Çünkü senin için onları alabilecek biriyle tanıştım. | Open Subtitles | لأنني قابلت شخصاً ما في المقاطعة سيكون قادراً على نقلِها لك |
biriyle tanıştım, aşık oldum ve taşınıyorum. | Open Subtitles | قابلت شخصاً ما ووقعت في غرامه وسأرحل معه |
biriyle tanıştım. | Open Subtitles | موقف استرحه في طريقي الى الواقع قابلت شخصاً ما |
Sonunda hoş bir adamla tanıştım adam katil çıktı. | Open Subtitles | قابلت شخصاً لطيفاً أخيراً و إتضح إنه قاتل |
Daha önce Max Caine adında Biriyle tanıştın mı? | Open Subtitles | هل سبق و قابلت شخصاً اسمه ماكس كين؟ |
Bugün ilginç birisiyle tanıştım. | Open Subtitles | قابلت شخصاً مثيراً للإهتمام اليوم |
Neler oluyor yahu? biriyle mi tanıştın? | Open Subtitles | ماذا حدث ، هل قابلت شخصاً ما ؟ |
Hayatımızdaki mutsuzluluğu hissetmeye başladığım tam o anda biriyle tanıştım. | Open Subtitles | لقد قابلت شخصاً في ذات اللحظة التي سقطت فيها في بئر التعاسة من حياتنا |
biriyle tanıştım, aşık oldum. Bunu her zaman söylediğimi düşündüğünü biliyorum ama bu sefer gerçek. | Open Subtitles | لقد قابلت شخصاً ما , أنا واقعة في غرامه وأعرف ما تفكرين فيه |
Aslında bakarsan bugün ilginç biriyle tanıştım. | Open Subtitles | في الواقع، قابلت شخصاً مثيراً للإهتمام اليوم في العمل |
Ama nasıl konuşacağımı bilemiyordum biriyle tanıştım. | Open Subtitles | لكن لم أعرف قط كيف اتحدث عن هذا لكن بعدها أتيت إلى المخيم و قابلت شخصاً ما |
Bir mucize eseri, birkaç ay sonra Kuzey Koreliler için barınak işleten biriyle tanıştım, ve orada yaşamama izin verdi uzun yıllar sonrasında ilk defa düzenli yemek yiyordum. | TED | و بمعجزة، بعد عدة أشهر قابلت شخصاً كان يدير ملجأً أرضياً للكوريين الشماليين وكان مسموح لي بالعيش هناك و أكل وجبات منتظمة للمرة الأولى منذ عدة سنوات |
Meals-on-Wheels'dan biriyle tanıştım. | Open Subtitles | لقد تأخرتِ. قابلت شخصاً من برنامج "توصيل الوجبات". |
Birlikte olmak istediğim biriyle tanıştım. | Open Subtitles | لقد قابلت شخصاً وأردت أن أبقى معه |
Bana kehaneti anlatan biriyle tanıştım. | Open Subtitles | لقد قابلت شخصاً أخبرني بالنبوءة |
Ama bu süreçte gerçekten tanışmam gereken biriyle tanıştım. | Open Subtitles | ...ولكنني قابلت شخصاً ما كان فعلاً، فعلاً بحاجة للمقابلة |
"Başka biriyle tanıştım ve senden ayrılıyorum. | Open Subtitles | "لقد قابلت شخصاً اخر، و انا اقطع علاقتي معك. |
Serbest yatırım fonu'ndan mı ne, bir adamla tanıştım. | Open Subtitles | لقد قابلت شخصاً صاحب صندوق تحوط أو شيء ما |
Internet vasıtasıyla sadist olduğunu söyleyen bir adamla tanıştım. | Open Subtitles | قابلت شخصاً على الأنترنت, كان سادياً - المتلذذ بتعذيب الأخرين - |
Biriyle tanıştın diye duydum. | Open Subtitles | يبدو أنك قلت أنك قابلت شخصاً |
birisiyle tanıştım ve bu çok eğlenceli. | Open Subtitles | قابلت شخصاً وأجده أمراً ممتعاً |
biriyle mi tanıştın? | Open Subtitles | هل قابلت شخصاً آخر؟ |