| CorneIius, Franny iIe evIi. Gaston ve Art, Franny'nin abisi. | Open Subtitles | كورنيلياس متزوج ب فراني و أخوتها هم جوستون و آرت |
| Franny ikinizin hafta sonu kampa gideceğinizi söyledi. | Open Subtitles | فراني يقول لي أنك اثنين تسير التخييم في نهاية هذا الاسبوع. |
| Gerçi Franny'nin çalışması Bayan Atlanta'nın sert standartlarını karşılar mı bilemem. | Open Subtitles | حسنا، لست متأكّد إذا إذا كان عمل فراني يناسب معايير الآنسة أطلانطا |
| Ve Frannie de güçlü Kutsal Antoinette'i yönetip ona hayat verecek. | Open Subtitles | و فراني ستخرج و ستمثل دور الجمال و القوة ماري انتونييت |
| Sarhoş olmadığına sevindim, Frannie. | Open Subtitles | مسرور لرُؤيتك بَاق مستقيم، فراني. أَعتقدُ بأنّني عِنْدي شغل لَك. |
| Biliyor musunuz, biraz daha Franny gibi olmalıyım. | Open Subtitles | تعلم، أنا فقط يَجِبُ أَنْ أكُونَ مثل فراني. |
| Sebep, sadece o iki soru değildi, Franny. | Open Subtitles | لم تكن على السؤالين، فراني. هو كَانَ نغمتَكَ. |
| Franny gibi olmaya çalışıyorum sadece. Sinirlenmemeye. | Open Subtitles | أَنا فَقَطْ أُحاولُ أن أكُونَ مثل فراني. |
| Franny kafasına bir şey koyarsa onu hiçbir şey durduramaz. | Open Subtitles | لا يمكن لأحد أيقاف فراني عندما تضع تفكيرها في أمر ما. |
| Ismim Franny. KurbagaIara müzik ögretiyorum. | Open Subtitles | اسمي هو فراني , و أنا أعلم الضفادع الموسيقى |
| Umutsuz insanları kazıklıyorlar ve Franny Petrie, ölüyor. | Open Subtitles | إنهما يسلبان فاقدي الأمل والآن فراني بيتري تحتضر |
| Franny senin şu takıntılı olduğun şarkı neydi? | Open Subtitles | فراني, ما تلك الاغنيه التي كنت مهووسه بها |
| Virüs yüzünden ölmüşler. Franny'i bulmam gerek. | Open Subtitles | لقد ماتوا جميعاً نتيجة الفايروس, يجب أن أجد فراني |
| Tatlı biri gibi görünüyor ve Franny ondan epey hoşlandı. | Open Subtitles | انه يبدو لطيفاً وايضاً يبدو ان فراني يحبه |
| Ruh bilimci ve "Franny B. Kranny, There's a Bird in Your Hair" adlı klasiğin yazarı. | Open Subtitles | الكلاسيكية الخالدة "فراني بي كراني هناك طير في شعرك" كنت اريد الترشح لمركز الحاكم ولكن هيه هيوز. |
| Çocuklar, dinleyin. Franny ve ben ALS yardım gecesine masa ayırttık. | Open Subtitles | يا شباب، استمعوا.أنا و فراني إشترينا منضدة في حفلة جمع تبرعاتِ ALS. |
| Seni hep zeki bulmuşumdur, Frannie. | Open Subtitles | كُنْتَ إعتقدتُ دائماً بأنّك رجل ذكي، فراني. |
| Ben yedi-sekiz yaşlarındayken Frannie ile çok yakındık. | Open Subtitles | مِنْ أعمارِ 7 إلى 9, فراني وأنا كُنْتُ متلازم. |
| Belki yedi-sekiz yaşlarından sonra Frannie yeni arkadaşlar edinmiştir. | Open Subtitles | لَرُبَّمَا منذ عُمرِ 9, جَعلَ فراني بَعْض الأصدقاءِ الجدّدِ. |
| Playboy dergilerini bulup anneme gösteren Frannie idi. | Open Subtitles | فراني كَانتْ الواحد الذي شوّفَ مستهتريكَ إلى الأمِّ. |
| Ama Franie sana güvenmediği için beni görevlendirdi. | Open Subtitles | لكن فراني عيّنتني لأنها لا تستطيع أن تثق بكِ. |
| Bu 15 yıl önceden Memphis'li Frankie Clayvin davasını andırıyor. | Open Subtitles | هذا يبدو مشابها لقضية قديمة من 15 عام فراني كلايفين من ميمفيس |