"فعلته لي" - Translation from Arabic to Turkish

• Bana yaptığın
• benim için yaptığın
• yaptın bana
• bana yaptıklarınız
• yaptıklarına
• yaptıklarının
• yaptıkların için
• için yaptıklarını
• yaptıklarından dolayı

Aman Tanrım. Bu Bana yaptığın en kötü şey.
يا إلهي , هذا أسوء شيء فعلته لي على الاطلاق

Bana yaptığın herşeye, bana yalan söylemene, o kızla yatmana rağmen, sana ihtiyacım var.
بعد كل ما فعلته لي الكذب علي معاشرة تلك الفتاة أحتاجك

Oğlum, bu bugüne kadar benim için yaptığın en harika ve düşünceli hareket.
بني، هذا أروع وألطف شيء فعلته لي على الاطلاق.

benim için yaptığın herşeye minnettarım, peder Phil.
إنني أقدر حقا كل شيء فعلته لي أيها الأب بيل إنني حقا أقدره

Bunları mı yaptın bana?
أهذا ما فعلته لي ؟

Görünüşe göre, Yarbay, bana yaptıklarınız yüzünden...
يبدو ذلك بسبب ما فعلته لي

Bana yaptığın onca şeyden, söylediğin onca yalandan sonra...
بعد كل شيء فعلته لي كل كذبة أخبرتني إياها

Bana yaptığın bir şey yok. Martine'e yaptın.
.ليس ما فعلته لي .بل ما فعلته لمارتين

Bana yaptığın şey içinse biraz daha fazlası gerekecek.
أما عن ما فعلته لي... سيكون عقابى عسيراً.

Eğer beni tanısaydın Bana yaptığın şeyi asla yapmazdın.
لوكنت تعرفني لما فعلت ما فعلته لي أبداً

Bu robot, şimdiye kadarki Bana yaptığın en iyi şey.
هذا الآلي أروع شيء فعلته لي

Ryan, benim için yaptığın bu şeyden sonra, şey...
؟ اسمع يا ريان , أريدك أن تعلم أنه بعدما فعلته لي للتو

benim için yaptığın onca şeyden sonra senin için çok zor olur.
سيكون ذلك قاسياً جداً عليك بعد كل ما فعلته لي

Bugün benim için yaptığın şeyden asla pişmanlık duymayacaksın.
لن تندمي علي ما فعلته لي في هذا اليوم

Bugün benim için yaptığın şey çok özeldi.
أنا متأثرة جداً بسبب ما فعلته لي اليوم

Ne yaptın bana?
ما الذي فعلته لي

Ne yaptın bana?
مالذي فعلته لي ؟

Son birkaç haftada benim için yaptıklarına teşekkür etmek istedim.
إنها مجرد طريقة للشكر لكل شيء فعلته لي في الأسابيع القليلة الماضية

Sana hiç yardım edemedim. Benim için yaptıklarının karşılığını asla veremedim.
أنا لم أكن يوماً بعونك لم أفعل لك ما فعلته لي

Düşündüm de yaptıkların için sana bir akşam yemeği borçlu olabilirim.
أتعرفي، أعتّقد ربما أني مدين لك بعشاء على ما فعلته لي.

Benim için yaptıklarını hiç kimsenin yapacağını sanmıyorum.
لا أعتقد إن أي شخص يمكن أن يفعل كالذي فعلته لي

Benim için yaptıklarından dolayı ne kadar minnettar olduğumu söylemek istiyorum.
أردت أن أقول أنّي أقدّر ما فعلته لي