"عندما يكونوا" - Translation from Arabic to Turkish

    • olduklarında
        
    • olurlar
        
    • olduğunu duyup
        
    Çocuklarımın mutlu olmasını istiyorum ve üzgün olduklarında onalrı en ağır yürek acısıyla seviyorum. TED أريد لأطفالي أن يكونوا سعداء و أحبهم بِحُرقْة عندما يكونوا حزينين
    - O asla, üzgün olduklarında onlara sarılmadı. Open Subtitles لم يضمهم بين ذراعيه ابداً عندما يكونوا حزينين
    Endişeli ve tedirgin olduklarında bir yerlere takılmaları gibi. Open Subtitles لكن هذا ما يفعلوه دوماً يدفعون بأنفسهم عندما يكونوا متلهفين
    Bazı insanlar sefil haldeyken daha mutlu olurlar. Open Subtitles بعض الاشخاص فقط سعداء عندما يكونوا تعساء
    Çocuklar açken, yemeğin hazır olduğunu duyup güldüklerinde, orada olacağım. Open Subtitles سأكون في طريق الأطفال و هم يضحكون عندما يكونوا جائعين و هم يعرفون أن العشاء جاهز
    Yanıldıklarında, az zarar ederken, haklı olduklarında çok kazanıyorlardı. Open Subtitles لذلك عندما يكونوا مخطئين تكون الخسارة صغيرة لكن عندما يربحون يكون الربح ضخم
    Ateşin yakınında ve tok olduklarında keyifleniyorlar. Open Subtitles ارتياحهم عندما يكونوا دافئين , ولديهم طعام كافي
    Meşgul olduklarında, çocuklara zaman ayıramadıklarında... hiç kimse erkeklere bunun hesabını sormaz. Open Subtitles لا أحد يسأل الرجال عندما يكونوا مشغولين عندما لا يكون لديهم وقت لأولادهم
    At adamları hiç böyle gergin görmemiştim ki zaten sakin olduklarında bile tehlikeliler Open Subtitles لم ارى السينتورز ابدا هائجين لهذه الدرجة انهم يكونوا خطرين كفاية عندما يكونوا غاضبين
    Hazır olduklarında söylerler. Open Subtitles سيخبرانكما عندما يكونوا جاهزين لإخباركما
    Erkekler başka erkeklerden bahsetmeyi sever mutlu olduklarında. Open Subtitles الرجال يحبون التحدث عن الرجال الاخرين عندما يكونوا سعداء
    Özür dilemeye hazır olduklarında barış meselesini düşünürüm. Open Subtitles عندما يكونوا جاهزين للإعتذار سأفكر بمعاهدة السلام.
    İnsanlar korktuklarında ve suçlu olduklarında kaçarlar. Open Subtitles يلوذ الناس بالفرار عندما يكونوا خائفين ومُذنبين
    Hazır olduklarında söyleyecekler. Open Subtitles توقف، سوف يخبرونا عندما يكونوا جاهزين
    Onlara şimdiden seslenmeye başlamak bu ilişkiyi kurmak daha küçük olduklarında... Open Subtitles لتبدأ الحديث معهم الآن عليك أن تبني تلك العلاقة عندما يكونوا صغارا...
    - Hazır olduklarında haber verecekler. Open Subtitles سيخبروننى عندما يكونوا على إستعداد
    - İnsanlar kaygılı olduklarında böyle şeyler söyler. - "Vazgeçtim" gibi. Open Subtitles الناس يقولون أشياءً عندما يكونوا قلقين "نعم , كقولهم "أنا أتوقف - ذلك لم يكن ما قلناه -
    Hazır olduklarında seni çağıracaklar. Open Subtitles سيعلمونكِ عندما يكونوا مستعدين.
    İnsanlar ölmeden önce içlerini dökmeye meyilli olurlar. Open Subtitles الناس تميل لمعرفة الكثير عن انفسهم عندما يكونوا علي وشك الموت
    Öldüklerinde çok daha sessiz olurlar. Open Subtitles انهم أهدأ بكثير عندما يكونوا ميتين
    Çocuklar açken, yemeğin hazır olduğunu duyup güldüklerinde, orada olacağım. Open Subtitles سأكون في طريق الأطفال و هم يضحكون عندما يكونوا جائعين و هم يعرفون أن العشاء جاهز

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more