"غارق" - Translation from Arabic to Turkish

• boğuluyorum
• boğuluyor
• sırılsıklam
• batık
• meşgulüm
• boğulduğunu
• Boğulan
• boğulmuş
• boğazına
• Boğazıma
• batmış durumdayım

- Ne kadar önemli olduklarını bilmiyorum ama... - Burada kağıtlar arasında boğuluyorum. Savaş değerlendirmeleri için başımın etini yiyorlar.
أنا غارق في هذهـ الأوراق وهم يسيرون على مؤخرتي من أجل تقاييم القتال, هذا المركز هو

Kardeşim, yüzme bilmiyor. Yoldan çekilin, çocuklar! Çocuk boğuluyor!
لا يستطيع السباحة ابتعدوا عن الطريق يوجد فتى غارق

Çünkü sana sırılsıklam...
لأنني غارق في حبك من رأسي لأخمص قدمي.

İçinde yedi cesedin olduğu batık bir gemi bulmuşlar.
تم إيجاد قارب غارق مع 7 جثث بداخله

Aslında şu an çok meşgulüm. Ben seni sonra arayayım mı? Elliot, sorun nedir?
في الواقع ، أنا غارق بعض الشيئ الآن دعيني أعاود الإتصال بك لاحقا، حسناً؟

İnsanlara karnaval çalışanı bir erkek arkadaşım olduğunu söyleyemiyorsam, onlara... karnaval çalışanı erkek arkadaşımın boğulduğunu da söyleyemem demektir.
لم أستطع إخبار الناس أنه كان لدي صديق من عمال " كارني " صديق غارق كان عليك أن تخبريني

Boğulan bir adamı kurtarmaya çalışırsan sen de onunla batabilirsin diye düşündüm.
اعتقدت أنه إذا ذهبت لتنقذ رجل غارق قد تغرق معه أيضاً

Birileri gelip onu bulana kadar kendi kanında boğulmuş.
بعد فترة جاء شخص و وجده غارق في دمه

Ben uzun, karanlık ve boğazına kadar hukuk fakültesi borcuna batmışları tercih ediyorum.
انا أريده طويل القامه ، و أسود و غارق حتى رأسه بقروض الدراسة

Ben zaten Boğazıma kadar bulaşmıştım.
انا غارق بالفعل فى هذا الأمر من قبل حتى اذناى

Tamam mı? Yardımına ihtiyacım var. Boka batmış durumdayım.
أريدك أن تنقذنى أنا غارق فى المشاكل، رجاء فرانك

Hayatın boyunca barda mı çalışacaksın? Onu bile adam akıllı yapamıyorsun diye aşağıda resmen boğuluyorum.
إني غارق بالأسفل لأنك بالكاد تجيد القيام بذلك

Seninle boğuluyorum, Summers. Beni boğuyorsun.
أنا غارق فيكِ يا سمرز أنا غارق فيكِ

Doğru değildir ama sonuçta adam boğuluyor.
هذا ليس بالفعل الصحيح ولكنه غارق هنا

Bu ülke, bunun altında boğuluyor.
-هذا البلد غارق بها

Bak, lütfen oğlum Kara yağmurdan sırılsıklam oldu.
أرجوك، ابني غارق في المطر الأسود

Bu adam sana sırılsıklam aşık.
إن الرجل غارق في حبكِ

Belki batık hazine yüzünden.
ماذا عن كنز غارق ؟

Aslında şu an çok meşgulüm. Gitmem lazım.
في الحقيقة أنا غارق بعض الشيئ الآن آسف ، عليّ أن أذهب

Şekerle boğulduğunu mu perdeyle boğulduğunu mu suda boğulduğunu mu, yoksa sırtından vurulduğunu mu?
... هلخنقبتلكالحلوى ... خنقبالستارة أما أنه غارق من طلقة في الظهر؟

Yani Boğulan bir oğlan 6 kilometre mi yürüdü?
أذا فتى غارق ويركض لستة كيلو متر؟

Biliyorum benim sıram; ama şu Deutschetelewelt zımbırtılarına boğulmuş durumdayım.
أعرف أن دوري قد حان ...ولكني غارق مع هذه الأعمال الألمانية

Sana inana mıyorum, boğazına kadar beladasın ve hala daha fazlasını istiyorsun .
أنت لا تصدق أنت غارق بمشكله حتى انفك وما زلت تطلب المزيد؟

- Boğazıma kadar bankalara borcum var.
أَنا مفلس انا غارق لمؤخرتى في الدينِ مع البنك

Beni takma kafana. Boğazıma kadar kaşarlara batmış durumdayım ben.
لا تقلق بشأني يا صاحبي, فأنا غارق في العاهرات من رأسي حتى أخمص قدماي في هذه اللحظة