"في مدرستنا" - Translation from Arabic to Turkish

    • okulumuzda
        
    • Okuldaki
        
    • Okulda bir
        
    • Okulumuzun öğrencileri
        
    • okulumuza
        
    • okulumdaydım
        
    • okulda sağır
        
    • Bizim okulun
        
    Ve buda Nancy Wilson adındaki kadın için yapılmış olan bir oda, geçen yılbaşında okulumuzda bir kayıt yaptı. TED و تلك غرفة بنيت لاجل سيدة تدعى نانسي ويلسون، التي سجلت ذلك الالبوم في مدرستنا عيد الميلاد الماضي.
    Ve okulumuzda öğrenci olmak için ...henüz nitelikli değilsin. Open Subtitles وأنت لم تؤهل لحد الآن للتعلم في مدرستنا.
    Ayrıca, Okuldaki kızların hiçbiri de güzel falan degil. Open Subtitles كما أنه ، لا يوجد فتيات بذلك الجمال في مدرستنا
    Bizim Okuldaki kızlar onun yanında hiçbir şey. Open Subtitles تجعل البنات في مدرستنا يبدون مثل الحيوانات
    Bizim Okulda bir kız olduğu ile ilgili bir dedikodu. Open Subtitles في مدرستنا بالوقت الحالي تقول الاشاعة ان هناك فتاة بيننا
    Kendi okulumuza sahip olduğumuzdan beri, eyalet denetim sonuçlarımız 80 puandan fazla arttı. TED ارتفعت نتائج اختباراتنا لأكثر من 80 نقطة منذ أن أصبحنا في مدرستنا الخاصة.
    d Eski okulumdaydım, güneşte oturuyordum d Geçen trenleri bekliyorum d Burada olmanı ve buradan koşmamızı dilediğin d Kaçabileceğimizi dileğiyle d Çok küçük bir kasabadaki bir nehrin tam karşısında d Yapraklar düşmeye başladıklarında bizi değiştirecekler d bizi götüreceğimiz şehre götür d Hepimize sahip olacağız Open Subtitles ♪لقد كنت في مدرستنا القديمة أجلس تحت الشمس♪ ♪ انتظر القطارات العابرة ♪ ♪ أتمنى أنك هنا وأتمنى لو نجري معاً ♪
    Çünkü küçükken gittiğimiz okulda sağır bir çocuk vardı ve aynen şöyle konuşurdu, "Merhaba, benim adım..." Open Subtitles لأنه كان هناك ذلك الفتى الأصم في مدرستنا عندما كنّا صغار كان يتحدث كذلك " مرحباً .. أسمي ..
    - Bizim okulun ragbi takımı bile yok. Open Subtitles - ليس في مدرستنا أي فريق ركبي0
    Bizim okulumuzda eğitim alıyorlar. Okul bahçemizde oynuyorlar. Open Subtitles لقد تعلموا في مدرستنا ولعبوا في ساحة مدرستنا.
    okulumuzda insanların kovduklarını bilmiyordum Open Subtitles لم أكن أعرف أنهم يطردون الناس في مدرستنا
    Bunlar bizim okulumuzda öğrenebileceğin sanat dalları. Open Subtitles هي كل الأشياء التي يمكن استخلاصها في مدرستنا.
    okulumuzda, ne olursa olsun bir kulübe girmek zorundayız. Open Subtitles في مدرستنا , لا مشكلة في إنضمامك لأحد النوادي
    Okuldaki yeni rampanın yapılmasını sağlayan odur. Open Subtitles إنّه الشخص المسؤول عن السلالم الجديدة في مدرستنا
    Okuldaki yeni rampanın yapılmasını sağlayan odur. Open Subtitles إنّه الشخص المسؤول عن السلالم الجديدة في مدرستنا
    Okuldaki bazı ölü beyinli rezillere neler yaptırabildiğini gördüm... ve ben esasında zekiyimdir. Open Subtitles رأيت الذي تحققينه مع الحمقى الخاسرين في مدرستنا
    Bizim Okulda bir atletizm yarışması olacak. Open Subtitles . هناك سيكون مضمار و منافسة ميدانية في مدرستنا
    Okulda bir kız varmış, bunu söyleyip duruyorlar. Open Subtitles أنه توجد طالبة فتاة في مدرستنا. إنهم يقولون هذه الأشياء

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more