| Bir şeyleri gözden kaçırdım, bir dev olmak ve uğultunun yasını tutmak, gözlerimin önünde değişim yaşadığını gördüm. | TED | فاتني ذلك، وأنا اسعى وراء النجاح وأنوح لفقدي الطنين. وها هي تتغير أمام عيني، |
| Hepimizin vücudu var, değil mi? Bir toplantı mı kaçırdım? | TED | جميعنا لدينا أجساد، أليس كذلك؟ هل فاتني اجتماع؟ |
| Sen... ortasını kaçırdım, ama gördüğüm kadarıyla baya eğleniyorsunuz. | Open Subtitles | أنت فاتني الجزء الأوسط ولكن يمكنني القول من الطريقة التي تستمتعون بها |
| Neredeyse seni öldüren, Kaçırdığım şeyin ne olduğunu bilmek istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن أعرف السرّ الذي فاتني وكاد أن يتسبب بمقتلك |
| Sen... ortasını kaçırdım, ama gördüğüm kadarıyla baya eğleniyorsunuz. | Open Subtitles | أنت فاتني الجزء الأوسط ولكن يمكنني القول من الطريقة التي تستمتعون بها |
| Üzgünüm, yemeği kaçırdım, fakat bir hekimin sahip olamadığı şey zamandır. | Open Subtitles | أنا أسف فاتني العشاء ولكن وقت الطبيب ليس ملكه |
| O vapuru çoktan kaçırdım ben. Daha gençken çok ciddi şekilde çalışmalıydım. | Open Subtitles | لقد فاتني القطار الآن كان علي أن أكون جادة أكثر عندما كنت في شبابي |
| - kaçırdım mı? | Open Subtitles | هناك توقعات كبيرة للفريق الإيطالي هل فاتني شيء؟ |
| - Harika hissediyorum. Bir şey kaçırdım mı? | Open Subtitles | أشعر كأن لدي مليون دولار هل فاتني أي شيء؟ |
| Kimse bu ana kuzusuna sekiz değil 32 yaşında olduğunu söylemediği için filmi kaçırdım. | Open Subtitles | فاتني فيلم لأن لا أحد قال هذا وس انه 32 عاما، وليس 8. |
| Üzgünüm, şovunu kaçırdım ve gerçekten çok üzgünüm. | Open Subtitles | أنا آسفة لأني فاتني موعد البرنامج وأنا حقا آسفه |
| Üzgünüm, şovunu kaçırdım ve gerçekten çok üzgünüm. | Open Subtitles | أنا آسفة لأني فاتني موعد البرنامج وأنا حقا آسفه |
| Merhaba, Rayna. Seçmeleri kaçırdım. Tamamen unuttum! | Open Subtitles | هاي راينا , لقد فاتني الإختبار أوه لقد فقدت عقلي |
| Bu yüzden yeniden kayıt yaptırmayı düşünmüştüm, ...ama kayıt tarihlerini kaçırdım. | Open Subtitles | لذلك كنت أفكر في إعادة تسجيل ولكن فاتني ميعاد التسجيل لقد كنت مشغولة بكوني ميتة وكل شئ |
| Sanki başkası yokmuş gibi, o kadını terfi ettirdiler. Ne kaçırdım? | Open Subtitles | ما الذي فاتني ما الذي فاتني أخبريني , أخبريني |
| Bütün heyecanı kaçırdım demek. | Open Subtitles | إذاً فاتني كل الإثارة مئات الجثث في سجلي المهني ولم ألاحظ أنها حية |
| Bir erkekle görüşüyorum ve dün treni Kaçırdığım için onda kaldım. | Open Subtitles | أنا التقي بشاب, وقد نمت في منزله فقط لأن القطار فاتني |
| Dinle, Londra muazzamdı ama sizi çok özledim. | Open Subtitles | الاستماع، وكانت لندن القوات المسلحة البوروندية. لكن فاتني لك الكثير. |
| Sanırım evde şeker dağıtmayı beklerken, pek çok şeyi gözden kaçırmışım. | Open Subtitles | حسناً، أعتقد أنه فاتني الكثير، ببقائي لممارسة دور رجل الحلوي بالمنزل. |
| Belki bir şeyi gözden kaçırıyorum, biz reaktördeki kusuru bulduk. | Open Subtitles | ربما فاتني شيئا ما لكننا تعرفنا على التسريب فى المفاعل |
| Yine de bir şey kaçırmış olabilirim. Sanırım o kaltak dikkatimi dağıttı. | Open Subtitles | ربما فاتني شيئ آخر لقد فقدت التركيز بسبب العاهرة |
| Katılmakta özgür ol eğer bir şey kaçırdığımı düşünüyorsan. | Open Subtitles | لا تتردي في أخذ مكاني إذا كنت تعتقدين أنه فاتني شيء |
| Atladığım bir şey varsa çarşamba günü psikiyatrik değerlendirmede tamamlarız. | Open Subtitles | إن فاتني شيء، فسنناقشه في التقييم النفسيّ الأربعاء المقبل |
| Bu buluşmayı kaçırırsam, tüm anlaşma mahvolur, tamam mı? | Open Subtitles | إذا فاتني هذا الاجتماع فستفشل الصفقة كلياً |
| Aynı acil dönemi içinde iki kez apandisit atladım. | TED | مرتين في دوام الطواري, فاتني التهاب الزائدة الدودية. |
| Claudine, seni özlemişim. | Open Subtitles | كلودين، فاتني لك. |
| Bulamadım. Ama belli ki bir şeyleri atlamışım. | Open Subtitles | كلّا، ولكن من الواضح أن شئ ما فاتني |
| Meg'le Chris bir yaşına bastığında, yapacak o kadar çok şeyim vardı ki her şeyi kaçırmıştım. | Open Subtitles | عندما اصبح عمر ميغ و كريس سنة كان علي عمل الكثير و فاتني الكثير |
| İşin heyecanlı kısmını kaçırdık demek. İyi iş. | Open Subtitles | آسف أن فاتني كل الحدث , عمل جيد |
| Bloom kardeşleri kaçırdığıma inanamıyorum. | Open Subtitles | ما زلت لا أصدق أنه فاتني أخ بلوم. |