"عندما كنتي" - Translation from Arabic to Turkish

    • sen
        
    Yani, sen on yaşındayken şu küçükler ligi koçunu nasıl azarladığını duydum. Open Subtitles أعني سمعت كيف أنها وبخت مدرب دوري الصغار عندما عندما كنتي بالعاشرة
    Spence, Hanna'yı dinlemen gerekiyor. O gece otelde sen uyurken odadan çıktım. Open Subtitles سبينس عليك الاستماع الى هاتا في تلك الليلة بالفندق عندما كنتي نائمه
    Biliyor musun... sen çalarken birdenbire... şu çılgınca fikre kapıldım. Open Subtitles عندما كنتي تعزفيـن الاَن شعرت بخيال مجنون داخلي
    sen yokken Penistone Uçurumu'nda bir Kızkuşu yuvası buldum. Open Subtitles لقد وجدت عش للبط عند صخرة بنستون عندما كنتي غائبة
    Annen ve baban sen 14 yaşındayken öldü, değil mi? Open Subtitles والدتك و والدك توفوا عندما كنتي 14, صحيح ؟
    sen altı aylıkken başka bir kadın için bizi terk etti. Open Subtitles تركنا عندما كنتي بعمر ستّة أشهر وذهب لإمرأة الأخرى.
    Bu adamın senin erkek arkadaşın olup olmadığını bilmiyorum ama sen banyodayken beni süzüyordu. Open Subtitles لا أعرف إن كان هذا الفتى عشيقك أم لا لكن عندما كنتي في الحمام كان يتفحصني بنظراته
    Bu adamın senin erkek arkadaşın olup olmadığını bilmiyorum ama sen banyodayken beni süzüyordu. Open Subtitles لا أعرف إن كان هذا الفتى عشيقك أم لا لكن عندما كنتي في الحمام كان يتفحصني بنظراته
    sen çocukken, şu fıstık ezmesi kurabiyelerinden yapar dururdun, tanrım iğrençti. Open Subtitles عندما كنتي طفلة أعتدتي على طبخ كعك زبدة الفتسق التي كانت سيئة
    Hayır, sen küçükken defalarca geldim. Open Subtitles لا، لا، لقد أتيت عدّة مرّات عندما كنتي صغيرة
    sen diğer odadayken Robin ve ben bu evle ilgili bir şeyin farkına vardık. Open Subtitles عندما كنتي في الغرفة الأخرى أكتشفنا شيء في هذة الشقـة
    sen sonunda durumu anlayıp bana katılmaya karar verdin. Open Subtitles خاصة عندما كنتي على وشك فهم الوضع والعودة لي
    sen bu küçük Emma'nın yaşındayken ben senden yaşça oldukça üstündüm. Open Subtitles حسنا ,لقد كنت اكبر بسنوات عندما كنتي بعمر ايما الصغيرة
    Senin yaşındaki çocuklar üniversiteye gitmez tatlım. sen 10 yaşındayken tüm ailene bakıyordun. Open Subtitles عندما كنتي في العاشرة من عمرك, أعتنيتي بجميع أفراد العائلة
    sen hastayken sana gösterdiğim sevgi ve sabrı hatırlamaya çalış. Open Subtitles حاول أن تذكري الحب و الصبر الذي أظهرته لك عندما كنتي مريضه
    sen Almanya'da yaşarken ve biz uzun mesafeden ilişki yürütürken sınıfında Klaus diye biri yok muydu? Open Subtitles عندما كنتي تعيشين في ألمانيا و كنا على علاقة بعيدة المدى ألم يكن هناك كلآوس يدرس في صفّك؟
    sen okula gidiyorken, sana hacılardan bahsettiler değil mi... Open Subtitles عندما كنتي بالمدرسة الأساسية وكانو يتحدثون عن الحُجَاج
    sen oradayken, ...annemden gelip seni ziyaret etmek için izin istedim. Open Subtitles عندما كنتي هناااك.. سألت امي ان أزورك لأرااك .. وقالت لي لا ..
    sen hastanedeyken bir şey hatırladım. Open Subtitles عندما كنتي في المستشفى عادت غلي الذكريات
    Hatırlasana sen uykuluyken haberleri izliyordun ve bebekler sessizken dedim ki bebeğim. Open Subtitles أتذكرين عندما كنتي شبه نائمة. وتشاهدين الأخبار والأطفال كانوا نائمين. وأنا قلت لكِ ياحبيبتي سأعترف لكِ بشيء.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more