"عندما هرب" - Translation from Arabic to Turkish

• kaçtığında
• Kaçtığı sırada
• kaçınca
• kaçmadan

Barikatlarımızdan birinden kaçtığında pasaportu sırt çantasında bulundu.
جواز سفره وجد في حقيبة ظهره عندما هرب من أحد حواجز طرقنا

kaçtığında, Route 101'de yol kenarı çalışması yapıyormuş.
لقد كان يعمل في الطريق 101 عندما هرب طليقاً

Aidan kaçtığında onu saklayacak başka bir yer yoktu.
عندما هرب إليّ، لم يكن لديّ مكان آخـــر لأخفيه.

Kaçtığı sırada Connor'la ilgilenen erkek hemşire.
لقد كان الممرضُ المسؤول عن كونر عندما هرب

Oğlu kaçınca, Sam onu bulmak için yollara düştü.
عندما هرب إبنه، سام سخر كل شيئ في سبيل العثور عليه

Papa Clement, Roma'dan kaçmadan önce onu korumak için kutuya mühürlemiş.
الاب "كليمنت" اقفل الصندوق عندما هرب من "روما" ليحميه

Kuzey Kore'den kaçtığında bir adamı öldürdü ve onun aracıyla Rusya sınırını geçti.
عندما هرب من كوريا الشمالية قام بقتل رجل و استعمل سيارته ليعبر الحدود لروسيا

Köpek Travis barınağın kapısından kaçtığında, ...yanımda köpek bisküvüsi olsaydı, geri gelirdi.
تلميح سريع، عندما هرب الكلب ترافيس بعيداً في مؤسسة الكلاب كان ليرجع لو كان معي بسكويت

Bir çete üyesi hastaneden kaçtığında beni suçladılar.
وضعوا علي أصابع الإتهام عندما هرب من المشفى احد افراد العصابه

Vücudunda hiçbir yazı yokmuş bu sabah kaçtığında.
أنه لا يوجد أي كتابة عليه عندما هرب هذا الصباح

Heathcliff kaçtığında, hanımı geri getiren siz oldunuz...
أنت الذي أرجعتها سيدي عندما هرب هيثكلف

S-11 kaçtığında takip cihazının hasar gördüğünü söylemiştim. Harika.
أخبرتك أن جهاز التتبع قد تدمر "عندما هرب "إس 11

Evet, katil kaçtığında seni orada görmüştüm.
أجل ، لقد رأيتكَ هناك عندما هرب القاتل

12 Maymun Ordusu Almanya'ya kaçtığında bildirilerini geride bırakamadılar.
"عندما هرب جيش 12 قرد من "ألمانيا لم يتمكنوا من ترك بيانهم خلفهم

Baban Dominik e kaçtığında,
عندما هرب والدك لدومنيكا

James Swan kaçtığında Campbell nasıl tepki gösterdi?
كيف كانت ردّة فعل (كامبل) عندما هرب (جايمس سوان)؟

Arkadaş bir rehine olabilir mi? Sanırım şatodan kaçtığında Michael'la birlikteydi.
اعتقد أنها كانت مع (مايكل) عندما هرب من القلعة

Kaçtığı sırada bu çanta sırtındaydı.
لقد كنت أصوب نحوه عندما هرب

Seni alması için eğittiğim sincap kaçınca pes ettim mi?
هل استسلمت عندما هرب السنجاب, الذي دربته للوصول إليك؟

Alfa kaçmadan önce Echo'yu öldürebilirdi ama öldürmedi.
ألفا) كان بإمكانه قتل (إيكو) ، عندما هرب) ولكنه تركها تعيش