"في شقّة" - Translation from Arabic to Turkish

    • dairesinde
        
    • bir dairede
        
    • evindeki
        
    • dairesindeki
        
    Fakat, eğer ille de bilmen gerekiyorsa... iki odalı küçük bir apartman dairesinde büyüdüm. Open Subtitles .. لكن،أن كانيجب أنتعلمي. نشأت في شقّة من غرفتي نوم ..
    Artık apartman dairesinde tıkalı kalmadığı için çok heyecanlı. Open Subtitles هو سعيد جداً لأنه لن يكون محبوساً في شقّة بعد الآن
    Bu şeyin bu adamın dairesinde ne işi var o zaman? Open Subtitles لذا بحقّ الجحيم ما يفعل في شقّة هذا الرجل؟
    Daha önce hiç görmediğim bir dairede uyudum ve duşumda çıplak bir erkek vardı ve şeyini gördüm! Open Subtitles لقد نمت في شقّة لم أرها قبل ذلك أبداً وكان هناك رجل عاري يستحم، وقد رأيت شيئه
    Bütün gün bir dairede oturuyor telefonlara cevap veriyorum. Open Subtitles أبقى في شقّة طيلة اليوم وأجيب الهاتف فحسب.
    Eşim maaşımın yarısını alırken tek odalı bir dairede yaşayacak değilim! Open Subtitles أنا لن أقم بالعيش في شقّة ذات حجرة واحدة بينما زوجتي المطلقة تستحوز على نصف راتبي
    Dr. Garner'ın evindeki ve ofisindeki telesekreteri kontrol ettik. Open Subtitles فحص مكائن الشريط في شقّة ومكتب الدّكتور غارنر
    Öldürülen adamın dairesindeki halıda bulduğumuz kanın grubu Dedektif Chao'nunkiyle aynıydı. Open Subtitles الذي الدمّ الذي وجدنا على بطانة السجادة... في شقّة الضحيّة كان المخبر تشاو.
    Tüm bulduklarını bir günlükte tuttu. Günlük, babamın dairesinde olmalı. Gidelim. Open Subtitles احتفظ بكلّ ما وجده في كرّاسة ولا بدّ أنّها في شقّة أبي، هيّا بنا
    Şüphelinin dairesinde bir isim listesi bulduk. Open Subtitles عثرناعلىقائمةأسماء، في شقّة المشتبه به
    Biri bir hafta önce Joey Tribbiani'nin dairesinde işeyeceğimi söyleseydi.. Open Subtitles لو قال لي أحدهم منذ أسبوع إنني سأستخدم الحمّام في شقّة (جوي تريبياني)
    Bu hayatın bir kısmını ise Darnell'in eski dairesinde geçirmiş. Open Subtitles وجزء من تلك الحياة دار في شقّة (دارنيل) القديمة
    Geçen gece Monk'un dairesinde benim de olduğumu bilseydi kendiliğimden bayılırdım. Open Subtitles (اللعنة ، لو تذكّر تواجدي في شقّة (مونك تلك الليلة لكنتُ ميّتا الآن
    Ben Conrad'ın dairesinde bulduğumuz şey. Open Subtitles نفس الشيء الذي وجدناه في شقّة (بن كونراد).
    Franklin ve lvar caddelerinin kösesinde bir dairede yaşıyordum. Open Subtitles كنت أعيش في شقّة في حي فرانكلين وإيفار
    30 dakika mesafede dandik bir dairede yaşıyorum. Open Subtitles أقطن على مبعدة 30 دقيقة في شقّة وضيعة.
    Kampus dışında bir dairede yaşıyorum. Open Subtitles ) {\pos(195,225)} أسكن في شقّة خارج الحرم الجامعي
    Diğer ikisi ailesiyle kalıyor ya da bir dairede oturuyormuş. Open Subtitles "أمّا الآخران فسكنا مع عائلتيهما أو في شقّة أو ما شابه..."
    Nadir Khadem 7 Mart'ta Bed-Stuy'da boş bir dairede bağlanmış ve dövülerek öldürülmüş halde bulunmuş... 17. aramadan hemen 2 gün sonra. Open Subtitles وجد (نذير خادم) مقيدا ومضروب لحد الموت في شقّة شاغرة بفندق في 7 من مارس بعد يومين فقط من الاتصال 17
    - Walthamstow'da bir dairede yaşıyorum. Open Subtitles -أسكن في شقّة في "والثامستو ".
    Bu, Olivia'nın evindeki radyasyon seviyesini açıklar. Open Subtitles و هذا يفسّر مستويات الإشعاع في شقّة (أوليفيا).
    Doku parçasının DNA'sı, Harris'in dairesindeki halının altında bulunan kanınkiyle eşleşiyor. Open Subtitles الحمض النووي من الجلد يُطابق الدمّ المُجفّف الذي وَجدَ تحت السجادة "في شقّة (هاريس)"

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more