| Son olarak, kesilen tabaka kapatılır ve tabakanın kenarları Birkaç saat içinde kendini mühürler. | TED | في النهاية، تعاد الشريحة المُنحّاة، وتلتئم حوافها من تلقاء ذاتها في غضون ساعات قليلة. |
| Eğer Birkaç saat içinde konuşmazsa onu öldür ama silahla. | Open Subtitles | إذا كان لايتعاون في غضون ساعات قليلة , عليك قتله ولكن المسدس |
| Birkaç saat içinde rapor vermezsem, harekete geçileceğinden emin olabilirsiniz. | Open Subtitles | اذا لم أقدم تقريرا في غضون ساعات قليلة يمكنك التأكد ان الأجراءات ستتخذ |
| Hasta olduğumda, birkaç saate iyileşirim. | Open Subtitles | حينما أكون مريضة، فإنني أتحسن في غضون ساعات قليلة |
| Hasta oldugumda, birkaç saate iyilesirim. | Open Subtitles | حينما أكون مريضة، فإنني أتحسن في غضون ساعات قليلة |
| Bir kaç saat içinde elimizde var dedikleri proteinin aslına olmadığını açıklayacaklar. | Open Subtitles | في غضون ساعات قليلة سوف يعلنون أنه لن يكون بروتين أصطناعي على ما أعتقد |
| Birkaç saat içinde gelgit yeniden sahilden çekilir ve bütün yırtıcı hayvanlar gitmek zorunda kalır. | Open Subtitles | في غضون ساعات قليلة سيتراجع المد من جديد، و سوف ترحل المفترسات مرة أخرى. |
| Birkaç saat içinde vücudundan atarsın. | Open Subtitles | انها سوف تكون خارج جسمك في غضون ساعات قليلة |
| Evet, en yakın gezegenin atmosferini Birkaç saat içinde analiz edebileceğiz. | Open Subtitles | ..نعم , يجب ان نكون قادرين علي تحليل ..الغلاف الجوي لأقرب كوكب .في غضون ساعات قليلة |
| Birkaç saat içinde elmadaki yatıştırıcı etki etmeye başlayacak. | Open Subtitles | في غضون ساعات قليلة المخدر في التفاحة سيبدأ مفعوله |
| Çok uzun sürmez Sayın Yargıç. Birkaç saat içinde kırarız. | Open Subtitles | ليس بكثير، حَضْرَتُكُمْ، في غضون ساعات قليلة. |
| Birkaç saat içinde dokuz kez şükran günü yemeği yemiş gibi uyanır. | Open Subtitles | سوف تستيقظ في غضون ساعات قليلة ستشعر كأنها حظت ب 9 وجبات عشاء عيد الشكر |
| Adada kalan son kuvvetleri de Birkaç saat içinde hisarı teslim edip adadan temelli ayrılacaklar. | Open Subtitles | في غضون ساعات قليلة أخر ما سيتبقيى من حاميته سيقومون بتسليم الحصن تاركين الجزيرة تماماً تحت سيطرتنا |
| Birkaç saat içinde özgür bir adam olacaksın. Yeni isim, yeni bir şehir. | Open Subtitles | في غضون ساعات قليلة ستصبح حراً اسم جديد، مدينة جديدة |
| Resepsiyon merkezi Birkaç saat içinde kuruldu. | Open Subtitles | في غضون ساعات قليلة تم تجهيز مركز الإستقبال |
| Eğer virüs bulaşmış olsaydı birkaç dakika ya da birkaç saate kadar kendisini belli ederdi. | Open Subtitles | اذا كان قد تعرض للفيروس سيظهر في دمه في غضون ساعات قليلة اذا لم تكن دقائق قليلة |
| Cesedi bagaja koydum, üstüne bir branda serdim ve birkaç saate buraya geldim. | Open Subtitles | أنا على وضع الجسم في الجزء الخلفي من السيارة، و ألقى قماش القنب أكثر من ذلك، وكنت هنا في غضون ساعات قليلة. |
| En geç birkaç saate hazine burada olur. | Open Subtitles | المال سيكون على الشاطئ في غضون ساعات قليلة |
| Mobilyalar birkaç saate kadar gelmiş olur. | Open Subtitles | سيأتي الأثاث في غضون ساعات قليلة. |
| Bunlar olmadan bir kaç saat içinde görmez hale geliyor. | Open Subtitles | بدون هذه سيصبح أعمى في غضون ساعات قليلة |
| Birkaç saat sonra havaalanında olmamız gerek, ...ve daha valiz hazırlamadık. | Open Subtitles | علينا الذهاب للمطار في غضون ساعات قليلة ونحن لم نحزم اغراضنا بعد |