"فرضية" - Translation from Arabic to Turkish

    • Hipotezi
        
    • hipotez
        
    • varsayım
        
    • hipotezini
        
    • teori
        
    • teorim
        
    • teorisi
        
    • hipotezim
        
    • varsayarak
        
    • varsayımıyla
        
    Araştırmamı daha da derinleştirdikçe, pahalı doku Hipotezi denilen bir şeyi keşfettim. TED وكلما تعمقت أكثر في بحث ذلك وصلت إلى نقطة اكتشفت فيها شيئا يدعى فرضية الأنسجة باهظة الثمن.
    Yani, bu, birbirlerini bu yapılar içinde karşılıklı destekleyen genlerin olduğu sınıflandırıcı çiftleşme Hipotezi. TED وهذه هي فرضية التزاوج بحسب التصنيف والجينات الناتجة عن هذا التزاوج تقوي بعضها بعضا في هذه الهياكل.
    Bir hipotez değil ölü bir kız ve bir Birleşik Devletler Senaörünüz var. Open Subtitles هذا ما يجعلها فرضية جيدة ليست فرضية لديك فتاة مقتولة و سيناتور أمريكي
    Böylece benim fikrim doğmuş oldu ve bir proje oluşturup hipotez geliştirdim. Bir sonraki adımım ne oldu? TED و هكذا بزغت فكرتي و قد قمت بإعداد المشروع و وضع فرضية فماذا كانت خطوتي التالية؟
    Bir varsayım adamımızın nasıl öldüğü ve Kocaayak olmadığı hakkında. Open Subtitles فرضية لطريقة موت الرجل و لم يكن هذا بسبب أي حيوان
    Evet. Riemann'ın hipotezini kanıtlamada önemli bir ilerleme kaydetmişsiniz. Open Subtitles أجل، إنك تقوم بتقدم مذهل في السعي نحو إثبات فرضية ريمان
    Kendini tekrar edeceğine dair bir teori üzerinde çalışıyorsunuz sanırım. Open Subtitles إعتقدت أنك كنت تعمل على فرضية أنه يكرر نفسه.
    Başlangıç Hipotezi insan zekâsı ve bedeninin, inanılmaz bir yapı oluşuyla ilgili. Nitekim bunu burada son birkaç gündür fark etmişsinizdir. TED فرضية البدء كانت متعلقة بالعقل والجسم، والتي، كما رأيتم هنا في الأيام القلية الماضية، بنيان مذهل.
    Yardımımıza karşılık verip, bize, biyolojide cevabını bulmamız için üzerinde hiç düşünmediğimiz bir Hipotezi sunmuş oldular. TED ما فعلوه هو رد الجميل بإعطائنا فرضية لنختبرها في الأحياء، التي لم نكن لنفكر فيها
    Sayı teorisi Amerikan Mecmuası'ndan sizin Riemann Hipotezi çözümlerine ilk bakan kişi olduğunuzu söylediler. Open Subtitles لقد ذكرت مجلة نظرية العدد الأمريكية بأنك المدقق على أوراق إثبات فرضية ريمان
    Diyelim ki Riemann Hipotezi'nin peşindeler. Open Subtitles حسناً، لنقل أنه يسعون خلف فرضية ريمان تلك
    Ortaya çıkan şu oldu: insanlar 1995 yıllarında şaşırtıcı sonuçlara ulaşan bir hipotez ortaya attılar. TED وما حدث أن الناس قد طرحت فرضية حيث جاءت كما يبدو ببعض النتائج الرائعة بحوالي عام 1995.
    Bir de şu açıdan bakalım: Bilim insanları başarısızlıkta da özgür olmalılar, çünkü başarısız bir hipotez bize bir şeyler öğretiyor. TED وهنا مسألة أخرى: يجب أن يكون العلماء أحرارًا ليفشلوا، لأنه حتى من فرضية فاشلة، نتعلم شيئا ما.
    Mart 1905'te , şaşırtıcı bir hipotez sunan bir makalesini teslim ettiği an büyük bir sürpriz ortaya çıkmıştı. TED جاء ذلك بمثابة مفاجأة كبرى عندما قدم في مارس 1905 ورقة مع فرضية مروعة.
    Ayrıca, örgütün düşüncesi bir varsayım da olsa bizden kurtulmaktı. Open Subtitles إضافة إلى ذلك ، الفكرة التي تقول أن المنظمة تحاول التخلص منا هي فقط فرضية
    Bu, akla yatkın bir varsayım ve test etmek için de, mükemmel bir imkanımız var. Open Subtitles تلك فرضية معقولة وعندنا الطريقة المثالية لإختبارها
    Etkilenmiş bölgeyi ayırdığımda onun isteklerini bertaraf edebilirim diye bir varsayım üzerinde çalışıyorum. Open Subtitles أنا أعمل في إطار فرضية تنص على أن فصل المنطقة المُصابة قد تقضي على رغبته الشديدة تلك
    Bu, notları içinde süreklilik hipotezini çalıştığı yer. Open Subtitles هذا سجل العمل الذي كان يعمل فيه على فرضية الاستمرارية.
    Hava ve hayal gücüyle üretilen güzel bir teori. Open Subtitles ،هذه فرضية مبنية بإبداع من فراغ ومحض خيال
    teorim, sırrına dair birilerine güvenmediğin sürece,- gerçekten yaşayamazsın. Open Subtitles تقوم نظريتي علي فرضية أنه لا يمكن أن تعيشي .. أعني تعيشين بحق حتي تتأمنين شخصاً علي سرك
    Alternatif bir hipotezim var. Open Subtitles لدي فرضية بديلة بالطبع لديك
    Kurtarılması gereken bir masum olduğunu varsayarak hareket ediyorduk. Open Subtitles نحن نعمل على فرضية أنها بريئة وتحتاج إلى الإنقاذ
    Tüm erkeklerin, beraber yaşadıkları kadınlara karşı bir özür borçlu olduğu varsayımıyla yaşıyorum. Open Subtitles نوعا ما أتعايش مع فرضية أن جميع الرجال يدينون باعتذار للنساء الذين يعيشون معهم

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more