"في أي وقت" - Translation from Arabic to Turkish

    • Saat kaçta
        
    • İstediğin zaman
        
    • Ne zaman istersen
        
    • İstediğiniz zaman
        
    • - Ne zaman
        
    • bir zamanda
        
    • Ne zaman isterseniz
        
    • Ne zaman olursa
        
    • her zaman
        
    • herhangi bir
        
    • hiç
        
    • her an
        
    Artık emin ellerdesin, dostum. Ameliyat Saat kaçta? Open Subtitles أنت الآن في أيدٍ أمينة يا صديقي، في أي وقت ستجرى العملية؟
    Söyleyin, Mösyö Astwell dün gece Sör Reuben'ın çalışma odasından Saat kaçta ayrıldınız? Open Subtitles من فضلك لو سمحت سيدة ً آستوال ً في أي وقت غادرت فيه غرفة السير ً روبن ً الليلة المنصرمة ؟
    Sen herkes değilsin Willie, istediğin zaman gelebilirsin. İçeri gel. Open Subtitles لست كأي أحد ياويلي أنت على الرحب في أي وقت
    İstediğin zaman kullanabilirsin, ben evde değilken bile. Open Subtitles يمكنك استخدامه في أي وقت تريد حتى عندما لا اكون هنا
    Ne zaman istersen, zincir, nozh ya da britvayla dövüşelim. Open Subtitles لنصفي الأمر بالجنازير أو المدي أو الأمواس في أي وقت
    Bu arada, beyin dalgalarıma istediğiniz zaman bakabilirsiniz. TED بالمناسبة، لا تترددوا في النظر إلى ما في رأسي في أي وقت.
    - Hadi yine iyisiniz, şu adama şükredin. - Ne zaman ihtiyacınız olursa beni arayabilirsiniz. Open Subtitles يفضل أن تَشْكرُوا الرجلَ المسؤول حسناً ، إتصل بنا في أي وقت
    Sincabı yarın gelip Saat kaçta alacağınızı da bilmemiz gerekiyor. Open Subtitles نريد أن نعرف في أي وقت ستأتي لتأخذه غداً.
    Adamın sesini Saat kaçta duydunuz? Open Subtitles لقد سمعتِ الرجل يصرخ في أي وقت من ليلة أمس ؟
    Manny, Noel Baba'yı Saat kaçta gördün dün gece? Open Subtitles ميني، في أي وقت شاهدت سانتا كلوز البارحة؟
    İstediğin zaman onları deneyebilirsin. İstersen hafta sonu evine götür. Open Subtitles حاولي معهم في أي وقت يمكنكِ ذلك في عطلة نهاية الأسبوع
    Bana göre istediğin zaman dışarı çıkıp kendini öldürtebilirsin. Open Subtitles علي الرغم من تحذيرك تستطيع الذهاب إلي الشارع وتُقتل في أي وقت تحب
    İstediğin zaman yine çalışmaya hazırmış. Open Subtitles انه مستعد للذهاب مرة أخرى في أي وقت تريده.
    Onun da sonu gelmedi. Ne zaman istersen bana güvenebilirsin. Open Subtitles ولكن لم ينتهي تماماً, يمكنك الإعتماد علي في أي وقت
    -sunu söylemek istedim. Lutfen, Ne zaman istersen at bin. Open Subtitles كل ما أردتُ قوله هو اركبي في أي وقت تريدين
    Şimdi Tommy ile yaşıyor ama Ne zaman istersen onu ziyaret edebilirsin. Open Subtitles إنه يعيش مع تومي الأن لكن يمكننا زيارته في أي وقت تشائين
    Kitapların en sevdiğim yanı, İstediğiniz zaman başlayıp bırakabiliyorsunuz. Open Subtitles ذلك ما يعجبني فيها يمكن رفعها أو وضعها في أي وقت
    - Bugün ellerimi tuttuğun için teşekkürler. - Ne zaman istersen. Open Subtitles شكراً على الإمساك بيدي هذا اليوم في أي وقت
    Belirli bir zamanda, ülkede bulunan insan sayısı belirli olduğuna göre, belki bireysel etkimizin daha hafif olacağı bir yerde yaşamayı seçebiliriz. TED وهناك الكثير من الناس في هذا البلد في أي وقت من الأوقات، ويمكننا أن نختارالعيش في مكان ربما سيكون أثرنا عليه أخف.
    Tepsi için Ne zaman isterseniz çağırın. Open Subtitles نادني في أي وقت لأخذ الصينية حسنا شكرا لك
    Ne zaman olursa olsun beni aramaya çekinme. Sabah numara değişimiyle ilgileneceğim. Open Subtitles . لا تترد في الإتصال بيّ في أي وقت سأتولى تغيير الرقم
    Fakat erkekler istiridye çıkartmak için her zaman ve heryerde gönüllü dalıyor. Open Subtitles لكن الفتيان مستعدون للغوص من أجل الدرر في أي وقت وأي مكان.
    Cezası da, herhangi bir anda ve yerde beş tokat yiyecek olmasıydı. Open Subtitles و العقوبة كانت خمسة صفعات، في أي مكان و في أي وقت
    Bak, sen bana daha önce hiç kimsenin etmediği şekilde yardım ettin. Open Subtitles انظر, لقد ساعدتني بطرق لم يساعدني بها أحد في أي وقت مضى
    Sanırım bu her an geri dönebilir demek, öyle değil mi? Open Subtitles أفترض أن هذا يعنى أنه سيعود في أي وقت الآن ؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more