Ben de senin yaşında olsaydım kuşkusuz ben de ona aşık olurdum. | Open Subtitles | فلو كنت في سنك يا سيد.. فبدون شك كنت سأقع في غرامها |
Senin yaşında bir kızın bu fikirleri nereden aldığını bilemiyorum. | Open Subtitles | انا حقا لا اعرف من اين تأتي فتاة في سنك بأفكار كتلك |
Gerçekten tayinini mi istiyorsun? Bu yaşında mı? | Open Subtitles | هل تريد حقاً أن تعود إلى عملك في سنك هذا؟ |
Ben senin yaşındayken, o kadar denize yakın yaşardım ki tadını alabilirdim. | Open Subtitles | عندما كنت في سنك .. كنت أعيش بجانب البحر ، وأتذوق مياهه |
Annemin babası senin yaşındayken, hiç bir köle kız güvende değildi. | Open Subtitles | عندما كان والد أمي في سنك كانت كل الإماء في خطر |
Senin yaşındaki bir kızın böyle bir yer altı mezarına tıkılması adil değil. | Open Subtitles | ليس من العدل , فتاة في سنك محبوسة في سرداب |
Bu yaşta nasıl bu kadar emin olabiliyorsun? | Open Subtitles | كيف تكون متاكد من كل شيء في سنك ? |
Ben senin yaşlarındayken gemiler son hazırlıklarını yapıyorlardı. | Open Subtitles | عندما كنت في سنك سفن الفضاء كانت في إستعدادها النهائي. |
Kendi yaşında biriyle dans et. Olacak şey değil. | Open Subtitles | اذهب وارقص مع فتاة في سنك أما أنا مستحيل |
Senin yaşında olduğum gibi olamayabilirim ama bence haftada birkaç kez hiç fena değil. | Open Subtitles | حسناً ربما لم أعد نشيطاً كما كنت في سنك لكنني أعتقد أن مرتين في الاسبوع تكفي جداً |
Değişiyorsun. Senin yaşında ben de aynı şeyleri yaşadım. | Open Subtitles | أنت تتغيّر، مررت بالمرحلة ذاتها عندما كنت في سنك |
Ben senin yaşında annemin ve babamın ayrıldığını sadece rüyamda görürdüm. | Open Subtitles | عندما كنت في سنك كنت أحلم بأن يتطلق والدي |
Senin yaşında konseyde olmak... Daha önce hiç gerçekleşmedi. | Open Subtitles | لتكون في المجلس في سنك هذا لم يحدث هذا قط من قبل |
Sana büyük bir onur verildi. Senin yaşında konsey üyesi. | Open Subtitles | لتكون في المجلس في سنك هذا لم يحدث هذا قط من قبل |
Annemin babası senin yaşındayken, hiç bir köle kız güvende değildi. | Open Subtitles | عندما كان والد أمي في سنك كانت كل الإماء في خطر |
Aslında, bazen sana bakıyorum ve senin yaşındayken yaşadıklarımı hatırlıyorum. | Open Subtitles | حسنأ, أحياناً أنظر اليك وأرى نفسي عندما كنت في سنك |
Muhtemelen ben de senin yaşındayken aynı şekilde hissediyordum. | Open Subtitles | غالبا كنت سأشعر بنفس الطريقة اذا كنت في سنك |
15 yaşındaki çocukların çoğu yaşlarının gereğini yerine getiriyorlar. | Open Subtitles | معظم ممن في سنك يفعلون ما يجب عليهم فعله |
Senin yaşındaki çocuklar çok şey yapıyor. | Open Subtitles | الكثير من الصغار في سنك يقومون بالكثير من الأشياء. |
Bu yaşta hâlâ mastürbasyon mu yapıyorsun? | Open Subtitles | في سنك ألا زلت تمارس العادة السرية؟ |
senin yaşlarındayken her şeyi anladığımı sanırdım. | Open Subtitles | عندما كنت في سنك ، إعتقدت اني اكتشفت كل شيئ |
- Şu durumda, evet. Sizin yaşınızdaki birine göre kendinizi çok fazla zorluyorsunuz. | Open Subtitles | أجل، في هذه الحالة، تسلط ضغطاً كبيراً على نفسك بالنسبة لرجل في سنك |