"غلق" - Translation from Arabic to Turkish

    • kapalı
        
    • kapatmak
        
    • kapanıyor
        
    • kapatıp
        
    • kapatabilir
        
    • kapatabilirim
        
    • kapatmaya
        
    • kapanır
        
    • kapandı
        
    • kapatır
        
    • kapatma
        
    • kapatmış
        
    • kapatman
        
    • kapak
        
    • Tecrit
        
    Bütün oksijen sisteminin kontrolünü yaptım, ve kapalı vana açık olmalıydı Open Subtitles قمت بفحص نظام الأكسجين، و غلق الصمامات لابد أن يكون واضحاً
    Senin de başına gelirse... zihnindeki o kapalı kapı menteşelerinden fırlayıp... uçuverebilir. Open Subtitles إذا يحدث إليك أنت مسؤول عن غلق الباب في وشك سرق حق الملكية
    Güven bana, FBI bu davayı olabildiğince çabuk kapatmak istiyor. Open Subtitles المباحث الفيدراليه إنهم فقط يريدون غلق هذه القضيه ثق بي
    Dış kabin kapısı kapanıyor. Open Subtitles يتم غلق الباب الخارجي للحاجز الهوائي
    Eğer acıtırsa yada gözlerin sulanmaya başlarsa gözlerini kapatıp dinlendirmelisin Open Subtitles اذا احسستي بالام او بدات عينكي بالسيلان فيجب عليكي غلق عيناكي
    Tüm sisteme yayılmış resmen, isterse motoru uzaktan kapatabilir. Open Subtitles كان قادر على التحكم بالسيارة بالطريق وأمكانية غلق المحرك عن بعد
    - Bütün sistemi kapatabilirim ama konuşmasına izin verirsen hangi terminali kullandığını bulabilirim. Open Subtitles بإمكانى غلق النظام أكمله و لكن إن تركتيه أستطيع تعقب أى محطة يستخدمها
    Seni görmesinler. Daima bunları kapalı tut. Open Subtitles لا يجب ان يروك هنا عليك ان تتأكدى دوماً من غلق هذه
    Sıfır bazlı bir temele bağlı bir kapalı, sınırları bağlı bir şekilden mi bahsediyoruz? Open Subtitles نتكلم عن غلق منحني في مجال مرتبط من الصفر ؟
    Telefonlarınızın kapalı olması lazım. Open Subtitles أى شئ له مفتاح غلق يجب أن يكون مغلقاً أى شئ له مفتاح غلق يجب أن يكون مغلقاً
    Peki camileri kapatmak Amerika'yı daha güvenli bir yer haline getirecek mi? TED الآن، هل غلق المساجد سيجعل أمريكا أكثر أمانًا؟
    Şimdi, Dünya ile olan mesafeye ve hareket hızına dayanarak, geçidi tam zamanında kapatmak için gereken zamanı hesaplamaya çalıştım. Open Subtitles الآن, معتمدين على المسافة من الأرض ومدة الرحلة لقد حاولت أحتساب الوقت المضبوط الذى ينبغى علينا فيه غلق البوابة
    Sualtı Dünyası artık kapanıyor. Lütfen ön kapıdan çıkış yapın. Open Subtitles نحن الاّن بصدد غلق المتجر
    Kırmızı alarm. Bütün bölümler kapanıyor. Open Subtitles إنذار أحمر,غلق كل القطاعات
    Dükkânları kapatıp nereye gidiyorlar? Open Subtitles الى اين يذهب هؤلاء الاثنين بعد غلق متاجرهم ؟
    Otobanları kapatabilir, kamu şebekelerini kapatabilir, aklına ne gelirse yapabilir. Open Subtitles يمكنه غلق الطرق السريعة ، إغلاق شبكات الطاقة ، سمي ما تشائين
    Eğer istersem tüm hapishaneyi kapatabilirim. Open Subtitles لو أردتُ ذلك، بأمكاني غلق المكان بالكامل
    Kapıyı kapatmaya çalışırken arkasında kaldı. Open Subtitles لقد دخلت خلفهُ عندما كان يُحاول غلق الباب.
    Asansörü devreden cıkarırsak asansör boşluğu kapanır ve kapana kısılırız. Open Subtitles واذا تجاوزناه سيتم غلق المخرج ونكون وقعنا في فخ
    Dağın bir çok geçidi Wolf Creek ve Red Mountain ulaşıma kapandı ve Eisenhower Tüneli'nden itibaren zincir takmak zorunlu. Open Subtitles منطقة سكك حديد دينفر العديد من طرق الجبال تم غلق الطرق المؤديه إلى وولف كريك وريد ماونتن ووضعت حواجز على نفق ايزنهاور
    Güvenlik kameralarını kapatır Shelley'i gizli odalarımızdan birine yerleştiririz. Open Subtitles سأحرص على غلق نظام المراقبه و ندخلها في جناح الأمن العلوي
    Hadi kapatma düğmesini kullan. Herkesin bir kapatma düğmesi var. Öyle değil mi? Open Subtitles هيا, استخدم مفتاح الغلق الكل لديهم مفتاح غلق, صحيح ؟
    Evet, bu arada tanker tüm yolu kapatmış. Open Subtitles حسنآ ، الشاحنة تسببت في غلق الطريق بأكمله
    Resmi olur böylece. - Ama muhtemelen bugünlük burayı kapatman gerekecek. Open Subtitles لكن من المحتمل أنه سيتوجب عليك غلق المكان اليوم.
    Üfürüm mitral kapak sarkması olabilir . Open Subtitles حالة القلب ممكن ان تكون اثرت على غلق الصمامات
    Limanın Tecrit edilmesi sağolsun, çürümekte olan bir kargo gemisi pisi balığından bahsetmiyorum bile. Open Subtitles بدون ذكر أنا لدي سفينة شحن مليئة بسمك الهلبوت التي هي متعفنة , ذلك بفضل غلق الميناء

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more