İyi bir çocuk, saygılı bir genç olduğunu düşünmek isterim. İyi bir baba olduğumu kanıtlayabildiğimi düşünmek isterim. | TED | أحب أن أعتقد أنه فتىً صالح ، شابٌ مهذّبٌ جداً. أحب أن أفكر في أنني أثبتّ أنني أبٌ صالح. |
En büyük oğlum. Çok yardımsever. - Çok iyi bir çocuk. | Open Subtitles | انه الأكبر سناً بين أخوته , حيث يقدم لنا الكثير من العون , انه فتىً صالح |
Sorunları var ama o iyi bir çocuk. | Open Subtitles | أو ذلك الفيلم القصير الذي يُخرجه لديهِ مشاكله، لكنّه فتىً صالح |
Willie'ye gelince, o iyi bir çocuk. Ama babası gibi bazen düşünmeden hareket ediyor. | Open Subtitles | أمّا بالنسبة لـ (ويلي) فهو فتىً صالح ولكنّه مثل والده أحياناً، يتصرّف بدون تفكير |
Bence o iyi bir çocuk. | Open Subtitles | أعتقد أنه فتىً صالح |
Bence tutuklamalısınız. Ama çok iyi bir çocuk. | Open Subtitles | لكنه فتىً صالح |
O iyi bir çocuk, Tessa. | Open Subtitles | إنه فتىً صالح يا (تيسا). |
- O iyi bir çocuk. | Open Subtitles | -إنه فتىً صالح |