"فسأحتاج" - Translation from Arabic to Turkish

• ihtiyacım olacak
• gerekecek
• olacaksam

Eğer kalırsam, içeride bir adama ihtiyacım olacak ve sen işime yarayabilirsin.
وإن فعلتُ ذلك، فسأحتاج لشخصاً في الداخل وأنتَ ربما تكون بين يدي

İşler yolunda giderse paraya hemen ihtiyacım olacak.
، لو أنجزتُ ذلك بسرعة فسأحتاج للمال بسرعة

Bildiğim, eğer suçluysa ikna olmam için makul şüpheden fazlası gerekecek.
أعلم، إذا كان مذنباً فسأحتاج إلى إقناع لا يدعُ مجالاً للشك

Topuk izlerini çıkartırsam karşılaştırmak için bir şey gerekecek.
إذا أخذت بصمات الكعوب فسأحتاج شيئاً لأقارنها به

Hapse gideceğim. Diş fırçasına ihtiyacım olacak.
إني ذاهب إلى السجن فسأحتاج لفرشاة أسناني

Reisinize söyler misiniz, gelecek yıl geldiğimde... ..yine yardımlarına ihtiyacım olacak.
هلّا تخبري الزعيم العام القادم إذا عدت لهذه التماثيل فسأحتاج إلى مساعدة مجدداً

Böyle gidersem, çok daha fazla giysiye ihtiyacım olacak.
لو تابعت هذا، فسأحتاج إلى ملابس لشخصيّة عاديّة.

Eğer bunun olmasını engelleyeceksem, biraz yardıma ihtiyacım olacak.
الآن ، لو كنتُ سأمنع حدوث ذلك فسأحتاج قليلاً من المساعدة

Bunu yaparsam dokunulmazlığa ihtiyacım olacak.
ان قمت بهذا فسأحتاج للحصانة عند نهاية التحقيق

Çünkü saat 3 oldu ve acilen buzlu latte içmezsem benim de terapiye ihtiyacım olacak.
لأنها الساعة الثالثة، و ما لم أتناول فوراً القهوة بالحليب، فسأحتاج إلى علاج

Ama katılacaksam bir antrenöre ihtiyacım olacak.
لكن إذا كنت سأفعل ذلك, فسأحتاج إلى مدرب.

Bak, kutuyu kırmam gerekiyorsa oyuncaklarıma ihtiyacım olacak.
انظري، إن كنتُ سأكسر شيفرة صندوقكِ فسأحتاج إلى ألعابي

- hayır yapamazsın. eğer onu yok edeceksem içeriden birine ihtiyacım olacak. Oh, az daha çılgın bir koşucu gurubu tarafından hırpalanıyordum ve hiçbiri bana bakmak için durmadı!
إذا كنت سأدمرها، فسأحتاج شخصا من الداخل. لقد كدت أن أسحق بواسطة مجموعة من الراكضين،

Güvenlik kameraları devre dışı olduğuna göre akvaryumda ikinci bir çift göze ihtiyacım olacak.
في ظلّ وجود كاميرات مراقبة فسأحتاج لتعتيم المعرض لبرهة

Güvenlik kameraları devre dışı olduğuna göre akvaryumda ikinci bir çift göze ihtiyacım olacak.
في ظلّ وجود كاميرات مراقبة، فسأحتاج لتعتيم المعرض لبرهة.

Biliyorsun, bu iş bitmeden önce, bir çok ciddi terapi almam gerekecek..
هل تعلمين قبل أن ينتهي هذا فسأحتاج إلى الكثير من جلسات العلاج النفسي

Ama emin olmak istersen yardımın gerekecek.
ولكن اذا اردتى ان تتأكدى فسأحتاج الى مساعدتك

Ama burayı alırsak ve beklenmedik bir şeyle karşılaşırsak, sinirimi birinden çıkartmam gerekecek.
ولكن إن اشترينا هذا المنزل ، ثمَّ .. تحوّل إلى حفرة من المال فسأحتاج لأن أصب جامّ غضبي على أحد

Eğer hepsi tamamsa, bana bir çıkma programı gerekecek.
ولو أجابوا كلهم فسأحتاج إلى خطة سير موعدك

Eğer o bir antikaysa bir tane de yapıştırıcı gerekecek.
الا ان كان ذلك شيئا أثريا. فسأحتاج للصمغ

Bu ailenin bir parçası olacaksam içmem gerekecek.
حسناً، إن كنتُ سأكون جزءً من هذه العائلة، فسأحتاج إلى شرابٍ.