sinir hücreleri saniyede 200 defa 200 hertz'de sinyal transfer edebilir. | TED | فالخلية العصبية الحيوية، تنطلق، عند 200 هرتز، 200 ضعف في الثانية. |
İnsan kulağı, saniyede 2 bin ile 5 bin aralığındaki frekanslara oldukça duyarlıdır. | TED | آذان الإنسان حساسة أكثر للترددات المتراوحة بين 2000 و5000 اهتزاز في الثانية الواحدة. |
Ve toplar saniyede 4.4 metre hızla dönüyor. Bundan sonrası matematik. | Open Subtitles | والكرة تدور بسرعة 4.4 متر في الثانية الباقي هو فيزياء بحتة |
O şeyi Buffy'ye çevirdiğin anda... | Open Subtitles | في الثانية التي تشير في وجهها بذلك تكون بالكامل |
Kadın, otuz iki yaşında, sağlıklı, kan grubu uyuyor, mükemmel verici. | Open Subtitles | أنثى في الثانية والثلاثة بصحة جيدة فصيلة الدم المثالية المتبرع المثالي |
Ve ansızın, gece ikide telefon çalardı, hepimiz yataktan kalkıp telefonun etrafına toplanırdık, çığlık atarcasına hal hatır sorardık gece saat ikide. | TED | ثم فجأة كان الهاتف يرن في الثانية صباحاً لنقفز كلنا ونتجمع حوله، ونحن نصرخ على الهاتف نسأل عن أحوالهم في الثانية صباحاً. |
22 yaşında bir kızın bu işte usta olduğunun farkındasın değil mi? | Open Subtitles | أدركت أن فتاة في الثانية و العشرين من العمر تملك هذا الإتقان. |
Büyük oyunu kazanmak için son saniyede 60 metrelik bir pas. | Open Subtitles | تمريرة على مسافة 60 ياردة للفوز بالمباراة المهمة في الثانية الأخيرة |
Kurşunun standart hızı saniyede 232 metredir. Kurşunun izlediği açı, 70 derece. | Open Subtitles | يمكننا سد العجز في سرعة الرصاصة القياسية من 760 قدم في الثانية. |
Bir asker göğsüne saniyede 100 mermi yese bile bana mısın demiyor. | Open Subtitles | جندي يطلق 100 دورة في الصدر في الثانية ولا يتحرك بخطوات متباعدة |
Senkronize optik ağımız var. saniyede 10 GB aktarım hızında. | Open Subtitles | هنالك شبكة ألياف ضوئية تزامنية بسرعة 10 غيغا في الثانية |
Fare, kendini saniyede 30 kez sallıyor üretilen kuvvet 70 G' ye eşittir. | Open Subtitles | يهتزّ الفأر حتى ثلاثين مرة في الثانية فتولّد قوى بمقدار سبعين قوّة تسارع |
- Okyanusun 8,8 km üstünde tahminen saniyede 53 metre hızla paraşütsüz düşüyorsun! Tamam, burası bir planın çok işe yarayabileceği kısım. | Open Subtitles | أنت على بعد 5.5 ميل من المحيط تسقط بقوة بسرعة 53 متر في الثانية بدون مظلة حسنا،هنا حيث قد تكون خطة مفيدة |
Bu, saniyede 30 kilometre hızla gelen bütün darbeleri durdurabilir. | Open Subtitles | يمكنها ايقاف أي قذيفة قادمة بسرعة 30 كيلومتر في الثانية |
Ve o basit, yavaş hızda veri akısı yaratıyor saniyede 10,000 bit, saniyede 20,000 bit. | TED | و يخلق دفق من البيانات بسيط منخفض السرعة 10,000 بت في الثانية 20,000 بت في الثانية |
- Mucize. Yuvarlanmaya başladığı anda tuttuk onu. | Open Subtitles | لحقتها في الثانية التي بَدأتْ بتَدَحرُج بعيداً. |
Bu masada iki yaşında bir kız var. | Open Subtitles | هناك فتاة في الثانية من عمرها على الطاولة |
Ve bende--sabah saat ikide böyle deli bir görünüşüm varken | TED | لذا قررت -- جاءني هذا الإلهام الجنوني في الثانية صباحا. |
Benim gibi bir adamı mı yoksa tüm gün elektro-gitar çalan 22 yaşında bir çocuğu mu? | Open Subtitles | شخصٌ مثلي أم شاب في الثانية والعشرين يقضي يومه في عزف الجيتار الكهربائي؟ |
Dün 12 yaşındaki bir kız öğrenci Truva duvarlarının tam yüksekliğini bildi. | Open Subtitles | بالأمس رأيت تلميذة في الثانية عشر تعرف مقاييس ارتفاع حوائط طروادة بدقة |
Ve böylesi daha iyi. Bilirsin, ben on iki yaşındayken... | Open Subtitles | وحالي الآن أفضل هل تعرف عندما كنت في الثانية عشر |
İkinci Bloody Mary'ni içiyorsun. Saat daha 10 bile olmadı. | Open Subtitles | أنتِ في الثانية ماري الدموية وإنه ليست حتى 10 صباحا |
Peter, inan bana beni kabul edecek olsa burada bir saniye bile durmam. | Open Subtitles | بيتر، صدقوني، إذا قالت انها تريد اتخاذ لي مرة أخرى، سأذهب في الثانية. |
12 yaşımda tekrar öldüm, ve sonraki her yıl tekrar. | Open Subtitles | ومجددا في الثانية عشر ومجددا العام الماضي |