Eğer size daha da ilginç gelmesini sağlamağa çalışacaksak, efendim, ikinizin iki siyah beyaz dondurmalı sodanın keyfini çıkardığunuzu söylemem gerekiyor. | Open Subtitles | فلو كنت سأجعل الأمر أكثر اهتماماً لك قد أقول أنكما كنتما تتمتعان بكوبين من صودا الآيس كريم أسود وأبيض |
Asla da bulamayacağım. Eğer sen sonuncusu isen, o ölmüş olmalı. | Open Subtitles | ولن أجده, فلو كنت أنت الأخير فذلك يعنى أنه مات |
Asla da bulamayacağım. Eğer sen sonuncusu isen, o ölmüş olmalı. | Open Subtitles | ولن أجده, فلو كنت أنت الأخير فذلك يعنى أنه مات |
Ben de senin yaşında olsaydım kuşkusuz ben de ona aşık olurdum. | Open Subtitles | فلو كنت في سنك يا سيد.. فبدون شك كنت سأقع في غرامها |
Peki, Eğer bir cami olsaydım, ki değilim, tüm ılımlılar burnumun arkasında olurdu, atılarak ortaya çıkar ve ayaklanırlardı. | Open Subtitles | صحيح , فلو كنت مسجداً و أنا لست كذلك فسيكون المعتدلون كلهم خلف أنفي مندفعين و يحاولون الخروج |
Eğer daha az hoşlansaydım, şu an burada olmazdım. | Open Subtitles | فلو كنت أستمتع بها ولو بدرجة قليلة لما كنت هنا الآن |
- Eğer geç kaldıysam... - Ne kadar meşgul olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | لا ، فلو كنت أنت من تأخر كنت أنا أعلم كم أنت مهتمة بعملك |
Eğer kulak telsizini kullanırsan, saptanacaktır. | Open Subtitles | فلو كنت ترتدي وحدة الإتصال بأذنك ، فسيتم إكتشافك أي شئ آخر ؟ |
Şimdi, Eğer daha önce hiç silahla tehdit edilmediğimi düşünüyorsanız, | Open Subtitles | فلو كنت تعتقد أنه لم يتم تهديدي من قبل رجل مسلح من قبل |
Eğer ayıyı sakinleştirmeye çalışsaydın, fazla doz kullanırdın. | Open Subtitles | فلو كنت خارجاً لتعقب الدب . لكنت استخدمت جرعة أكبر |
Eğer stylus tutarken geriye kalan parmaklarını kullanamıyordun. | Open Subtitles | فلو كنت تمسك القلم فلن تتمكن من استخدام الخمسة الباقية الموصولة برسغك |
Eğer stylus tutarken geriye kalan parmaklarını kullanamıyordun. | Open Subtitles | فلو كنت تمسك القلم فلن تتمكن من استخدام الخمسة الباقية الموصولة برسغك |
Eğer biraz mutsuzsanız, ağzınızın köşeleri aşağı iner ve burnunuzu çekersiniz, Eğer çok mutsuzsanız, gözyaşları akıtmaya başlar ve ağlayabilirsiniz. | TED | فلو كنت غير سعيد إلى حد ما فإن زوايا الفم تميل للأسفل ، مع استنشاق الهواء بشدة وفي حال غيرسعيد تماما، ستنزل الدموع من عينيك وقد تتنهد |
Eğer bir adamın yeraltı teşkilâtına sızmaya çalıştığını biliyorsanız onu vurabilir ve birçok kişinin hayatını kurtarabilirsiniz. | Open Subtitles | فلو كنت تعرف أن هذا الشخص الواقف أمامك سيخترق صفوف المقاومة فى الوقت الذى يمكنك إطلاق النار عليه وإنقاذ العديد من الأرواح |
Eğer bir hasta olsaydım kendime ne söylerdim? | Open Subtitles | فلو كنت مريضة ماذا سأقول لنفسي؟ |
Ona nasıl yardımcı oluyorsun, kendi haline bırakarak mı hızlı davranıyorsun? Eğer grafiklerini incelersen, Dr. Klein'ın istediği testleri tertiplediğimi görürsün. O yüzden tedavisini belirlemek istiyorsan, bunu bana şimdi söylemen gerekiyor. | Open Subtitles | كيف يمكن لما تفعله ان يساعده؟ لو انك فتحت ملفه لرأيت انني طلبت كل فحوصاته العصبيه التي طلبها د.كلين فلو كنت تريد ان تتكلف 642 00: |
Zaten bela arıyor olsaydım çoktan haberin olurdu. | Open Subtitles | إضافة إلى ذلك، فلو كنت أبحث عن المتاعب لكنت قد علمت بذلك سلفاً |
Oradaki ben olsaydım, gelmeni beklerdim.. | Open Subtitles | فلو كنت على الجبل ، لأستمريتُ بالتقدم |