Bilmeni istiyorum ki çok çalışacağım ve benden Gurur duymanı sağlayacağım. | Open Subtitles | أعتقدُ أنّي أُريد إخباركِ وحسب أنّي سأكدح في عملي وسأجعلكِ فخورةً. |
Ama annen dikmişti senin için, onunla Gurur duyuyordu daha önce hiç elbise dikmemişti, bu yüzden giymiştin. | Open Subtitles | ولكن والدتكِ صنعته لأجلك وكانت فخورةً به فلم تصنع لباساً من قبل لذا إرتديته لأجلها |
- Şey, Lisa, Yumurtalarımdan biri senin gibi birisi olsaydı eminim Gurur duyardım. | Open Subtitles | سأكون فخورةً إذا أصبح البيض الذي أبيعه مثلك |
Benimle Gurur duymanı ben de istiyorum. | Open Subtitles | أريدكي أن تكوني فخورةً بي لقد استنفذت الكثير من الوقت, هذا كل شي |
Karın buna çok sevinecektir. | Open Subtitles | زوجتك ستكون فخورةً بك |
- Teşekkürler başkan. - Kocanla Gurur duyabilirsin. | Open Subtitles | ـ أشكرك ياسيدي ـ عليكِ أن تكوني فخورةً بزوجكِ |
Tanrı biliyor, Gurur duymadığım nice iş yaptım ama bu rezalet. | Open Subtitles | الله وحدهُ يعلم إن اقترفت شيء لست فخورةً به لكنهذامقزّز. |
Demek istediğim, tabii ki, biz artık bir takımız. Bizimle Gurur duymalısın. | Open Subtitles | أعني، لابأس، ولكننا فريق الآن أنت فخورةً جداً بكلينا |
Gurur duymadığım şeyler de yaptığım oldu ama diğer ajanslar da bana para ödüyor. | Open Subtitles | و الله يعلم بأني قد عملت أمور لستُ فخورةً بها لكن تلك الوكالات الآخرى تدفع لي |
Sadece hala benimle Gurur duymanı istiyorum. | Open Subtitles | .. أنافقط. مازلتُ أريد أنّ تكونين فخورةً بيّ |
Senden bunu kabul edip desteklemeni ve bunun için benimle Gurur duymanı istiyor muyum? | Open Subtitles | أأردت منك تقبل هذا ودعمه ولكي تكوني فخورةً بي عليه |
Gurur duyacaksınız, eminim Leydim. | Open Subtitles | انا متأكد انكِ ستكونينَ فخورةً جداً سيدتي |
Bununla hiç Gurur duymuyorum, ve bilmeni istedim. | Open Subtitles | لست فخورةً بهذا أبداً وأردتك أن تعلمي هذا |
Annen burada olsaydı, seninle Gurur duyardı. | Open Subtitles | إن كانت هنا الآن , كانت ستكون والدتك فخورةً جداً بك |
Annen bu halini görse Gurur duyardı. | Open Subtitles | أمك سوف تكون فخورةً بالرجل الذي ستصبح عليه |
Eğer benim oğlum olsaydın seninle Gurur duyardım. | Open Subtitles | لو كنت انت ابني لكُنت فخورةً بك |
Evet ama aynı zamanda onunla çok Gurur duymuştum ama ben ne yapacağımı bilemedim ve babama bakmaya çalışırken babam bana baktı ve hırsız bunu gördü ellindeki silahı bana doğrulttu. | Open Subtitles | ...نعم، كنتُ مرتعبة، لكني ...كنتُ فخورةً جداً به... لكني لم أعلم ما أفعله |
Zaten seninle Gurur duyduğunu söylüyor. | Open Subtitles | إنها تقول أنها فخورةً بك بالفعل |
Yine de, kendimle hiç bu kadar Gurur duymamıştım. | Open Subtitles | مع ذلك، لن أكون فخورةً أكثر بنفسي أبداً، لذا... نعم. |
Karın buna çok sevinecektir. | Open Subtitles | زوجتك ستكون فخورةً بك |