"فارغُ" - Translation from Arabic to Turkish

    • boş
        
    • saçmalık
        
    Onu panayır için istiyorum. Son kafes boş. Open Subtitles أُريدُها للكرنفالِ إنّ القفصَ الأخيرَ فارغُ
    Zavallı kuzucuk, anlamış olanı boş bir kap gibi hayatı Open Subtitles الحمل الصَغير المسكين تعرف ماهو قادم الحياة كأسُ فارغُ
    Görebileceğin gibi, dört numaralı kutu, boş. Open Subtitles كما أنت يُمْكِنُ أَنْ تَرى بوضوح، عدد بن أربعة فارغُ.
    boş bir defter verdin ve bir şey söylemedin. Open Subtitles كَانَ عِنْدَكَ فارغُ إحجزْ وأنت لَمْ تَقُلْ أيّ شئَ.
    Bu büyüklükte ısırılmış bir balina saçmalık mı? Open Subtitles كلام فارغُ و عندي حوت بعضَه بهذا الكبر ؟
    - Bu saçmalık! Simón, ese, hadi! Open Subtitles ـ ذلك كلام فارغُ ـ هذه الحقيقة
    Beni buraya boş duvara bakmaya mı getirdin? Open Subtitles أحضرتني الى هُنا لكي أنظرُ الى جدارُ فارغُ
    Oldukça korkmuş bir balık dışında burası boş. Open Subtitles بمعزلعنالأسماكالمذعورة... . هذا فارغُ...
    Ki şu anda boş duruyor. Open Subtitles الذي فارغُ الآن.
    Koltuğun altında. Ama boş. Open Subtitles تحت المقعد لَكنَّه فارغُ
    Daracık bir alan var, o da boş. Open Subtitles عِنْدَهُمْ a فضاء زحفِ. هو فارغُ.
    Okyanusun çoğu, neredeyse boş bir su çölüdür. Open Subtitles مُعظم هو فارغُ عملياً a صحراء مائية.
    - Sol cebinin boş olduğunu duydum. Open Subtitles - أَسْمعُ بأنّ جيبَكَ اليسارَ فارغُ.
    Tabi ki yollar boş seni tavşan. Open Subtitles بالطبع أبلهُ فارغُ.
    Ev boş. İpotekli. Open Subtitles إنّ البيتَ فارغُ.
    Yenilmez olmak boş hissetmektir. Open Subtitles "كونكَ غير مرئيٌ يعني بأنكَ فارغُ"
    Şimdi boş. Open Subtitles هذا فارغُ الآن
    Burası boş. Open Subtitles إنه فارغُ
    - Bu kadar saçmalık yeter artık. - Hayır, Bay Cafmeyer. Open Subtitles تَعْرفُين، هذا كلام فارغُ - لا، سّيد كافميير -
    Mutlu sonlar, saçmalık! Open Subtitles هذه النهاية السعيدةِ كلام فارغُ.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more