| El Kaide'yi durdurabilmek için elimizden gelen her şeyi yaptık ve yabancı savaşçılar intihar bombacıları gibi gelerek şiddeti körüklediler. | TED | فعلنا ما بوسعنا لإيقاف القاعدة والمقاتلين الأجانب الذين يدخلون ساحة الحرب كانتحاريين وكمؤججين للعنف. |
| Biz, gerekli olan şeyi yaptık, köylüler de bunu anlayacaklar. | Open Subtitles | فعلنا ما هو ضروري والفلاحين يفهمون الضرورة. |
| Cain, bu kadın için yapılabilecek her şeyi yaptık. | Open Subtitles | كاين .. لقد فعلنا ما باستطاعتنا لانقاذ هذه السيده |
| Hastanelerde elimizden geleni yaptık. | Open Subtitles | لقد فعلنا ما نستطيع فى المستشفيات المدنية. |
| Doktor olarak elimizden geleni yaptık. Şimdi bir asker olarak... devam etmeliyiz. | Open Subtitles | فعلنا ما بوسعنا كأطباء وعلينا المضي كجنود |
| Bizim için senin de yapacağın bir şey yaptık. | Open Subtitles | لقد فعلنا ما كنت لتفعله لكلانا |
| Eğer istediğini yaparsak büyü yapılması dertlerimiz en küçüğü olacak. | Open Subtitles | إذا فعلنا ما يريده فسيكون طردنا أقل مخاوفنا |
| Yaşıyor. İstediğin şeyi yaptık. | Open Subtitles | إنه على قيد الحياة، لقد فعلنا ما طلبته منا |
| Bizde çoğu Amerikan ailesinin işler bozulduğunda yaptığı şeyi yaptık... | Open Subtitles | "لذا فعلنا ما تفعله معظم العائلات الأميركيّة حين تلتبس الأمور" |
| Parçalarını sökmeden yapılabilecek her şeyi yaptık. | Open Subtitles | فعلنا ما بوسعنا دون تفكيك هذه الأشياء عن بعضها البعض |
| Yapabileceğimiz her şeyi yaptık ama henüz ekonomi düzelmedi. | Open Subtitles | لقد فعلنا ما بوسعنا, لكن الاقتصاد لم يتحسن. |
| Biz de iyi olduğunu düşündüğümüz bir şeyi yaptık ve sana daha iyi bir ev bulması için evlat edinme ajansına başvurduk. | Open Subtitles | لذا فعلنا ما اعتقدنا انه الامر المسؤول منا عمله و جعلنا وكالة تبني تجد لك منزل أفضل |
| Belki istediğimiz şekilde sonlanmadı. Ama söz verdiğimiz şeyi yaptık. | Open Subtitles | ربما لم ينتهِ ذلك كما أردنا لكننا فعلنا ما وعدنا به |
| Bu isimleri unutabilmek için her şeyi yaptık ama o cinayetleri şimdi hatırlamalıyız. | Open Subtitles | لقد فعلنا ما نستطيع أن ننسى هذه الأسماء، ولكن يجب أن نتذكر قتله الآن، لذلك. |
| Daha sonraki günlerde nakil yapılan hastaları hayatta tutmak için elimizden geleni yaptık ama her şey aleyhimizeydi. | Open Subtitles | فعلنا ما في وسعنا خلال الأيام التالية لإنقاذ مرضى زراعة الأعضاء ولكن الظروف كانت ضدنا |
| Elimizdeki bilgiyle elimizden geleni yaptık. | Open Subtitles | فعلنا ما بوسعنا بالمعلومات التي كانت بحوزتنا |
| Elimizden geleni yaptık, ama vücudu kalbi reddetti. | Open Subtitles | لقد فعلنا ما بوسعنا و لكن جسده يرفض القلب |
| Elimizden geleni yaptık, ama vücudu kalbi reddetti. | Open Subtitles | لقد فعلنا ما بوسعنا و لكن جسده يرفض القلب |
| Elimizden geleni yaptık. Çok üzgünüm hanımefendi. | Open Subtitles | لقد فعلنا ما بوسعنا، أنا آسفة جدا، سيدتي. |
| Onu yeniden toparlamak için elimizden geleni yaptık. | Open Subtitles | لقد فعلنا ما بوسعنا لكي .يستجمع قواه مُجدداً |
| - Bu ayı için yeterince şey yaptık. - Ses de yükseldi. | Open Subtitles | ـ فعلنا ما يكفي لهذا الدب ـ وصوتك |
| Dediklerini yaparsak bizi serbest bırakacağını söylemiştin. | Open Subtitles | قولتى أنك سوف تتركينا إن فعلنا ما تريدين |
| Yapmak zorunda olduğumuzu yaptık, evlat. | Open Subtitles | فعلنا ما اظطررنا لفعله يا ولدي |