"فقدوه" - Translation from Arabic to Turkish

    • kaybettikleri
        
    • kaybettiler
        
    • kaybetmişler
        
    • kaybettiklerini
        
    • Kayıp
        
    • kaybettiği
        
    • Onu kurtaramadılar
        
    • ellerinden kaçırdılar
        
    Peki ya kaybettikleri şey tam da bu çeşit bir bilgiyse? Open Subtitles حسناً، ماذا اذا كانت هذه نوعية المعلومات التي بالضبط ما فقدوه
    İnsanların akıllarına bütün kaybettikleri asla sahip olamadıkları aşkları kendilerini terk eden arkadaşları geliyor. Open Subtitles الناس يتذكرون,انا والكل ما قد فقدوه المسنين الذين تأذو من العذاب كل الاصدقاء الذين تفرقوا
    Üniformamı otelin kuru temizlemesine yollamıştım... sanırım onu kaybettiler. Open Subtitles أرسلت زيي لكي يتم تنظيفه في الفندق و أعتقد أنهم فقدوه
    Yada her ne için gönderdilerse, fabrikada bombayı kaybetmişler. Open Subtitles ستة عُملاء لإستعادة تلك القُنبلة أو أى كان ما كانوا قد فقدوه في ذلك المصنع
    Acılarını dindirmek için dünyaya geldim sanırım ama onlara sadece kaybettiklerini hatırlatmakla kaldım. Open Subtitles أظن أنني خُلقت لأشفي ألمهم، لكن.. ذكرتهم بما فقدوه فحسب
    İnanmıyorum. Kayıp mı etmişler? Open Subtitles يالهي, هل فقدوه ؟
    Tıpkı devamlı karanlıkta oturup, kaybettiği herşey için kara kara düşünen kişiler olacağı gibi. Open Subtitles كما سيظل هناك الذين يفضلون البقاء في الظلام و التحسر على كل ما فقدوه
    Onu kurtaramadılar. Open Subtitles لقد فقدوه
    İnsanlar bazen kaybettikleri şeyleri olmadık yerlerde bulur. Open Subtitles ..يجد الناس أحياناً ما فقدوه بمكان غريب
    Kütüphaneci ve arkadaşları kapıyı kullanırlar, kaybettikleri yere bir yol açılır. Open Subtitles "{\fnAdobe Arabic}أمين المكتبة" وأصدقائه استخدموا الباب {\fnAdobe Arabic}.ليفتحوا طريقاً إلى مكانٍ قد فقدوه
    Ve yürümemiş olsa bile, hayatlarının geri kalanını kaybettikleri o kişiyi düşünerek geçirmişlerdir. Open Subtitles يقضون بقيّة حياتهم في التفكير بشأن حبهم الذي فقدوه. دائماً أتسائل إذا كان هذا شعورك نحو (سوزن).
    Cennet oradaydı, onlar hala cennetteydi, yalnızca güzelliği kaybettiler. Open Subtitles فالجنة مازالت هناك، وهم كانوا فيها ولكن ما فقدوه هو الجمال
    Ergen. Bir kazazede. Galiba 3'te de kaybettiler. Open Subtitles صبى صغير أعتقد أنهم فقدوه منذ قليل
    Ergen. Bir kazazede. Galiba 3'te de kaybettiler. Open Subtitles صبى صغير أعتقد أنهم فقدوه منذ قليل
    Kanunlara karşı gelerek o haklarını kaybetmişler. Open Subtitles لا. فقدوه عندما كسروا القانون.
    - 1900'lerde kaybetmişler. Open Subtitles -والذي فقدوه في بداية القرن التاسع عشر
    Onu da yaklaşık 100 yıl önce kaybetmişler. Open Subtitles و الذي فقدوه منذ 100 عام
    CIA ve NSA adamın ne kadar bildiğini ya da ne kadar kaybettiklerini asla bilmeyecek. Open Subtitles ما يعني أن لا وكالة الإستخبارات ولا الأمن القومي يمكنها معرفة . ما حصل عليه أو ما فقدوه كيف يمكنك تفسير ذلك للفدراليين؟
    Bunun anlamı kaybettiklerini yerine koymak için baştan başlamaktı. Open Subtitles ..... سيعنى هذا أن هُناك تعويضاً لما فقدوه
    Takip ettikleri ana hedefi kaybettiklerini söylüyorlar. Open Subtitles كانوا يتتبعون الهدف ثم فقدوه
    İnanmıyorum. Kayıp mı etmişler? Open Subtitles يالهي, هل فقدوه ؟
    Sembolik olarak, çocuklukta kaybettiği şeyleri yeniden elde etmeye çalışıyorlar. Open Subtitles إنهم يحاولون إستعادة ما فقدوه بالطفولة بشكلٍ رمزي.
    Onu kurtaramadılar. Open Subtitles لقد فقدوه
    İki kişi yeter dedi. Ama onu ellerinden kaçırdılar. Open Subtitles لقد قالت أن إثنان سيكونان كافيان لكنهم فقدوه

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more