11 yaşında bir çocuk kafasına sıkmaya çalıştı. | Open Subtitles | فتى في الحادية عشر من عمره حاول ان يتلقه رصاصة. |
Senin statünde bir çocuk 1. Yılında yardımcılarla takılıyor. | Open Subtitles | فتى في مثل منزلتك ينضم مع مجموعة من المساعدون |
Carter orta yaş bunalımına girmiş, on yaşında bir çocuk. | Open Subtitles | كارتر فتى في العاشرة مع ازمة منتصف العمر |
Çok geri yaşına göre Akranı bir oğlan çıkıverse | Open Subtitles | ليست متطورة حسب عمرها" "أذا ظهر فتى في نفس عمرها |
Nasıl yetişkin olunacağını bilmeyen... benim hayatımı yaşıyormuş gibi yapan... sonra yapacağı şeyler için not alan... hala 13 yaşında bir oğlan olduğumu düşünüyorum hep. | Open Subtitles | أشعر دوماَ بأني فتى في الثالثة عشرة لا يعرف كيف يكون ناضجاَ ويتظاهر بأنه يحيا حياتي ، يدون ملاحظات إلى أن يحين وقت يضطر فيه لفعل ذلك |
3 kez seyrettim, Bronx'taki bir çocukla ilgiliydi. | Open Subtitles | شاهدته 3 مرات، إنّه يتحدّث عن فتى في برونكس |
Hangi 12 yaşındaki çocuk motokros motosikleti ister ki? | Open Subtitles | أي فتى في الثانية عشر يريد دراجة آلية؟ |
Evet biliyorum ama 16 yaşında bir çocuğa da her istediğini alamam, değil mi? | Open Subtitles | ولكن لا يمكنني إعطاء فتى في الـ16 ما يريده حقاً، أليس كذلك؟ |
Koltuğunun altında 3 Milyon dolar ile ortalıkta... dolaşan 22 yaşında zarif narin bir çocuk öyle mi? | Open Subtitles | فتى في الـ 22 عام يتجول مع ثلاثة ملايين دولار تحت ذراعه؟ |
Beş yaşındaki bir çocuk için inanılmaz büyüktü. | Open Subtitles | كان كبيراً بشكل كبير بالنسبة الى فتى في الخامسة |
Ulusal Güvenlik Bakanlığı yakamıza yapışmaya çalışıyor ve elimizdeki tek şeyse 17 yaşında bir çocuk. | Open Subtitles | , الأمن القومي يحاول ايقافنا و كل ما لدينا هو فتى في 17 |
Evet, binadaki bir çocuk bilinen bir esrarkeş. | Open Subtitles | اجل,هناك فتى في المبنى اشتهر بتحضير هذه الأشياء |
Orada dışarıda, hendeğin ortasında olan bir çocuk var ve sen ortaya çıkarıp ve kapanması konusunda, kederli ailesine gerçekten yardım edebilirsin? | Open Subtitles | ألم يخطر لك أبدًا بأن هناك فتى في الخارج في أسفل خندق، وبأنك يمكن أن تساعد فعلاً |
Okuldan bir çocuk babasının restoranında garsonluk yapıyor. | Open Subtitles | هناك فتى في المدرسة يعمل نادلا في مطعم أبيه. |
Belki okuldan pratik yapacak bir çocuk bulursun. | Open Subtitles | ربما بإمكانكِ العثور على فتى في المدرسة لتتدربي معه |
18 yaşında bir çocuk var. Diyalize bağlı yaşıyor ve böbreğe ihtiyacı var ama ailesinden kimsenin böbreği çocuğa uygun değil. | Open Subtitles | هناك فتى في الـ 18 من عمره، يقوم بعملية غسيل الكلى و يحتاج كلية، لكن لم يكن أي من عائلته مطابق له، |
Okulda üçüncü sınıflardan birinde Kazama Shun isimli bir oğlan var. | Open Subtitles | هناك فتى في المدرسة اسمه شون كازاما |
16 yaşındaki bir oğlan tarafından çizildiği biliniyor. | Open Subtitles | قام برسمها فتى في سْنّ 16 من عمره |
Yedi yaşlarında bir oğlan çocuğu. Beş yaşlarında bir kız çocuğu. | Open Subtitles | فتى في السابعة وفتاة في الخامسة |
Bir keresinde... Bunu dinlemelisin. bir çocukla çalışıyordum. | Open Subtitles | سأخبرك هذه القصة لمرة واحدة كنت أعالج فتى في مكتبي |
Gerçek şu ki canım acayip sıkılmıştı ve 17 yaşında bir çocukla yattım. | Open Subtitles | الحقيقة انني كنت اشعر بالملل وخرجت عن عقلي ونمت مع فتى في السابعة عشر |
Düşün, 5 yaşındaki çocuk gecenin ortasında, güvenmediği biriyle, hiç ses yapmadan çıkıyor. | Open Subtitles | {\fnAdobe Arabic}،أتظنّين فتى في الخامسة خرج بمُنتصف الليل دون أن يُحدث صوتاً مع شخصٍ لمْ يثِق به؟ |
Dean Warns olabilir. Ve ölen 22 yaşındaki çocuk. | Open Subtitles | (دين وارنز)، كبداية، و مقتل فتى في الثانية و العشرين. |
- 16 yaşında bir çocuğa da her istediğini alamam. | Open Subtitles | -لا يمكنني إعطاء فتى في الـ16 ما يريده حقاً |