Asıl soru hep ne zamandır, ve oturup anlaşmanın herkesin kafasına yatmasını beklersek herkesin ardında sıranın sonunda bekliyor oluruz. | Open Subtitles | دائماً يكون السؤال متى، لكن إذا انتظرنا حتّى تروق الصفقة أحد غيرنا فسنبقى منتظرين بمحاذاة الآخرين |
Eğer otoritenizi tanımayı reddedersek yine önde oluruz ve kaybedersiniz. | Open Subtitles | إذا رفضنا ببساطة الإعتراف بسلطتكم فسنبقى نحن بالمقدمة و أنتم ستخسرون |
Dinle, eğer bugün ve yarın gitmezsen iki hafta burada beklemek zorunda kalırız. | Open Subtitles | ... اسمعي ، إذا لم تذهبي اليوم ... وغداً فسنبقى هنا لأسبوعين آخرين |
Otel güvenliği buraya geldiğinde hâlâ burada olursak sonsuza dek burada kalırız. | Open Subtitles | إذا بقينا هنا عند وصول أمن الفندق، فسنبقى هنا إلى الأبد |
Siz kampa dönebilirisiniz Bn. Woods. Ama biz burada kalacağız. | Open Subtitles | اذهبي انتِ الى القاعده أما نحن فسنبقى هنا |
Onları sevmezsek, kendi oluşturduğumuz pislik ve sefalet içinde kalacağız. | Open Subtitles | ،إذا لم نفعل، فسنبقى في القذارة والبؤس اللذان جلبناهما لأنفسنا تحرك. |
Asıl soru hep ne zamandır, ve oturup anlaşmanın herkesin kafasına yatmasını beklersek herkesin ardında sıranın sonunda bekliyor oluruz. | Open Subtitles | فسنبقى منتظرين بمحاذاة الآخرين |
Claire, o kapıdan dışarı çıkarsak beraber oluruz. | Open Subtitles | (لو أنّنا عبرنا من هذا الباب ، يا (كلاير فسنبقى معاً |
Bütün gün burada oluruz. | Open Subtitles | فسنبقى هنا طوال اليوم. |
- Belki de harekete geçmeliyiz böyle avanak gibi beklersek bütün gece burada kalırız. | Open Subtitles | لو إنتظرنا المغفل فسنبقى هنا طوال الليل |
Ama kapılar açılmazsa burada sıkışıp kalırız. | Open Subtitles | -ولكن إن لم تفتح الأبواب، فسنبقى هنا |
Sıkıntı olmayacaksa seve seve kalırız. | Open Subtitles | لو أن ذلك لن يزعجكم فسنبقى |
İkimiz de bunlardan birini taktığımız sürece, kendimiz olarak kalacağız. | Open Subtitles | وطالما يحمل أحدنا واحداً منهما، فسنبقى على طبيعتنا. |
Eğer odaklanamazsan uzun süre ormanda kalacağız demektir. | Open Subtitles | إن لم تعتقد هذا، فسنبقى في الغابة لفترة طويلة |