"فأسه" - Translation from Arabic to Turkish

    • baltasını
        
    • baltası
        
    • baltasıyla
        
    Bir oduncu vardı. baltasını alıp odun kesmeye gidecekti. Tüm galaksi, baltasındaki bir atomdu. TED كانت هناك حطاب على وشك تناول فأسه ليحطب قطعة من الخشب، وكانت المجرة كلها في ذرة واحدة من تلك الفأس.
    Benim cücem baltasını her salladığında görüntü bir kare atlıyordu. Open Subtitles تمثالي إستمرّ بالتغيّب عن الإطار كلّ مرّة شدّ فأسه.
    Elinde balta olan bir adam, gölgelerden çıka gelir baltasını kaldırır ve benim kafama indirmeye hazırdır. Open Subtitles رجل معه فأس يخرج من الظلام ويرفع فأسه يستعد لغرسه برأسي
    Tek ihtiyacı olan, baltası ve silahı ile ormanda hayatını kendi elleriyle kazanması için bir fırsattı. Open Subtitles كل ما كان يحتاج إليه هو فأسه و بندقيته و فرصة لكى يستخرج لقمة العيش من الغابات بيديه
    İşte flütü, onunla özgürlüğün notalarını dile getiriyordu, baltası, onunla zulmün zincirlerini kırdı, toprak çömleği. Open Subtitles ها هو مزماره ، الذي عزف به أعذب أغاني الحرية فأسه ، الذي قطع به سلاسل الظلم والجهل وهذا ..
    - Wes baltasıyla kafalarından birini kopardı. Open Subtitles -ويس) وضع فأسه فى الرأس الأولى)
    Kafatası derisi bir kez soyulmuş, bunu Delcampo yaptıysa bu yaraları onun baltasıyla yapıldığını belirlemek için karşılaştırma yapabiliriz. Open Subtitles وعندما يُنزع اللحم من الجمجمة، يمكننا أن نقارن فأسه بهذه الإصابات... -لنحدد إن كان (ديلكامبو) من فعل هذا .
    Kadınlar yemek istediğinde tembel karınlarını doyurmak için baltasını indiriyor. Open Subtitles حين يريدون الأكل يضع فأسه لإطعام كسلاهن
    Paul öyle bir yalnızdı ki başka kimse ondan yalnız olamazdı. baltasını çıkardı ve kendine bir hayvan oydu. Open Subtitles كان (بول) يشعر بوحدة قاتلة فأخرج فأسه ونحت حيواناً أليفاً له
    İki uçlu baltasını kayışına bağlamış. Evet, ilk şüphelimiz belirledik. Open Subtitles جرده أحد من فأسه
    Ve yanında her zaman şu iki uçlu baltasını taşıyordu. Open Subtitles ويحمل دائماً فأسه معه
    Jimmy, bir dahaki sefere müvekkiline baltasını evde bırakmasını söyle. Open Subtitles يا (جايمى) فى المره القادمه أخبر عميلك ان يترك فأسه فى البيت
    Evet. baltasını ver bana. Open Subtitles طبعًا، أجل، أعطني فأسه.
    Savaş baltası kırılmasa idi toprağa saçılan beyin seninki olacaktı. Open Subtitles ...لولا تصدّع فأسه لكان دماغك هو ما تناثر على الارض
    baltası sadece senin üzerine değil, delikanlının üzerine de düşecektir. Open Subtitles فأسه لن يقصمكِ فحسب بل سيصل بتأثيرة الى الولد.
    Lord Tyrion'ın hediyesi. Karasu'daki baltası. Open Subtitles تحية من اللورد (تيرين) إنه فأسه من معركة المياه الضحلة.
    baltası sadece karısının kuzeni olan senin üzerine düşmez fakat Ross'un akrabası olan gencin üzerine de düşer. Open Subtitles فأسه لن يقطعكِ أنت فقط يا من تكونين أبنة عم زوجته. لكن سيصل للصبي أيضاً والذي هو نسيب (روس).
    İyi bir sancak beyidir de. - Ubba'nın baltasıyla gömülmesini istiyorum. Open Subtitles -أريد دفن (آبا) مع فأسه

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more