Adres 221 Canyon View Yolu, Simi Vadisi'nde. | Open Subtitles | العنوان 221 كايون فيو ستريت في سيمي فالي |
Dalga geçiyorsun. Beş yıldızlı Torres "The View"dan mı hoşlanıyor? | Open Subtitles | أنت تمزح, سجين لديه 5 نجوم ويحب برنامج فيو |
Hayır, The View'e konuk olup Elizabeth Hasselbeck ile yiyişmem imkansız. | Open Subtitles | "تقديمي لبرنامج "ذا فيو "وتقبيلي لـ"إليزابيث هاسل باك ذلك مستحيل بحق |
Fu Yien, kekin son parçasını ister misin? | Open Subtitles | (فيو يان)، تَحْبُّ ذلك يَدُومُ قطعةَ كعكةِ الزنجبيل؟ |
Violet bana silah seslerinden bahsetti. | Open Subtitles | اذن .. فيو تخبرني بأن هناك بعض المشاكل حول إطلاق نار |
- 4 bacalı olması Göl Manzarası'na... ait eski elektrik üretim tesisiymiş gibi geliyor. | Open Subtitles | - أربع مداخن يبدو وكأنه قديمة محطة توليد في ليك فيو. |
Ve View'daki cici hanımlara yalan söylemediyse adı Demi okunuyor, Demi değil. | Open Subtitles | و ما لم تكن تكذب على السيدات اللاتي يقدمن برنامج ذا فيو الاسم هو ديمي و ليس ديممي |
Mountain View'a olan uçuşumuz onbir saat otuz altı dakika sürecek. | Open Subtitles | رحلتنا إلى "ماونتن فيو" سوف تستغرق 11 ساعة و 36 دقيقة، |
Video View'a bakıp bugünkü programı görelim. | Open Subtitles | لنطل على الـ"فيديو فيو" لنر ماذا لدينا اليوم |
Video View koleksiyonumuz için özel olarak 8 yaşındaki Davy Robbins'in partisinde çekildi. | Open Subtitles | تم تسجيله فى موقع الحدث فى حفل طفل عمره 8 أعوام حصراً لمجموعة "فيديو فيو"0 |
Video View kurallarımı biliyorsun | Open Subtitles | أنت تعرف قواعدي بالنسبة لبرنامج "فيديو فيو"0 |
"Inside View"in ne olduğunu size anlatayım, Bayan Blair... o bir mikroskoptur... | Open Subtitles | دعيني أخبرك ما هي "إنسايد فيو" آنسة بلير هي مجهر ... َ |
Şimdi "Inside View"de ne yapabileceğimize bir bakalım, Katherine, | Open Subtitles | الآن ماذا نفعل هنا في "إنسايد فيو" كاثرين |
Bana "Inside View"da başarılı olmanın yolunu söyleyebileceğini umuyordum. | Open Subtitles | كنت أتمني أن تعطيني رأيك الشخصي في "إنسايد فيو"َ |
Bu görüşmeyi Mountain View'de VA ofisinde yaptık. | Open Subtitles | "واقمنا اجتماع في مكاتب "فا لينكس في ماونتن فيو ، حضر اريك |
Mountain View'daki evine gitmeye çalışıyormuş. | Open Subtitles | وتعيش في واحدة من أماكن "المساعدة تلك في "ماونتن فيو |
Fu Yien, bu aralar yanımda nakit yok pek. | Open Subtitles | (فيو يان)، أَنا - يَعْبثُ بلا النقدِ في الوقت الحاضر. |
Fu Yien'i ve bayanı alıp Çin'e dön. | Open Subtitles | الوارد (فيو يان) وربة البيت يَعُودانِ إلى الصين. |
Beni bırakmazsan Violet, ben de seni bırakmam. | Open Subtitles | أنت لم تتركيني .. فيو وأنا لن أترككي |
Crestwood Manzarası'nın ucundaki terk edilmiş evde. | Open Subtitles | في البيت غير المكتمل عند حدود "كريستوود فيو". |
Genellikle, acılarımızın üzerine temiz bir sayfa çekme arzusu duyarız, Bayview Hunters Point'teki toprağın üstündeki asfalt gibi. | TED | غالبا ما نميل لوضع لائحة فارغة من الآمنا، مثل هذا الأسفلت على التربة في باي فيو هنترز بوينت. |
"Manzara" diye bir programı seyretmek isteyen bir hamile kadına karşı güçlerimizi birleştirdik. | Open Subtitles | لقد توحدنا معاً ضد امرأة حامل و التى ارادت ان تشاهد برنامج ذا فيو |
Beni dinle Fue... | Open Subtitles | حسناً, فيو |