"فظيع جداً" - Translation from Arabic to Turkish

    • Çok korkunç
        
    • gerçekten korkunç
        
    • çok kötü
        
    • korkunç bir
        
    Özellikle de polisin evinde bulduklarından sonra. Çok korkunç. Open Subtitles خصوصاً بعد ما وجدته الشرطة فى منزلة , إنه فقط فظيع جداً
    Birbirimizle konuşma tarzımız Çok korkunç. Open Subtitles هذا فظيع جداً, الطريقة التي نتحدث بها لبعض حالياً...
    Mark amca bir ara "iste bu da bir gidis," demisti de, annem, "evet ama Çok korkunç," dedi. Open Subtitles عمي "مارك" قال شيئاً مثل: "إنه السبيل الوحيد" وأمي قالت: "نعم لكنه فظيع جداً" ها قد وصلنا
    Destek arayan askeri bir oluşum gerçekten korkunç bir şeylere girişip suçu düşmanlarına atar. Open Subtitles مجموعة عسكرية تحتاج العون فتفعل أمرا فظيع جداً. وتلقي اللوم على أعدائهم.
    Bu gerçekten korkunç. Open Subtitles .هذا فظيع جداً
    Leo eve döndüğünde burada olmalıyım. Bu çok kötü. Open Subtitles يجب أن أكون هنا عند عودة ليو إلى المنزل هذا فظيع جداً
    Sadece... korkunç bir histir biriyle yatıp, keşke yatmasaydım demek. Open Subtitles إنه فقط شعور فظيع جداً. معاشرة شخص و التمنّي أنكِ لم تفعلي.
    Peki, bir şeyler yaptım. Korkunç, Çok korkunç şeyler. Open Subtitles حسنا , لقد قمت بشيء فظيع شيء فظيع جداً
    Kendin hakkında söylediğin şey ise Çok korkunç. Open Subtitles ،مهما كنت تعتقدين أنه فظيع جداً.
    - Çok korkunç! - Biliyorum Ed. Open Subtitles إنه فظيع جداً أعرف يا إد
    Çok korkunç birşey yaptım... Open Subtitles لقد فعلت شيئاً فظيع جداً
    Bu korkunç, Çok korkunç. Open Subtitles إنه فظيع. فظيع جداً
    Çünkü gelecek olan şey Çok korkunç. Open Subtitles لأن ما سيأتي أمر فظيع جداً
    Olanlar Çok korkunç. Open Subtitles أنه فظيع جداً, ما حصل.
    Bu gerçekten korkunç. Open Subtitles -ذلك فظيع جداً
    Jafar,en güvenilir hizmetkarım, bunca zaman aleyhime çalışmış. bu çok kötü. Open Subtitles جعفر"، أكثر مستشار كنت أثق به" .يتآمر علي طوال هذا الوقت .هذا فظيع، فظيع جداً
    Bu çok kötü. Open Subtitles هـذا فظيع.. هذا فقط فظيع جداً.
    çok kötü görünüyorsun. Open Subtitles تَنْظرُ فظيع جداً.
    Bir zamanlar çıktığım bir adamdı o. korkunç bir şey yapmıştı. Hayır, hayır, dinle beni. Open Subtitles إنه شخص قمت بمواعدته لكنه قام بشيء فظيع صدقني لأن ما قام به فظيع جداً

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more