| Ne yaptım, bilmiyorum ama istediğin buysa seni rahat bırakabilirim. | Open Subtitles | لا أعرفُ مالّذي فعلتُه لكنّي سأترككِ وحدكِ من الآن وصاعدًا |
| Anlamalısın. Her ne yaptıysam ada için yaptım. | Open Subtitles | عليك أن تفهم بأنّ كلّ ما فعلتُه، فعلتُه لأجل الجزيرة |
| Tek Yaptığım küvetimde yıkanmanı yasaklamaktı. Orantılı cevap ilkesine ne oldu? | Open Subtitles | كلّ ما فعلتُه كان حظركَ عن مغطسي ماذا حدث للردود المتناسبة؟ |
| Yaptığım şey ise bir dairede yalnız yaşamak ve sadece çalışmaktı. | TED | فما فعلتُه هو العيش وحيدًا في شقة، وعملت فقط. |
| Ben yapmam gerekeni yaptığımı biliyorum çünkü seni vurdu, seni öldürmek istedi. | Open Subtitles | أعرفُ أني فعلتُ ما فعلتُه لأنهُ أطلقَ عليكَ النار أرادَ أن يقتلَك |
| Ne kadar yazık ki sen kaderini yerine getiremeyeceksin ya da bunca yıl sonra karına yaptıklarım için intikamını alamayacaksın. | Open Subtitles | من المؤسف أنكِ لن تصلين لتلك المرحلة، أو أنه بعد كل هذه السنين، لن يتسنى لك الإنتقام لما فعلتُه لزوجتك. |
| Çok adi ve acımasızdım ve yaptıklarımı yapmamalıydım. | Open Subtitles | لقد كنت لئيمة وقاسية وما كان عليّ فعل ما فعلتُه |
| Bu taşları alabilmek için yaptıklarımdan haberdar değil misin? | Open Subtitles | ألم تسمع ما فعلتُه لكي أحصل على هذه الأحجار ؟ |
| Gemiyi oraya kaydırmamı istedi, yaptım da. | Open Subtitles | سألني أن أنقلها لمقدّمة الرصيف وهو ما فعلتُه |
| İyi, kendim için yaptım, ilişkim için. Tamamen kendi çıkarım için. | Open Subtitles | حسناً، فعلتُه لأجلي، لأجل علاقتنا، بعيداً عن المصلحة الشخصيّة |
| Çünkü yaptım. Şimdi oraya geri dönmeli ve suratının ortasına... | Open Subtitles | لأن هذا ما فعلتُه يجب علي أن أرجع و أحطم... |
| Kendimle ailem arasında bir seçim yaptım daha önce. Bir daha yapmayacağım. | Open Subtitles | كنتُ قد فضلتُ نفسي على عائلاتي من قبل و لن أكرر ما فعلتُه |
| Yalan söylemekle de hata yaptım. Bu yüzden gerçekten de çok özür dilerim. | Open Subtitles | وهذا ما فعلتُه بالكذب عليكِ وأنا متأسفة على ذلك |
| Muhtemelen daha kalkmamışsın, yani Yaptığım şeyi daha görmedin. | Open Subtitles | أنتَ مازلت نائما على الأرجح لذا لم ترى ما فعلتُه |
| Arada bir küçükken Yaptığım bir şeyi hatırlıyorum ya da babam tarafından bana yapılmış bir şeyi. | Open Subtitles | بينَ الحينَة و الأُخرى أتَذَكرُ شيئاً فعلتُه عِندما كُنتُ طِفلاً أو شيئاً فُعِلَ بي |
| Yaptığım bir iş için ödeşme olabilir. | Open Subtitles | من المحتمل أنه عائد لفعل ما فعلتُه سابقا. |
| Bu sırada seni kızdıracak kadar ne yaptığımı açıklar mısın acaba? | Open Subtitles | فما رأيك أن تستغل تلك المدة لإخباري بما فعلتُه وأغضبك جدًّا؟ |
| Günlerce oturup neyi neden yaptığımı sana açıklayabilirim. | Open Subtitles | اسمع، بوسعي الجلوس هنا لأيام وأحاول تفسير سبب فعلي ما فعلتُه لكَ |
| yaptıklarım için değilse, yapmadıklarım için. | Open Subtitles | لو لَم يكُن مِن أجلِ ما فعلتُه فمِن أجل ما لَم أفعلُه إذاً |
| Beni sevmesi için yaptıklarımı ya da harcadığım paraları düşünürüm. | Open Subtitles | عندما أفكر بما فعلتُه, والمال الذي أنفقتُه لأجعلها تحبني.. |
| Karanlık Yolcu olmazsa tüm yaptıklarımdan sorumlu olurum. | Open Subtitles | لأنه إن لم يوجد جانب مظلم سأكون مسؤولاً عن كل شيء فعلتُه |
| Her ne yaptıysam, her ne yaptıysam kasıtlı değildi. | Open Subtitles | أياً كان ما فعلتُه, أياً كان لم يكن مقصوداً |
| Peki ben insanlara ne yapmışım? | Open Subtitles | ما الذي فعلتُه بهم جميعاً؟ |
| Benim için geri geliyorsun sana yaptığımdan sonra benim için çok manalı. | Open Subtitles | رجوعكِ لي كان حقاً يعني الكثير بعد ما فعلتُه بكِ |
| Birinin hayatına son vermeyi. Neden kimse seks yaptığıma inanmıyor? | Open Subtitles | كلاّ، قلتُ أنني قتلته، وهو ما فعلتُه أخبرتُ السيّد بمكان إيجاد الرجل |
| ..saçma sapan bi anı mı yoksa, yaptıklarımın bir özrü mü ? | Open Subtitles | ليس فقط مجرد ذكريات تافهه أو محاولةً للاعتذار عن كلِ ما فعلتُه |