Tanrı, sana ikinci bir şans verdiğine göre bir nedeni vardır. | Open Subtitles | لا بُدَ من وجودِ سببٍ ليُعطيكَ الله فرصةً ثانية |
Ama onlara ikinci bir şans verirsen bazen seni şaşırtırlar. | Open Subtitles | ولكن إن أعطيتهم فرصةً ثانية أحياناً سيفاجئونكِ |
Ve ben eğer ikinci bir şans hakediyorsam onlar da hakediyor. | Open Subtitles | وإنْ كنت أستحقّ فرصةً ثانية فيستحقّانها أيضاً |
Tamam. İkinci bir şansı hak etmiyorum, değil mi? | Open Subtitles | حسنٌ، أنا لا أستحق فرصةً ثانية معكِ أليس كذلك؟ |
Hata yapmanın olağan olduğu öğretildi bana. Ayrıca herkesin ikinci bir şansı hak ettiği inancındayım. | Open Subtitles | عُلمتُ أنّه لا بأس بإرتكاب الأخطاء وأؤمن بأن الجميع يستحق فرصةً ثانية |
Ona ikinci şans verip, Dixon'a vermiyorsun yani? | Open Subtitles | إذا أنتِ تعطينه هو فرصةً ثانية ولا تعطين (ديكسون)؟ |
Herkes ikinci şansı hak eder. | Open Subtitles | الجميع يستحق فرصةً ثانية. |
Bir şans daha vermem gerektiğini düşündüm. | Open Subtitles | رأيتُ أن أمنحها فرصةً ثانية. |
Öyle deme. Ayrıca dediğin doğru. Çocuklar insana ikinci bir şans veriyor. | Open Subtitles | لا تقولي ذلك، إنه ليسَ بصحيح، الأطفال يعطونكِ فرصةً ثانية. |
Bu kadar uzun zamandır reddettiğim dünyadan saklanmak istedim, bir ömür boyu düşmanlıktan sonra bana ikinci bir şans vermek için hiçbir nedenleri olmayan insanlardan. | TED | وأردت أن أتوارى عن العالم الذي رفضته لوقت طويل -- هؤلاء الناس الذين لم يكونوا مجبرين على منحي فرصةً ثانية بعد حياةٍ طويلة من الكراهية. |
Tina'ya fazla katı davrandığını düşünüyorum. Ona ikinci bir şans tanımalı. | Open Subtitles | يكفي القول بأنني شعرت بأنه يقسوا على " تينا " التي تستحق فرصةً ثانية |
- Sana ikinci bir şans vermiştim. - Bu adil değil. Bu adil değil. | Open Subtitles | ولقد أعطيتُ لكِ فرصةً ثانية - هذا ليس عادلاً, ليس عادلاً - |
İkinci bir şans elde edecekti. | Open Subtitles | كان يفترض أنْ ينال فرصةً ثانية. |
Durun. Herkes ikinci bir şansı hak eder. İnsanlara hep bunu söylüyoruz. | Open Subtitles | انتظري، يستحقّ الجميع فرصةً ثانية و هذا ما نقوله للناس دائماً |
Onlar da bizim gibi, ikinci bir şansı hak ediyorlar. | Open Subtitles | أطفال مثلنا، هم أيضا يستحقون فرصةً ثانية |
Kendi borcunu ödedi, ikinci bir şansı hak ediyor. | Open Subtitles | -إذن تركتَ لص البنك يهرب -لقد دفع ديونه، واستحق فرصةً ثانية" " |
Ben herkesin ikinci bir şansı hak ettiğini düşünüyorum. | Open Subtitles | إنّما.. أظنّك تستحقّين فرصةً ثانية. |
Yani herkes ikinci bir şansı hak eder. | Open Subtitles | الجميع يستحقّون فرصةً ثانية. أعني... |
O adamla ikinci şans istiyorsun. | Open Subtitles | -تريدين فرصةً ثانية مع ذاك الرجل . |
- Herkes ikinci şansı hak eder. | Open Subtitles | الجميع يستحق فرصةً ثانية |