Babam denizde, bu yüzden onun yerine burada olmamı istedi. | Open Subtitles | والدي في البحر و طلب مني .التواجد هنا عوضاً عنه |
Elbette onun yerine her zaman yemek yiyebiliriz. | Open Subtitles | لكن بالطبع يمكننا الخروج للعشاء عوضاً عنه |
Sadece aptallar olayı mahveder. onun yerine karısını ve kızını öldürdüler. | Open Subtitles | أولئكَ الأغبياء أفسدوا الأمر و حسب، فقدّ قتلوا زوجته و إبنته عوضاً عنه. |
onun yerine başka bir adamı vermeye teşebbüs ettiler, efendim. | Open Subtitles | لقد حاولوا أن يدخلوا شخصاً آخر عوضاً عنه ، يا سيدي |
Kendini korumak için kendini birkaç parçaya böler ve tamamen farklı olan bu diğer kişilikler onun yerine bu acılarla ve anılarla baş eder. | Open Subtitles | لحماية نفـسه ، قام بتجزئة شخصـيته لقطع صـغيرة وهذه الشـخصيات الاخرى تتعامل مع الالم و الذكريات الموذية عوضاً عنه |
Cha Do Hyun'un aniden işi çıktı bu yüzden onun yerine ben geldim. | Open Subtitles | تشا دو هيون لديه امر طارئ يقوم به لذا جئت الى هنا عوضاً عنه |
Bir yazarın bakış açısından bakınca Cha Do Hyun seninle şahsen görüşemediği için onun yerine diğer kişilikleri etrafında dolanıyor gibi gelmiyor mu? | Open Subtitles | مما اراه ككاتب بما ان تشا دو هيون لايمكنه مقابلتكِ بشكل مميز الايبدو ان شخصياته تتمركز من حولكِ عوضاً عنه ؟ |
Hançeri alamadım, ben de onun yerine bunu aldım. | Open Subtitles | لمْ أستطع الحصول على الخنجر فجلبت هذا عوضاً عنه |
Böylece onun yerine seni çağırdık. | Open Subtitles | لذلك عوضاً عنه وصلت أنتَ إلينا |
onun yerine diziyi yenilemek için karar aldılar! | Open Subtitles | لقد قرروا تجديد هذا كـ مسلسل عوضاً عنه |
Şeytan gelemedi onun yerine benimle anlaşmak zorundasınız. | Open Subtitles | لم يستطع الشيطان المجىء ! عليكم التعامل معى عوضاً عنه |
Yoksa onun yerine senin başına dert olurum! | Open Subtitles | وإلا سأبدا بمشاكلي معك عوضاً عنه |
Biliyorum "Tahtı İzle" turuna bilet alamadığın için üzgünsün, bu yüzden sana onun yerine bir saat ve küçük bir taht aldım. | Open Subtitles | أعلم بأنك حزين لأنك لم تحصل على التذاكر إلى فيلم " ساعة العرش " لذا جلبت لك ساعة و عرش صغير عوضاً عنه |
onun yerine bunu takabilirsin. | Open Subtitles | حسناً، بإمكانك الحصول على هذه عوضاً عنه |
onun yerine seni öldürsem? | Open Subtitles | ما رأيكَ في أنْ أقتلكَ أنتَ عوضاً عنه ؟ |
- onun yerine para verebiliriz. | Open Subtitles | يمكننا أن نعطيك نقوداً عوضاً عنه |
Birisi onun yerine kendi yaşamını feda etmeli. | Open Subtitles | يجب أنْ يقدّم أحدهم حياته عوضاً عنه |
onun yerine beni alabilirsin | Open Subtitles | يمكنك أخي عوضاً عنه |
Annen onun yerine gitti. | Open Subtitles | أخذته والدتك عوضاً عنه. |
Oğlum ondan uzak durmam gerektiğini açık bir şekilde belirtti o yüzden ben de onun yerine torunumla vakit geçiriyorum. | Open Subtitles | {\pos(190,210)}قال ابني بوضوح أنْ أبقى بعيداً عنه لذا أمضي بعض الوقت مع حفيدي عوضاً عنه |