Anne karnındayken ve şansım varken seni gırtlaklamalıydım. | Open Subtitles | ينبغي لقد خنق لك بينما كنا لا نزال في الرحم ولقد سنحت لي الفرصة. |
Anne karnındayken, kan, tam gelişmediği için akciğerlere uğramaz. | Open Subtitles | في الرحم ينبغي للدم أن يحيدَ عن الرئتين |
Bu şekilde teşhis edilen bebekler genellikle rahim içinde ölürler ya da doğumlarından sonra, dakikalar, saatler belkide günler için de ölürler. | TED | عادةً يموت أطفال هذا المرض في الرحم أو خلال دقائق أو ساعات أو أيام من ولادتهم |
Biliyor musun, araştırmalar bebeğin anne karnında ikinci bir dil öğrenebildiğini gösteriyor. | Open Subtitles | تعرفين .. الدراسات تبين ان الاطفال يتعلمون لغة ثانية وهم في الرحم |
Bebeğin kalbi rahmin içinde vücudunun dışında gelişiyor. | Open Subtitles | قلب الجنين ينمو خارج جسده في الرحم |
Genelde bu hastalık ana rahmindeyken anlaşılır. | Open Subtitles | غالبا ما يصاب الأطفال الرضع. هذا المرض في الرحم. |
Onlar premetür. 8 hafta daha ana rahminde olmalıydılar. | Open Subtitles | إنهم أطفال مولودين قبل أوانهم كان يجب أن يقضوا 8 أسابيع أخرى في الرحم |
Trang de anne karnındayken ikiz kız kardeşini içine çekmiş. | Open Subtitles | و"ترانج"امتص اخته توامته عندما كان في الرحم |
Bunu daha karnındayken ölen iki oğlan takip etmişti. | Open Subtitles | تلاهمما طفلين ذكور, توفيا في الرحم |
Dudağındaki gibi Kamana henüz ana karnındayken yüzünün iki yanının birbirine kaynamaması sonucu oluşmuş. | Open Subtitles | الثغرة في شفاه (كامانا) حصلت حين فشل جزئي وجهها.. في أن يندمجان في الرحم. |
Anne karnındayken oynadığım Açlık Oyunları'ndaki kardeş sayım. | Open Subtitles | ياه، أبدأ دائما برقم 3، عدد إخوتي وأخواتي أنا، إيه، (ألعاب الجوع) في الرحم |
Daha ölümcül vakalarda rahim içinde kırılma bile görülebiliyor. | Open Subtitles | في الحالات الأكثر خطورة أحياناً يمكننا رؤية الكسور في الرحم |
Bu yüzden rahim içinde ameliyatın faydası olmaz. | Open Subtitles | لضخ الدم لكامل الجسم ... لذا لا عملية جراحية في الرحم أو في غيره . سيساعدها |
rahim içinde bazen bir embriyo ölür ve diğeri ile kaynar. | Open Subtitles | أحياناً ...... في الرحم عندما يموت جنين فإن الجنين الأخر يقوم بإمتصاصه |
Dudak ve damak yarıkları çok yaygın, çünkü yüzdeki bölümlerin birbirine kaynayabilmesi anne karnında doğru zamanda buluşmalarına bağlı. | Open Subtitles | الشقوق شائعة جداً لأن اندماج أقسام الوجه بشكل صحيح.. يتطلب تلاقيها في الرحم في الوقت المناسب بالضبط. |
Tüm bunların anne karnında bir pirinç tanesi ile küçük bir turşuluk biber arası bir boydayken olup bitmesi ayrıca olağanüstü. | Open Subtitles | إن من المذهل جداً أن يحدث هذا كله في الرحم.. بين وقتٍ كنت فيه بحجم حبّة الأرز.. إلى حجم حبّة فول صغيرة. |
anne karnında geçirdiğimiz süreç aslında anne ile çocuğu arasındaki olağanüstü bir ortaklık. | Open Subtitles | لقد كان وقتك في الرحم شراكةً استثنائية، بين الأم والطفل. |
Yani annen strigoi'ye dönüşürken Efendinin enfeksiyonu rahmin içinde seni değiştirdi. | Open Subtitles | لذلك عندما تحولت أمك إلى(الستريغوي) بعدوى السيد تغيرت أنت في الرحم. |
"Bir rahmin içinde doğar, "kabrin içinde gidersin." | Open Subtitles | أنت تولد في الرحم |
Lois'in rahminde kendime nasıl bir ev yaptığımı unutmuşum. | Open Subtitles | لقد نسيت تعلمون، يا له من كهف الرجل كان لي في الرحم لويس ل. |