Hem de boynunun düşme sonucu o hale gelme ihtimali... herhalde binde bir. | Open Subtitles | بالإضافة إلي أن السقوط لا يبقي رقبته هكذا ماعدا فرصة واحدة في الألف |
Ölmek mi? Belki, belki de olmaz. binde bir şans. | Open Subtitles | احتمال الموت ربما وربما لا احتمال واحد في الألف |
Ölmek mi? Belki, belki de olmaz. binde bir şans. | Open Subtitles | احتمال الموت ربما وربما لا احتمال واحد في الألف |
Bu koşulların hepsi binde bir ihtimal. | Open Subtitles | أهو أبسط؟ كل احتمال من هؤلاء واحد في الألف |
Başarma şansının binde birden bile az olduğunu öğrendim. | Open Subtitles | سمعتُ بأنّ نسبه نجاح ذلك الأمر لا تفوق الواحد في الألف |
Patron! Ama yani binde bir harbiden. | Open Subtitles | يا زعيم، هذا يحدث بنسبة واحد في الألف |
binde bir oranında. Fakat bir keresinde bana altı kere üst üste geldi. | Open Subtitles | واحد في الألف ولكنني وجدت 6 متتالية مرة |
10 x 10 x 30 santimetre, dört kilo ağırlığında. Ve bu küçük paketin içine en son ve en harika elektronikleri ve sensör sistemlerini koyduk. Böylece, çok küçük olmasına rağmen buradaki uydulardan 10 kat fazla çözünürlükte resimler çekebiliyor. Üstelik kütle olarak da binde biri kadar. | TED | 10 على 10 على 30 سنتمتر ويزن 4 كيلوغرامات ولقد حشونا هذه العلبة الصغيرة بآخر وأفضل الإلكترونيات وأنظمة الاستشعار بحيث يلتقط رغم حجمه الصغير صورا أوضح بـ 10 مرات من القمر الكبير وذلك رغم أنه يزن واحد في الألف من كتلته |
Ona binde Bir diyorlar, ve bu güzel bir isim. | Open Subtitles | أسموها "واحدة في الألف" وهو اسم جيد |
Belki binde, belki yüzde bir? | Open Subtitles | - ربما ليس بنسبة واحد فى المليون ولكن ... -ربما واحد في الألف ؟ |