"فسأقول" - Translation from Arabic to Turkish

    • derdim
        
    • söyleyeceğim
        
    • söyleyebilirim
        
    • derim
        
    • Kaide de
        
    6 yaşında olmadığından beri, parlak bilezikler derdim. Open Subtitles بما أنكِ لست في العمر السادسه فسأقول الأساور اللامعه
    Mesela, bana yapmayı en sevdiğin şey ne diye sorsan, bale derdim. Open Subtitles على سبيل المثال إذا سألتني ما هو الشيء الذي تفضلين القيام به ، فسأقول رقص الباليه
    Eğer bilmesem, bükülen bir adama bakıyoruz derdim. Open Subtitles إذا لم أكن أعلم أي شيء أفضل .. فسأقول أننا نبحث عن رجل متدفق
    Ve böyle heriflere söyleyeceğim tek şey vardır: Geri çekilin. Open Subtitles بما اننى احب المتاعب فسأقول لكم ايها السكارى تراجعوا
    Ve o iş hala geçerliyse, işi kabul ettiğimi söyleyeceğim. Open Subtitles و إذا كان هذا العمل متوافراً فسأقول له أنني سأقبل به الآن أعطيني بطاقة إئتمانك
    Ama eğer tahmin etmem gerekirse, onların toplamaya gittiklerini söyleyebilirim. Open Subtitles لكن إن كنت سأخمن، فسأقول أنّهم ذهبوا إلى هناك للانتقاء.
    O elemanın kardeşine çakıyorsun diye bu işten cayıyorsan "Bir polis olarak önceliklerini yanlış belirlemişsin." derim. Open Subtitles لأنّكَ تضاجع أخته، فسأقول إنّ أولويّاتكَ كشرطيّ خاطئة
    - Ben Kaida diyeyim, sen Kaide de. Open Subtitles - أذا قلتُ "القاعدة" فسأقول "القاعِدٌة "
    Biri bana bu resme bakıp onları öldürebileceğimi sorsaydı... İmkansız derdim. Open Subtitles وقد تسألونني عندما التقطت هذه الصورة إن كنت أستطيع قتلهم فسأقول هذا مستحيل
    Püre edilip dinlendirilmiş ve bir parça yoncalı balkabağı derdim. Open Subtitles فسأقول الجوز المهروس مع القليل من البرسيم
    İroniye yatkın biri olsam çamaşır sepeti müzesinde büyük bir soygun gerçekleştirdim derdim. Open Subtitles ان كنت سأتعرض للسخرية فسأقول أنني كنت أقوم بعملية سرقة ضخمة في متحف سلال الغسيل
    İlla bir tahmin yürüteceksem 10 milyona ulaşma şansını korumaya çalışıyorsun derdim. Open Subtitles ولو أضطررت للتخمين فسأقول انك كنت تحاول أن تستغل أي فرصة متبقية في نهب 10 مليون دولار
    Eğer şahit olarak çağırsalardı, hiç tereddüt etmeden öyle derdim. Open Subtitles إذا دعيت للشهادة, فسأقول هذا بلا شك.
    Eğer doğruyu bilmeseydim, korkudan ölmüş derdim. Open Subtitles وحتى لو كنت لا أعرف جيداً... فسأقول أنهم كانوا خائفين حتى الموت
    Eğer o adam tekrar gelirse, bunu onun yüzüne söyleyeceğim. Open Subtitles ولو ظهر ذلك الرجل هنا ثانية فسأقول له ذلك في وجهه
    Beni duruşmaya çıkarırsanız hepsini söyleyeceğim. Open Subtitles على أي حال ، إذا وضعتَني هُناك فسأقول هذا.
    İçim çok rahat olacak. Başka şeyler de söyleyeceğim. Open Subtitles وسأشعر بخير، وسأقول أكثر من ذلك، فسأقول
    Giriş yarasına bakacak olursak, küçük kalibreli bir silah olduğunu söyleyebilirim. Open Subtitles بناءً على جُرح دخول الرصاصة، فسأقول أنّه مُسدّس من عيار صغير.
    Eğer l tahmin etmek vardı, ben bir tür ışık one'sa koruyucusu söyleyebilirim. Open Subtitles إذا كنت لأحزر ، فسأقول أن المضيء هو الحامي من نوع ما
    Mill Creek Katili hakkında okuduklarıma göre bir sanatçı olduğunu söyleyebilirim. Open Subtitles حسنا من حيث ما قرأته عن قاتل جدول كريك فسأقول انه فنان
    Ekibin bir üyesi olarak konuşuyorsan moronsun derim. Open Subtitles ان كنت تتحدث كعضو من الفريق فسأقول انك مغفل
    Sen Kaide de, ben Kaida diyeyim. Open Subtitles أذا قلتُ "القاعِدٌة" فسأقول "القاعدة"

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more