uzun zaman önce plastik kordonlu komik isimli bir saat vardı. | Open Subtitles | منذ فتره طويله كانت لديك تلك البلاستكيه ذات الاسم الغريب؟ ؟ |
Sana uzun zaman önce söylemem gereken bir şey vardı. | Open Subtitles | .هناك شيء كان يجب ان اخبرك به من فتره طويله |
Ne büyük şans! uzun zaman oldu, Dick. | Open Subtitles | ياله من حظ لم نراك منذ فتره طويله يا ديك |
uzun zamandır senle ilgili hislerim var, Bobby... umduğundan daha çok. | Open Subtitles | كانت لدى مشاعر تجاهك منذ فتره طويله أطول مما تستطيع تخيله |
Ve sürekli bozuluyor çünkü akıllının biri onu çok zaman önce yaptı. | Open Subtitles | ومتوقفه دائماً لان الرجل الذكي صنعها منذ فتره طويله |
Hem de Uzun süredir aşık. Senin için yazılar falan yazıyor. Gerçek bu! | Open Subtitles | لقد كانت مغرمه بك منذ فتره طويله قامت بالكتابه عنك ، انها حقيقه |
Çoğu kişi uzun bir süre bir daha istiridye falan yemezdi. | Open Subtitles | يجب أن أخبرك آلين معضم الرجال تركوا أكل المحار منذ فتره طويله |
Çok uzun zaman önce olmuş olmalı. | Open Subtitles | عملية ليليه للابطال ؟ هذا بالطبع حدث منذ فتره طويله |
Bu riskli işlerden gelir elde etme uzun zaman öncesine dayanmıyor ona Uzun süredir terk edilmiş gecekonduların yıkılma fırsatı tanındı.. | Open Subtitles | لم تمض فتره طويله ليجني العائدات من تلك المغامرات التي مكنته من هدم احياء فقيره |
Ölümünden sorumlu olan kişi uzun zaman önce karşılaştığım düşmanın arkadaşıydı. | Open Subtitles | والرجل المسئول عن قتلها تلميذ لعدو لى بينى وبينه ثأر منذ فتره طويله |
Bilgisayarlardan başım ağrıyor, uzun zaman bilgisayar yakınında kalamıyorum. | Open Subtitles | انا ايضاً أصاب بالصداع من الكمبيوترات، لذا لا استطيع مواصلة استخدامه فتره طويله. |
Seni daha önce birlikte gördüm Elbette uzun zaman önce,. | Open Subtitles | لقدّ رأيتكُ سوياً مُنذُ فتره طويله جداً , بالطبع. |
Çünkü uzun zaman önce, kötü bir adam patimi incitti. | Open Subtitles | لأنه منذ فتره طويله رجل سيء للغايه أضَـرَّ قـدمـى |
Çok uzun zaman oldu, ama doğru hatırlıyorum ki birçok olayda, kapılar zaten açıktı. | Open Subtitles | كان ذلك منذ فتره طويله و لكن إذا كنت أتذكر بشكل صحيح فمعظم تلك المناسبات كانت فيها الأبواب مفتوحة. |
Kadınların yönetmemesinin sebebi uzun zaman önce yönettiler ve çok acımasızlardı bence. | Open Subtitles | أعتقد السبب هو ان النساء كانوا المسؤولين منذ فتره طويله وكانوا لئيمين حقاً |
uzun zamandır ölü bir durumda değilsin o yüzden ruh arama kısmına henüz gelmemiş olabilirsin sana biraz zaman kazandırmama ne dersin? | Open Subtitles | انظري, انتي لم تتوفي منذ فتره طويله, فربما لم تعتادي بعد علي حفله البحث عن الارواح فلماذا لا اوفر عليكي بعض الوقت? |
uzun zamandır U-Boat kaptanıyım Heini. | Open Subtitles | أنا أخدم فى الغواصات منذ فتره طويله يا هاينى |
Ancak çok uzun zamandır savaştayım. | Open Subtitles | الموضوع بس انى امضيت فى الحرب فتره طويله |
Bundan bir insan ölmeyeli çok zaman oldu. | Open Subtitles | لو ان احدها قد هرب لكان ميتاً منذ فتره طويله |
Bu şey çok Uzun süredir ölü. Daha taze, daha hoş bir şey dene. | Open Subtitles | انه ميت منذه فتره طويله حاول تبدله بشي اجدد وجميل |
Seni ve çocukları oldukça uzun bir süre göremeyecek. | Open Subtitles | لن يتمكن من رؤيتك و لا أطفالك إلا بعد فتره طويله |
Amy duan çoktan bitmeliydi. | Open Subtitles | ايمى , كان يجب عليك الانتهاء من صلاتك منذ فتره طويله |