| Ayrıca çok inatçı olduğunu düşünüyorum. | Open Subtitles | إعتقدَت بأنّك كُنْتَ عنيد جداً |
| çok inatçı bir kanserim olduğu aşikâr. | Open Subtitles | اقصد بوضوح انا لدي سرطان عنيد جداً |
| Çünkü o çok inatçı bir çocuk. | Open Subtitles | لأنه طفل إنه عنيد جداً |
| Her konuşmayı 3. Dünya Savaşına çevirecek kadar inatçı? | Open Subtitles | يَكُونُ بشكل ملعون بشكل عنيد جداً بِحيث كُلّ أعزب تَتحوّلُ المحادثةُ إلى الحرب العالمية الثالثةِ. |
| Ya haklıyım ve o sorunun ne olduğunu biliyor ve bunu kabul edemeyecek kadar inatçı. | Open Subtitles | إما أن أكون على صواب و هو يعرف أنه خطأ و لكنه عنيد جداً لكي يعترف |
| - Tartışmak için Çok inatçısın. - İnatçı değilim. Sadece gerçekçiyim. | Open Subtitles | أنت عنيد جداً فى المجادلة لست عنيداً , انا صادق فقط |
| - Of, Jack, ne kadar inatçısın! | Open Subtitles | جاك) ، إنك عنيد جداً) |
| Onu geri çağırdığına memnunum, bazen çok inatçıdır. | Open Subtitles | أنا سعيدة أنه هدأ , فهو عنيد جداً أحياناً |
| Neden bu kadar ısrarcısın? | Open Subtitles | لماذا انت عنيد جداً ؟ |
| Baban bana senin çok inatçı olduğunu söyledi. | Open Subtitles | والدك أخبرني أنك عنيد جداً |
| çok inatçı oldukları için. | Open Subtitles | لأن كلاهما عنيد جداً |
| çok inatçı. | Open Subtitles | انه عنيد جداً |
| çok inatçı bir adamsın. | Open Subtitles | أنت عنيد جداً |
| çok inatçı olabiliyor. | Open Subtitles | إنه عنيد جداً |
| Sen de en az baban kadar inatçı bir keçisin. | Open Subtitles | انت عنيد جداً كما كان ابوك من قبل |
| Sorgulaması sırasında, ne kadar inatçı olduğunu kanıtladı. | Open Subtitles | لقد اثبت أنه عنيد جداً خلال إستجوابه |
| - Tartışmak için Çok inatçısın. - İnatçı değilim. Sadece gerçekçiyim. | Open Subtitles | أنت عنيد جداً فى المجادلة لست عنيداً , انا صادق فقط |
| Çok inatçısın, Tony. | Open Subtitles | . أنت عنيد جداً , يا تونى |
| Maliyeti biz hallederiz. Oh, onunla tartışma canım, çok inatçıdır. | Open Subtitles | لا تتجادلي معه يا عزيزتي, إنّه عنيد جداً. |
| Neden bu kadar ısrarcısın? | Open Subtitles | لماذا انت عنيد جداً ؟ |