Şimdi ,bu iyi bir fikirdi. Hızlıca ilk örneğini yapmak için harekete geçtik. | TED | و الان فقد كانت تلك فكرة جيدة، و انتقلنا الى مرحلة النموذج السريع. |
ve bu, tıpkı köpeğim gibi, tahminimden daha büyük bir fikir haline geldi. | TED | وتماماً مثل كلبتي الجديدة، فقد كانت فكرة جديدة كبرت بشكل لم أكن أتخيله |
Gençken İngiltere nehirleri üzerinde yolculuk yapmak gerçekten harika bir deneyimdi. | Open Subtitles | عندما كنت غلاما فقد كانت الرحلات لأنهار إنجلترا تجربه مرحه فعلا |
Bu her zaman yaşananlar gibi bir andı. | Open Subtitles | فقد كانت تلك إحدى اللحظات المحددة |
Metin yayınlanmamış olduğu için de doğaçlama yapma özgürlüğü vardı. | TED | ولأن النص لم ينقش على حجر، فقد كانت لديه حرية الارتجال. |
Sen ilk buluşmamıza gelmediğin gün tesadüfen o geldi ve bir içki içtik. | Open Subtitles | وعندما لم تأتِ في تلك المرة الأولى فقد كانت مارّة، جلستْ واحتسينا شرابا |
Gerçekten o şekilde hissettiysen, göstermek için kesinlikle enteresan bir yol seçtin. | Open Subtitles | حسناً ، لو كان لديكِ شعور كهذا فقد كانت طريقتكِ غريبة لإظهارة |
Bu doğru değil. Doğru görünmüyor. Bu yanlış bir şey. | Open Subtitles | إن هذا غير صحيح فقد كانت متزوجة مني يا سكوت |
Hayır, seçeneklerini açık tutmak istediğini net bir şekilde belirtmişti. | Open Subtitles | لا, فقد كانت رغبتها واضحة تماما في ترك الخيارات مفتوحة |
Ancak bir sıçan yeme umuduyla karşılaşınca ağzının içinden çekiştiriyorladı. | Open Subtitles | لكن بمواجهة مشهد وجبة جرذ فقد كانت تسحبه خارج فمها |
Çünkü o tüfekle o mesafeden kolayca öldürücü bir atış yapılabilirdi. | Open Subtitles | لأنه بتلك البندقية من ذاك المدى فقد كانت طلقة قتلٍ سهلة |
Sonunda bir kızım olunca ona küçük, sevimli elbiseler giydirebilirim diyordum ama hayır o, o eşofmanla evsizleri gibi dolaşıp durdu. | Open Subtitles | و يمكنني إلباسها الفساتين القصيرة الظريفة لكن لا جدوى ، فقد كانت تتجول فحسب بهذا البنطال التي تبدو به كشخص متشرد |
Ona âşık olmasa bile kadın bir kaynaktı, değil mi? | Open Subtitles | حتى وإن لم يكن مُغرماً بها، فقد كانت مصدراً، صحيح؟ |
Anneliği yaşamayacağımı bir şekilde kabullenmiştim. Yani büyük bir şok oldu bana. | Open Subtitles | أن أقبل بالأمومة لم يكن موضع نقاش وبالتالي فقد كانت صدمه بحق |
Çünkü sen, bayan popülerdin ve en yakın arkadaşımı kaybedeceğimi düşündüm. | Open Subtitles | سيطر علي فقد كانت لك شعبية وشعرت أنني أفقد أفضل صديقاتي |
Bu her zaman yaşananlar gibi bir andı. | Open Subtitles | فقد كانت تلك إحدى اللحظات المحددة |
ve birde, şaşırtıcı olan, ucuz metal den yapılmıştı. ve zamanla tamamen paslanmıştı, her yerde su ve örümcekler vardı. | TED | وللمفاجأة فقد كانت معمولة من المعادن الرخيصة الثمن, اعتراها الصدأ كليا, والماء في كل مكان , والعناكب. |
Müthiş derece verimliler. Çok limitli bir bütçemiz vardı. Çok yalın bağlamsal ilişkiler kurmak için | TED | عالية الكفاءة , فقد كانت لدينا ميزانية ضئيلة جدا للعمل بها دفعنا بهم حول الموقع لصنع |