su sürekli yeni kanallar açıyor. bazıları kuruyor, yenileri yapılıyor. | TED | مع تغييرات المد والجزر والجو، فبعض الأشياء قد تجف وبعض الأشياء تتكون من جديد. |
Verdiğimiz para miktarını değiştirdik. bazıları bu fişi ve 5 dolar aldı. bazıları ise bu fişi ve 20 dolar aldı. | TED | إذن فبعض الناس حصل على قصاصة الورق و خمسة دولارات بعض الناس حصل على قصاصة الورق و عشرين دولارا |
Kırılan kişilerden bazıları bana yakınan notlar gönderiyorlar. | TED | فبعض من يشعر بخيبة الأمل يرسلون لي الملاحظات والشكاوى. |
Bazı mercanlar 10 yılda yenilenir, bazıları çok daha uzun sürer. | TED | فبعض المرجان يمكنه النمو في عشرة أعوام والبعض الآخر يستغرق وقتاً أطول. |
bazıları komik olduğumu söylüyordu. | Open Subtitles | نعم , فبعض الناس قد رؤوا بأنني كنت مضحكة فيه |
Evet, bu doğru. o formların bazıları çok karmaşıktır. | Open Subtitles | نعم ، هذا صحيح ، فبعض هذه الاٍستمارات تكون معقدة اٍلى حد ما |
Şimdi, odayı toparlarsanız? Ekipmanlarımızdan bazıları oldukça gizli. | Open Subtitles | والآن ، أرجو أن تقوموا بإخلاء الغرفة فبعض هذه المعدات سرية للغاية |
Hayır. bazıları onun hala bir tehdit olduğunu düşünüyor. | Open Subtitles | لا ، فبعض الناس يقتنعون أنه مازال يمثل تهديدا |
Öyle bir niyetim olduğundan değil de ama asla bilinmez, bazıları bunu isteyebilir. | Open Subtitles | ليس أنني أنوي ذلك لكنك لن تعلم أبداً فبعض الناس يمانعون |
bazıları ev hanımı geniyle doğar bazılarıysa doğmaz. | Open Subtitles | فبعض الناس ولدوا بجينات مدبرة المنزل والبعض لم يولد كذلك. |
bazıları, eğer bu Jobs'da işe yaradıysa onlar için de yarayacağını düşündü. | Open Subtitles | فبعض المديرين يظنون أن ما حدث لجوبز سيحدث لهم |
Her dosya farklıdır. bazıları tamamen inkâr ederler kendilerinde sıra dışı bir şey olmadığını söylerler. | Open Subtitles | يختلف الأمر من حالة لأخرى، فبعض الناس يكونون في حالة إنكار تام أن هناك شئ غير عادي بصددهم |
Bazı gönüllüler hiç ilmekleyemedi, bazıları anıları bir göz görebildi. | Open Subtitles | لذا ، فبعض المتطوعين لم يستطيعوا أبداً الخياطة والبعض الآخر قد إلتقط لمحات من الذاكرة |
Acele etme ama bazıları şimdiden gitmek istiyor. | Open Subtitles | أخذتم الكثير من الوقت، لذا فبعض الناس راغبون مسبقاً بالمغادرة. |
Azimle çalışan öğrencilerimdem bazıları astronomik I.Q. seviyelerine sahip değildi. | TED | فبعض أكفأ طلابي لم يبلغوا متوسط معدلاتنسبة الذكاء ".I.Q". |
Favorilerimin bazıları şunlar: Yukarı New York'da bir insan ne kadar çok televizyon izlerse, bir kara ayının kendisine saldırmasından o kadar korkuyor. | TED | فبعض النتائج المفضلة عندي تتضمن كيف ان كل ما ازدادت نسبة مشاهدة شخص ما للتلفزيون في شمال ولاية نيويورك كلما زادت نسبة خوفه من ان يتعرض لهجوم من دب أسود. |
Eee, öyle bile olsa bunların bazıları çok tehlikeli görünüyor. | Open Subtitles | حتى ولو فبعض هذه الاشياء خطرة جداً |
bazıları öyle yapar, aslında çoğu kişi. | Open Subtitles | فبعض الناس يفعلون، أغلبهم يفعلون |
Sonra farkına vardım ki, imar delisi insanlar için terk edilmiş bu evlerde yaptığım bazı şeyler, binaların inşa edildikleri kullanım amacına uygun olarak kullanılmıyorlardı. Şehir kurallarından bazıları diyordu ki "Bak, ikametgah olan evler öyle kalmalılar." | TED | ما أدركته هو أنه لمن يدمن على التقسيم، فبعض الأشياء التي كنت أفعلها بهذه البنايات التي تم هجرها، لم تكن الاستخدامات التي بُنيت هذه البنايات لأجلها، وأن هناك سياسات للمدينة تقول: "مهلًا، المنزل السكنيّ ينبغي أن يبقى سكنيًا". |
Bu anekdotlardan bazıları çok değerli. | Open Subtitles | فبعض هذه النوادر لا تقدر بثمن |