Ama sanırım her şeyi yoluna koyabilecek bir yol var. | Open Subtitles | ولكن أعتقد أن ثمة طريقة لوضع الأمور في نصابها. |
Ama en azından işleri yoluna koymaya çalışıyorsun. | Open Subtitles | لكن على الأقل أنت تُحاولُ أن تضْع الأمور في نصابها. |
Sadece her şeyi yoluna koymaya çalışıyorum. | Open Subtitles | أنا فقط أحاول أن اضع الأمور في نصابها الصحيح |
Bazen bazı kurallara karşı gelip işleri yoluna koymak gerekir. | Open Subtitles | في بعض الأوقات أنت تكسر بعض القواعد لتضع الأمور في نصابها الصحيح |
Yine de işleri doğruca halledebildik ve sadece insan aklının gücüyle bunu yaptık. | Open Subtitles | ومع ذلك، يمكننا الحصول على الأمور في نصابها الصحيح ومجرد قوة العقل البشري |
Ben sana o imkanı verdim. Şimdi, git! Burada herşeyi doğru yap. | Open Subtitles | امنحك هذه الفرصة الان اذهب وضع الامور في نصابها الصحيح |
Ölümlüğü farkeden bir adam geçmişi düzeltmek isteyen bir adamdır. | Open Subtitles | عندما يدرك الرجل بانه فاني, فانه يريد ان يضع الامور في نصابها الصحيح. |
Belki de geri gidip işleri yoluna koymalısın. | Open Subtitles | ربما يجب عليك العودة ووضع الأمور في نصابها الصحيح. |
Ama sen benim kardeşimsin ve buraya işler senin açından yoluna girsin diye geldim. | Open Subtitles | ولكنك أخي ولكني جئت الى هنا لوضع الأمور في نصابها الصحيح |
Anlamıyorum. Geçen sefer geldiğimde herşeyi yoluna koymuştum. | Open Subtitles | لست أفهم، في آخر مرةٍ جئت . فيها إلى هنا، وضعت الأمور في نصابها |
Hiç bir şey bir yumruk kadar işleri yoluna koymaz, değil mi? | Open Subtitles | لا شيء يضع الأمور في نصابها الصحيح تماما مثل لكمة ، أليس كذلك؟ |
Ben de Belle'le işleri yoluna koymak istiyorum. | Open Subtitles | أنا مجرد أريد وضع الحقيقة في نصابها مع بيلي |
O zamandan beri çok şey yanlış gitti, ama sanırım her şeyi yoluna nasıl sokacağımı biliyorum. | Open Subtitles | الكثير من الأخطاء منذ ذلك الحين لكن أعتقد أنني أعرف أخيراً كيف أستطيع وضع الأمور في نصابها الصحيح |
Şerifin planını bozmalı ve işleri yoluna koymalıyız. | Open Subtitles | واحباط مخططات المأمور ووضع الأمور في نصابها |
Reis Deleware bu süreyi, işleri yoluna koymak için değerlendirdi. | Open Subtitles | لذلك، يستخدم رئيس ولاية ديلاوير التي الوقت في محاولة لجعل الأمور في نصابها الصحيح، |
İşleri yoluna koymak için yapman gerekeni yapmalısın. | Open Subtitles | عليك ان تفعل كل ما عليك فعله لجعل الأمور في نصابها الصحيح |
Ama bu geceyi yeni bir başlangıç olarak gördüğümden bunu geride bırakıp aramızı düzeltmek istedim. | Open Subtitles | لكن بما أن الليلة عنواها بدايات جديدة أردت أن أضع كل شيء خلفنا وأجعل الأمور في نصابها |