"قاعات" - Translation from Arabic to Turkish

    • salonu
        
    • salonunda
        
    • salonlarında
        
    • salonlarına
        
    • Mabedi
        
    • odalarında
        
    • salonlarını
        
    • koridor
        
    • koridorlarında
        
    • salonlar
        
    • odalarda
        
    • salonları
        
    • salonlarından
        
    Deprem ve tsunamiden sonra... ...insanların spor salonu gibi büyük bir mekana tahliye edilmesi gerekiyordu. TED بعد الزلزال والتسونامي، وكان يتم إخلاء الناس إلى غرف كبيرة مثل قاعات المدارس للألعاب رياضية.
    Sahne bir, çekim bir, Mahkeme salonu, 10 Aralık. Open Subtitles المشهد 1 .. المرة 1 قاعات المحكمة .. العاشر من ديسمبر
    Ayrıca, mahkeme salonunda geçen tüm dramaları seyrettim. Open Subtitles وأيضا رأيت كل المواقف التي حدثت يوماً في قاعات المحاكم.
    Bu nedenden dolayı ben sadece konser salonlarında değil, sokakta,internette ve 'havada' da dinletiler verdim. Sürekli merak etmek için, gerçekten dinlemek, tarafsızca dinleyebilmek için... TED ولهذا قد عزفت ليس فقط في قاعات الحفلات لكن أيضًا في الشارع، والإنترنت، وفي الهواء: لأشعر بتلك الحالة من الإعجاب، لاستماع حقيقي، ولاستماع بدون تحيز.
    Dükkanlara, içkili yerlere... dans salonlarına veya kumarhanelere atla girmek yok. Open Subtitles ..لا يُسمح بحملها داخل المحلات قاعات الرقص أو بيوت المقامرة
    Bir yerlerde, çok sayıda kayıp türü anmak için bir Yok Olanlar Mabedi vardır. Open Subtitles في مكان ما يوجد نصب تذكاري للسواد الأعظم من الفصائل المفقودة قاعات الانقراض.
    Sorun şu ki, kanunların konulduğu binaların komite odalarında eğitim olmaz. TED المشكلة هي أن التعليم لا يحصل في قاعات اللجان في المباني التشريعية.
    Harika. Rezidans salonlarını görmeye gittiniz mi? Open Subtitles عظيم ، هل تريدين رؤية أحدى قاعات أقامتنا؟
    Üç bowling salonu, bir likör mağazası bir likör mağazası müzesi. Open Subtitles ثلاث قاعات بولينغ، متجر خمور، ومتحف متجر الخمور
    Seçilecek bir sürü yemek salonu varmış. Open Subtitles توجد العديد من قاعات الولائم لنختار منها
    Jan Erik dünyadaki bütün mahkeme salonu sanatçılarına ilham kaynağı olmuştur. Open Subtitles لقد ألهم جان إيريك رسامي قاعات المحاكم في أرجاء العالم
    ...balo salonunda ya da arabanla dışarıda gözleri üstüne çekerdin. Open Subtitles تلفتين الأنظار في قاعات الرقص وخارجاً في عربتك
    Mahkeme salonunda tecrübem yok. Open Subtitles لم تكن لدي خِبرة قاعات المحكمة
    Eşcinsel hakları mahkeme salonlarında değil, insanların kalpleri ve fikirlerinde kazanılabilir. TED لا يمكن تحقيق حقوق المثليين في قاعات المحاكم، ولكن في قلوب وعقول الناس.
    Üstelik ergenliğim de Manchester'ın bilardo salonlarında geçti. Open Subtitles ولم أفهمها أبداً ..خلال حياتي المشكّلة المستهلكة غالباً في قاعات بلياردو مانسشتر
    Mahkeme salonlarına alerjim olduğunu bilmiyorlar mı? Open Subtitles ألا يعرفون أني مصاب بالحساسية ضد قاعات المحاكم؟
    Permiyen dönemi, Yaşam Ağacı'nın kırık dallarına adanmış bu anıtın yani Yok Olanlar Mabedi'nin en karanlık koridorudur. Open Subtitles العصر البرمي هو الدهليز الأشد ظُلمةً في هذا النصب التذكاري للفروع المُنكسرةِ على شجرة الحياة قاعات الإنقراض.
    Bence hepimiz ve dışarıda izleyen herkes farklı toplantı odalarında olanlar, bu projede yer almış ve yer almakta olan herkes bugün ile gurur duyabilir. Open Subtitles وأعتقد أن كل واحد منا وجميع الناس الذين يتابعونه بالخارج في قاعات الاجتماعات المختلفة
    Paris'in müzik salonlarını onurlandırır. Open Subtitles وهو نخب قاعات الموسيقى الباريسية.
    Yok Olanlar Mabedi'nde henüz işaretlenmemiş boş bir koridor var. Open Subtitles يوجد دهليز في قاعات الإنقراض و هو الأن خالي و غير مُسمى.
    Son olarak, bugün bu şirketlerin koridorlarında yürüdüğünüzde yeni bir enerjinin varlığını hissediyorsunuz. TED وأخيرًا، لو تسيرون اليوم في قاعات هذه الشركات، ستشعرون بطاقة جديدة.
    Bütün büyük hukukçuların doğduğu kutsal salonlar. Open Subtitles قاعات "هالورد" و فيها أفضل المحامين
    Farklı odalarda dinlemek istiyorsunuz ya da her ne istiyorsanız. TED تريد أن تستمع لها فى قاعات مختلفة و أيا ما يجول فى ذهنك.
    Spa merkezleri dondurma salonları, eğlence parkları gösterişli striptiz kulüpleri var. Open Subtitles قاعات ايس كريم ساحات احتفالات نوادي تعري مصنوعه من كعك الزنجبيل
    Konferans salonlarından boşluklara taşınmak zorunda kalacağız. TED حين يمكننا الانتقال من قاعات الدراسة الى المساحات الرقمية.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more