"عندما يصبح" - Translation from Arabic to Turkish

    • olduğunda
        
    • olunca
        
    • olduğu zaman
        
    • başlayınca
        
    • geldiğinde
        
    • olduğu zamanlarda
        
    Dolunay olduğunda daha çok kaza tecavüz, soygun ve cinayet oluyor. Open Subtitles وجرائم قتل أكثر والكثير من كل شىء عندما يصبح القمر بدر.
    bu kez robot kendi işiyle meşgulken, bedeniyle iletişim kuruyor. Ve hazır olduğunda benimle birlikte kapanışı yapacak. TED و الان يتواصل الروبوت مع جسده عندما يكون منشغلا بالقيام بطرازه الخاص و عندما يصبح جاهزا لينسق اللحن النهائي معي
    Mümkün olduğunda oy vermektir. TED عندما يصبح بالإمكان، تتطلب الإدلاء بأصواتنا.
    Ve bu anlayışlara sahip olunca bilgisayar anlayışına da sahip olacağım. Open Subtitles و عندما يصبح لدي تفهُم لهم سيكون لدي تفهم لأجهزة الكومبيوتر
    görünmez olunca ve fark etmediğinizde tasarımın gerçekten çalıştığını düşünüyorum. TED وهذا عندما أعتقد بأن التصميم ناجح فعلًا، عندما يصبح غير مرئي ولا تلاحظه.
    Buralarda insanların sorunu olduğu zaman, Belediye Başkanını değil, beni ararlar. Open Subtitles تقريبا هنا عندما يصبح عند ألناس مشاكل لاينادون ألمحافظ بل ينادونني
    Kanlı balgam çıkarmaya başlayınca, birkaç saat hayatta kalabilir. Open Subtitles عندما يصبح بصاقه مدمياً فسيتبق له عده ساعات ليعيش
    Düşünüyordum küçük, tatlı oğlum 12 yaşına geldiğinde canavara dönüşecek mi diye. Open Subtitles كنت اتسائل اذا كان ابني سيتحول الى وحش عندما يصبح عمره 12
    Çocuğunuz olduğunda ve 25 yaşına geldiklerinde etrafta hiç hayvan kalmamış olacak. Open Subtitles عندما تنجبينهم, و مع الوقت عندما يصبح عمرهم 25, لن يكون هناك حيوانات حيَة.
    Zamanımız olduğunda Çin dışındaki dünyayı bana anlatmalısın. Open Subtitles عندما يصبح لدينا الكثير من الوقت اريدك ان تكلميني اكثر عن عظمة الغرب
    Gece soğuk olduğunda buna sarınmanı ve sadece beni düşünmeni istiyorum. Open Subtitles و عندما يصبح الجو بارداً في الليل أريدك أن تلف هذه حول نفسك و تفكر بي فقط
    Sonar/Komuta: Akula ile aramızda 900 metre olduğunda haber ver. Open Subtitles من التحكم للسونار عليك بإخباري عندما يصبح المدى بيننا و بين الأكولا 1000 ياردة
    Film hazır olduğunda Scardizzi valisine gönderirsin. Open Subtitles هذا يعود إليك عندما يصبح جاهزاً، أرسله إلى محافظ سكاريديتزي
    Şimdi gülün, sonra ağlayın tüm bunlar ayağınızın dibinde olunca! Open Subtitles اضحكوا الأن,و ابكوا فيما بعد عندما يصبح كل ما حولكم رمادا
    Her zaman böyle değildir. Sadece etrafta birileri olunca böyle. Open Subtitles هو ليس دائما كذلك هو فقط عندما يصبح حول ناس وقذارة
    Çocuğunuz olunca yalnızca onların nerede olduklarına, ne yaptıklarına sabitleniyorsunuz,.. Open Subtitles تعرف عندما يصبح لديك اطفال تصبح مركزا على اماكن وجودهم وماذا يفعلونه
    Bakın, birisi İşaretli olunca, başka bir kişilik diğerinin yerini alıyor, değil mi? Open Subtitles عندما يصبح شخص ما من : الملحوظين شخصية واحدة تصبح أخرى ، أليس كذلك ؟
    Çünkü kral olunca ona hayır demek için çok geç olacak. Open Subtitles لانه عندما يصبح ملك سيكون قد فات الأوان لقول لا
    Sence bizim de çocuğumuz olunca, onları mahvedecek miyiz? Open Subtitles أتظن أنه عندما يصبح لدينا أطفال , ستصبح حالتهم مزرية هكذا ؟
    Konuşabilecek durumda olduğu zaman ona özel olarak teşekkür etmek istiyorum. Open Subtitles عندما يصبح قادراً على الكلام أريد أن أشكره شخصياً
    Yalnızca, kuraklığın aşırı olduğu zamanlarda karanın ve suyun bu büyük avcıları karşı karşıya gelir. Open Subtitles فقط عندما يصبح موسم الجفاف باعثا على اليأس هؤلاء الصيادين العظيمين لليابسة والماء من المحتمل أن يلتقوا وجها لوجه

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more