Kız sadece ülkeyi boylu, boyunca aşarak onu takip etmekle kalmadı sanki Ben istemiş gibi, kendi hakkında rastgele bilgiler de yollamaya başladı. | Open Subtitles | و التي لم تتبعه عبر البلد فقط لكنّها بعد ذلك بدأت بإرسال معلومات عن نفسها عشوائياً كما لو أنه سأل عن اي معلومة. |
Pekala, neden az önceki yeni kızın kendi hakkında söylediği şeyleri alıp sadece biraz daha iyi hale getirmiyorsun? | Open Subtitles | حسنا ، لماذا لا يتم معاملتي مثل أي مجرد فتاة القديمة الجديدة وما قالت عن نفسها فقط و تحسينه |
kendisi hakkında çok fazla konuşmadı ama Fransız olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | حسناً ,هي لم تحدثني كثيراً عن نفسها لكنني أعلم بأنها فرنسية |
O kendisi hakkında çok şey bilmiyor. | Open Subtitles | ليس الكثير. إنها لا تعرف الكثير عن نفسها |
Buraya eğlenmeye ve Kendini iyi hissetmeye gelenler de var! | Open Subtitles | و تأتي هنا لتمرح قليلاً و تشعر بالرضا عن نفسها |
Sayılar ortada. | Open Subtitles | لقد بدات الاعداد في التحدث عن نفسها. |
Bunca yıl boyunca mektuplarında kendinden ne kadar da az bahsetmişti. | Open Subtitles | هكذا قليلاً أخبرتْني عن نفسها في كُلّ رسائلِها كُلّ تلك السَنَواتِ |
Bazı ipuçları bulmuştur, ya da belki sadece kendi hakkında konuşuyordur. | Open Subtitles | عثرت على بعض الأدلة أو ربما كانت تتحدث عن نفسها فقط |
Hiçbir kadın evinden buluşmaya şikayet dinlemeye gelmez, kendi hakkında konuşmaya gelir. | Open Subtitles | لاتعود امرأة من موعد... وتتذمر بأنها لم تفعل إلا الحديث عن نفسها |
Linda kendi hakkında bir şeyin farkına varmıştı. | Open Subtitles | وأدركت ليندا شيئ عن نفسها أيضاً |
Bütün gece kendi hakkında konuşabilir. | Open Subtitles | تود التحدث عن نفسها طوال الليل. |
Hepimiz Diane'i kendisi hakkında konuşturmanın... ..ne zor olduğunu biliyoruz. | Open Subtitles | أجل ونعلم جميعاً أي كفاح هذا لجعل " دايان " تتحدث عن نفسها |
O kendisi hakkında üçüncü kişi konuşuyor. | Open Subtitles | . إنها تتحدث عن نفسها كشخص ثالث |
Bir kez olsun kendin dışında ona kendisi hakkında bir soru sordun mu? | Open Subtitles | ان سئلتها سؤالاً واحداً عن نفسها ؟ |
Muhtemelen kendisi hakkında her şeyi ona anlatmıştır. | Open Subtitles | على الأرجح أنه أخبرها كل شيء عن نفسها |
Doktor Weir kendisi hakkında üçüncü kişi gibi konuşmaz. | Open Subtitles | الدكتورة (وير) لا تتكلم عن نفسها بصيغة الغائب {\pos(192,200)} |
Kıskançlık genelde Kendini başkalarının sahip olduklarını yoketmeye çalışarak gösterir. | Open Subtitles | الغيرة تعبّر عن نفسها غالباً بمحاولة تدمير ما لدى الٓاخرين |
Tina utangaçtır ve giyinme tarzı, Kendini ifade etmek için bulduğu bir yoldur. | Open Subtitles | تينا خجولة وبطريقة واحدة فقط استطاعت أن تعبر عن نفسها من خلال ملابسها |
Korkacak ve zayıf olacak. Nasıl savaşacağını ve Kendini nasıl savunacağını bilmeyecek. | Open Subtitles | بل ستكون خائفة وضعيفة ولا تعرف كيف تقاتل أو تدافع عن نفسها. |
Onun saygınlığı zaten ortada. Benimki de öyle. | Open Subtitles | سمعته تتحدث عن نفسها وكذلك خاصتي |
Hye Jin kendinden bahsetmedi onun için özel hayatıyla ilgili bir şey bilmiyorum. | Open Subtitles | هي جين لم تكن تتحدث عن نفسها لذلك لا أعرف حقًا حياتها الخاصة |
Şey, o, o her çarşamba tai chi yapar, gayet eminim ki gerektiğinde kendisini çok iyi koruyabilir. | Open Subtitles | لتكون بأمان تتدرب الـ "تاي تشي" كل أربعاء، لذا متأكد .من قدرتها الدفاع عن نفسها. لكن شكراً |