرتك هنا |
Doğum günümde, şimdi herkesi öpeceğim dediğimde... amacım seni öpmekti, biliyorsun. | Open Subtitles | في عيد ميلادي، عندما قلتُ "الجميع سيحصل على قبلة كبيرة" قلتُ ذلك كي أقبلك |
Ben bunu mahkemede söylediğimde onu anca 2 polis zapt edebilmişti. | Open Subtitles | عندما قلتُ ذلك على المنصّة، تطلّب الأمر حاجبي محكمة لتثبيتُه. |
Evet, öyleydi ama sendeki kartı katili açığa çıkarmak için kullanacağımı söylediğimde biraz endişeli göründün. | Open Subtitles | نعم، كانت ذلك، لكن عندما قلتُ أنّ بإمكاني استخدام اختيارك للورقة للكشف عن القاتل، بدوت قلقاً بعض الشيء. |
Sana seni bokun altına gömeceğimi söylediğimde,hukuksal işleri kast ettiğimi mi düşünmüştün? | Open Subtitles | هل إعتقد بأنني عندما قلتُ بأنني سأدفنك بالقذارة، أنيّ قصدتُ عملاً قانونيًّا؟ كلّا, كلّا, كلّا. |
Orada büyüdüğünü söylediğimde damarına basmış olmalıyım. | Open Subtitles | أصبتُ وتراً حساساً عندما قلتُ أنّك نشأتِ في ذلك المكان. |
Yürütebilirdim. Seninle tek eşli olmayı istediğimi söylediğimde ciddiydim. | Open Subtitles | عندما قلتُ أنني أريد أن أكون معك ومعك فقط، فقد عنيتُ ذلك. |
Sendikalara greve gitmelerini söylerken, uzun bir süreç için hazır olmalarını da söyledim anladınız mı? | Open Subtitles | عندما قلتُ للنقابات أن تُضرِب قلت لهم أن يستعدوا لعملية طويلة. |
Bu insanları önemsediğimi söylerken de yalan söylemiyordum. | Open Subtitles | ولمْ أكن أكذبُ عليهِ عندما قلتُ بأن حياة أؤلائك الناسُ تهمني |
Tanrı şahidimdir, söylerken bunu kastetmiştim. | Open Subtitles | وعنيتُ ذلك عندما قلتُ ذلك، أقسم لك. |
Onu kayak okuluna yazdıracağımı söylediğim zamanı hatırlıyor musun? | Open Subtitles | هل تتذكرين عندما قلتُ بأنني سأضعها في مدرسة تزلج؟ |
Her evliliğin kurtarılarbilir olduğunu söylediğim zamanı hatırlıyor musunuz? | Open Subtitles | أتتذكران عندما قلتُ أن كل زواج يمكن إنقاذه؟ |