"في قتل" - Translation from Arabic to Turkish

• öldürmek için
• öldüren
• öldürmeyi
• öldürmeye
• öldürme
• öldürdü
• Cinayete
• öldürdüğü
• cinayetinde
• cinayetinin
• cinayet
• ölümüne
• onları vurmana
• öldürülmesi olayına
• öldürmekle

Kendini öldürmek için, fırının içinde olmalısın.
للنجاح في قتل شيء بنفسه فيجب أن يكون وحده في الفرن

İnsanları öldüren işte bu tür eşitsizlikler.
يعد هذا نوعًا من عدم المساواة ما يتسبب في قتل البشر.

Satanistleri öldürmeyi dinci bir yobazdan daha çok kim isteyebilir ki?
من سيرغب في قتل عبدة شيطان أكثر من مُتعصب ديني ؟

Strozi'yi ve o işe yaramaz Giorgio'yu... öldürmeye ne dersin?
ما مدى رغبتك في قتل ستروزي وذلك الشرير الصغير جورجيو؟

Öyleyse, sivrisinekleri öldürme konusunda
إذن يجب علينا أن نكون جيدين في قتل البعوض.

Bu kutunun içinde her ne varsa adamımızı öldürdü.
أياً كان ما بداخل هذا الصندوق فهو السبب في قتل رجلنا

En iyi ihtimalle Cinayete teşebbüsten yargılanacaksın.
إجلس على أقل تقدير هناك محاولة شروع في قتل

Böyle bir canavarı öldürdüğü bilinen sadece tek bir avcı var.
فقط الصياد الوحيد الذي عرف من قبل في قتل مثل هذا الوحش

Sence Min'in cinayetinde hiç şüphe çekmeyecekler kim?
من تعتقد أنهُ المُشتبهُ في قتل مين هايونغ؟

Kendisi Amos Reed cinayetinin önemli şüphelilerinden biri.
انه المشتبه به الرئيسي في قتل ريد عاموس، لهذا السبب.

Ve şimdi de bana o insanları öldürmek için yardım etmemi mi istiyorsun?
و الآن تريدني أن أساعدك في قتل هؤلاء الرجال؟

Ama bıçağı alan onu babayı öldürmek için kullandı bu da mı tesadüf?
لكن الرجل الذي اشترى السكين هو نفسه استخدمها في قتل الأب هل هذه مصادفة ؟

Arka bahçemizdeki döşeme taşlarından biri bu adamı öldürmek için kullanıldı.
أحد البلاط من ساحتنا تم استخدامه في قتل هذا الرجل

Bu adam Miller'ı ya da canı istediği bir başkasını öldürmek için tüm dünyayı davet edebilir ve bizim elimizden hiç bir şey gelmez.
ذلك الرجل يستطيع دعوة العالم كله ليساعدوه في قتل ميلر ، وأي شخص آخر يريده ولن نستطيع أن نفعل شيئا

Bu adam Miller'ı ya da canı istediği bir başkasını öldürmek için tüm dünyayı davet edebilir ve bizim elimizden hiç birşey gelmez.
ذلك الرجل يستطيع دعوة العالم كله ليساعدوه في قتل ميلر وأي شخص آخر يريده ولن نستطيع أن نفعل شيئا

O kadını ve çocuğu öldüren sen misin?
هل أنت متورّط في قتل تلك المرأة و ذاك الطفل؟

Birisi öldürmeyi planlıyor, ama yapmıyor. Nasıl ayırt ediyorlar?
شخص ما يفكر في قتل رئيسه أو زوجته لكنّه لن يفعلها أبدا كيف يعرف المتنبؤون الفرق؟

Sen yanlış kişileri öldürmeye başlayınca işler bu hale geldi.
ذلك الموضوع انتهى عندما بدأتِ في قتل جميع الاشخاص السيئيين

Joe, bunlar Lyons David ve Kerew Wallace, cinayet zanlısı.
جو، وجدت ديفيد ليون ؛ مشتبه به في قتل والاس كيرين

Ama burada birimizin ölümüne sebep olabilir.
من الممكن أن يتسبب في قتل أحدنا هل أنا محق؟

Demek istiyorsun ki onları vurmana yardım eder miyim?
أتقصد، هل سأساعدك في قتل راعي يالبقر؟

Angel Tezo'nun öldürülmesi olayına karıştığınızı kabul etmiyor musunuz?
هل تنكر أنك كنت متورطـاً في قتل ( اينجل تيزو ) ؟

Eğer vaz geçmeyecek olursan onu beyaz madencileri öldürmekle suçlayacaklar.
إذا أنت لم تهجريه هم سيتهمونه في قتل عمال المناجم البيض