Bir sabah uyandığında, bir bakacaksın ki, baban olmuşsun. Biraz sabret. | Open Subtitles | انتظر فقط، في صباح ما ستستيقظ وتجد نفسك والدك انتظر فقط |
Sonra Bir sabah kumda bir insanın ayak izini gördüm. | Open Subtitles | ثم في صباح ما, رأيت آثار أقدام شخص في الرمل |
Sonra da bir gün, Bir sabah uyanıyorsun çabucak giyinip işe gitmek üzere evden çıkıyorsun. | Open Subtitles | ثمّ في يوم ما، في صباح ما تَستيقظُ تلبس ملابسك آلياً وتغادر البيت للذِهاب للعَمَل |
Yaşlanmayı geciktirebildim, ama ne yazık ki, Bir sabah kalktım ve- bir de baktım çok fazla konuşan ihtiyar bir adam olmuşum. | Open Subtitles | مرحلة الشيخوخة تأخرت لكن في صباح ما استيقظت فوجدت نفسي رجل عجوز كثير الكلام |
Uzun zaman önce Bir sabah düşürdüğüm bir çıtırın uyandım yanında. | Open Subtitles | في صباح ما منذ فترة استيقظت بجانب أرض احتللتها |
Sonra Bir sabah henüz yaralarına direnmiş bir çocuk geldi. | Open Subtitles | وثم في صباح ما كان هناك تلك الطفلة ألتي لم تستسلم لجراحها |
Evet, Bir sabah uyanıp dedim ki "bu kadar yeter." | Open Subtitles | اجل , لقد استيقظت في صباح ما وقلت "هذا يكفي" |
Bir sabah Aziz Peter defterine bakıyordu ve Kıyamet için işaretliyordu ve bana senin ismini gösterdi. | Open Subtitles | في صباح ما كان ينظر القديس بيتر لكتابه وكان يضع الأسماء من أجل الحساب |
Tek bildiğim şey on yaşındayken Bir sabah uyandım ve bir aşçımız vardı. | Open Subtitles | الشئٌ الوحيد الذي أدركتُه وانا في سن العاشرة هو أنني استيقظتُ في صباح ما وأصبح عندنا طبَّاخٌ |
Bir sabah, e-postalarıma bakıyordum ve bir anneden gelen bir hikâyeyi gördüm. Söylediğine göre duştayken ve telefonu duşun yanında tezgahın üzerindeyken kızının yardıma ihtiyacı olabileceğini haber verdi. | TED | في صباح ما كنت أتفقد بريدي الإلكتروني ورأيت قصة من أم. قالت أنها كانت تستحم، وكان هاتفها على النضد بجوار الدش، وأظهر أن ابنتها ربما تحتاج المساعدة. |
Bir sabah, onu bulmaya çıkmıştım ama sonra bir daha düşündüm. | Open Subtitles | ، في صباح ما ... أردتالذهابومقابلتهم لكني غيرت رأيي |
Bir sabah şafakla birlikte uyandığımı hatırlıyorum. | Open Subtitles | أتذكر في صباح ما استيقظت عند الفجر |
- Bir sabah, Hiç birşey söylemeden burayı terketti. | Open Subtitles | في صباح ما اختفت دون ان تقول شيئا. |
Evet, Bir sabah uyandım ve dedim ki, | Open Subtitles | اجل , لقد استيقظت في صباح ما وقلت |
Bir sabah bir araba sesi duydum. | Open Subtitles | في صباح ما ، سمعت صوت سيارة |
Bir sabah eve geldim ve hala kafam iyiydi ve ebeveynlerim, kız kardeşim nişanlım oturma odasında oturuyorlardı. | Open Subtitles | في صباح ما ... . أتيتُ الى المنزل |
Sonra Bir sabah umursamaz bir eda ile uyandı. | Open Subtitles | ...في صباح ما أستيقظ " في حالة سيئة للغاية , قائلاً " أنا لا أبالي قيد أنملة |